Türkiye'de yüzde 30'dan fazla nüfus obezite riski taşıyor. Prof. Dr. Can Gönen, obezitenin ciddi sağlık sorunlarına yol açtığını belirtti. Kişiye özel tedavi yaklaşımlarının önemine vurgu yapan Gönen, cerrahi dışı yöntemlerle de başarı sağlanabileceğini söyledi.
Haber Giriş Tarihi: 10.04.2025 20:12
Haber Güncellenme Tarihi: 10.04.2025 20:39
Kaynak:
Haber Merkezi
Günümüzün en yaygın sağlık sorunlarından biri olan obezite, hem dünyada hem de Türkiye’de hızla yayılıyor. Uzmanlara göre, Türkiye nüfusunun yüzde 30’undan fazlası obez durumda ve bu oranla Avrupa’nın en kilolu ülkesi konumundayız. Acıbadem Kozyatağı Hastanesi’nden Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Can Gönen, obezitenin yalnızca estetik bir problem olmadığını, aynı zamanda ciddi sağlık riskleri taşıdığını belirtiyor.
HAYAT TARZI HASTALIĞI OLARAK OBEZİTE
Yanlış beslenme alışkanlıkları ve hareketsiz yaşam biçimi, obeziteyi tetikleyen başlıca nedenler arasında yer alıyor. Prof. Dr. Gönen, “Vücutta fazla yağ birikimi; diyabet, hipertansiyon, kalp hastalıkları, bazı kanser türleri ve eklem rahatsızlıkları gibi pek çok ciddi hastalığın zeminini hazırlar” diyor. Türkiye’de obezitenin özellikle kadınlarda daha sık görüldüğünü vurgulayan Gönen, bu durumun halk sağlığı açısından büyük bir tehdit oluşturduğunu ifade ediyor.
“BU BİR TERCİH DEĞİL, HASTALIK”
Obezite, toplumda çoğu zaman bireyin hatası ya da ihmal sonucu ortaya çıkan bir durum olarak algılansa da, uzmanlar bunun ciddi ve tedavi edilmesi gereken kronik bir hastalık olduğunun altını çiziyor. Gönen, “Obeziteli bireyler eğitimden iş yaşamına kadar birçok alanda ayrımcılığa uğruyor. Obeziteyi sadece dış görünüşle ilişkilendiren yaklaşım, hastaları damgalıyor. Bu nedenle ‘obez birey’ yerine ‘obeziteyle yaşayan kişi’ gibi insan onurunu koruyan bir dil tercih edilmelidir” diyor.
BEDEN KİTLE İNDEKSİ ÖNEMLİ BİR GÖSTERGE
Obezitenin belirlenmesinde kullanılan en yaygın yöntemlerden biri beden kitle indeksidir (BKİ). 30’un üzerindeki BKİ değerleri obeziteyi işaret ederken, 40’ın üzerindeki değerler ciddi obezite anlamına geliyor. Prof. Dr. Gönen, “Araştırmalar, obez bireylerin yaşam süresinin kısaldığını ve kanser riskinin arttığını net bir şekilde ortaya koyuyor” diyor.
KİŞİYE ÖZEL TEDAVİ YAKLAŞIMLARI
Her bireyin farklı yaşam koşulları ve sağlık durumları olduğundan, obezite tedavisinde de kişiye özel yaklaşımlar büyük önem taşıyor. Sadece kilo vermek değil, bu kilonun korunması ve yaşam biçiminin kalıcı şekilde değiştirilmesi hedeflenmeli. Diyet ve egzersiz tek başına çoğu zaman yeterli olmuyor. Gönen, “İlaç tedavileriyle birlikte başarı oranı belirgin şekilde artıyor, ancak her bireyin tedaviye verdiği yanıt farklılık gösteriyor” diyor.
CERRAHİ OLMADAN DA ÇÖZÜM VAR
Diyet, egzersiz ve ilaçlara rağmen istenilen sonuca ulaşamayan kişiler için cerrahi dışında alternatif tedaviler de mevcut. Son yıllarda ön plana çıkan endoskopik yöntemler, hem etkili hem de daha az riskli olmalarıyla dikkat çekiyor. Gönen, “Endoskopik mide balonu ve endoskopik sleeve gastroplasti gibi yöntemler, hastaneye yatış gerektirmeden uygulanabiliyor. Bu yöntemlerle yüzde 10-18 arasında kilo kaybı sağlanabiliyor” şeklinde konuşuyor.
AYNI GÜN TABURCU OLMAK MÜMKÜN
Özellikle endoskopik tüp mide yöntemi, cerrahiye göre birçok avantaj sunuyor. Göğüs kafesi kesilmediği için iyileşme süresi daha hızlı, komplikasyon riski düşük ve ileriye dönük farklı tedavi seçenekleri hâlâ mümkün olabiliyor. Prof. Dr. Gönen, “Bu yöntem Avrupa’daki sağlık otoriteleri tarafından da onaylanmış durumda. Vücut kitle indeksi 30’un üzerinde olan veya 27’nin üzerinde olup obeziteyle ilişkili sağlık sorunları yaşayan bireyler için öneriliyor” diyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Bursa Hayat Gazetesi
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Türkiye'de obezite tehlikesi büyüyor!
Türkiye'de yüzde 30'dan fazla nüfus obezite riski taşıyor. Prof. Dr. Can Gönen, obezitenin ciddi sağlık sorunlarına yol açtığını belirtti. Kişiye özel tedavi yaklaşımlarının önemine vurgu yapan Gönen, cerrahi dışı yöntemlerle de başarı sağlanabileceğini söyledi.
Günümüzün en yaygın sağlık sorunlarından biri olan obezite, hem dünyada hem de Türkiye’de hızla yayılıyor. Uzmanlara göre, Türkiye nüfusunun yüzde 30’undan fazlası obez durumda ve bu oranla Avrupa’nın en kilolu ülkesi konumundayız. Acıbadem Kozyatağı Hastanesi’nden Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Can Gönen, obezitenin yalnızca estetik bir problem olmadığını, aynı zamanda ciddi sağlık riskleri taşıdığını belirtiyor.
HAYAT TARZI HASTALIĞI OLARAK OBEZİTE
Yanlış beslenme alışkanlıkları ve hareketsiz yaşam biçimi, obeziteyi tetikleyen başlıca nedenler arasında yer alıyor. Prof. Dr. Gönen, “Vücutta fazla yağ birikimi; diyabet, hipertansiyon, kalp hastalıkları, bazı kanser türleri ve eklem rahatsızlıkları gibi pek çok ciddi hastalığın zeminini hazırlar” diyor. Türkiye’de obezitenin özellikle kadınlarda daha sık görüldüğünü vurgulayan Gönen, bu durumun halk sağlığı açısından büyük bir tehdit oluşturduğunu ifade ediyor.
“BU BİR TERCİH DEĞİL, HASTALIK”
Obezite, toplumda çoğu zaman bireyin hatası ya da ihmal sonucu ortaya çıkan bir durum olarak algılansa da, uzmanlar bunun ciddi ve tedavi edilmesi gereken kronik bir hastalık olduğunun altını çiziyor. Gönen, “Obeziteli bireyler eğitimden iş yaşamına kadar birçok alanda ayrımcılığa uğruyor. Obeziteyi sadece dış görünüşle ilişkilendiren yaklaşım, hastaları damgalıyor. Bu nedenle ‘obez birey’ yerine ‘obeziteyle yaşayan kişi’ gibi insan onurunu koruyan bir dil tercih edilmelidir” diyor.
BEDEN KİTLE İNDEKSİ ÖNEMLİ BİR GÖSTERGE
Obezitenin belirlenmesinde kullanılan en yaygın yöntemlerden biri beden kitle indeksidir (BKİ). 30’un üzerindeki BKİ değerleri obeziteyi işaret ederken, 40’ın üzerindeki değerler ciddi obezite anlamına geliyor. Prof. Dr. Gönen, “Araştırmalar, obez bireylerin yaşam süresinin kısaldığını ve kanser riskinin arttığını net bir şekilde ortaya koyuyor” diyor.
KİŞİYE ÖZEL TEDAVİ YAKLAŞIMLARI
Her bireyin farklı yaşam koşulları ve sağlık durumları olduğundan, obezite tedavisinde de kişiye özel yaklaşımlar büyük önem taşıyor. Sadece kilo vermek değil, bu kilonun korunması ve yaşam biçiminin kalıcı şekilde değiştirilmesi hedeflenmeli. Diyet ve egzersiz tek başına çoğu zaman yeterli olmuyor. Gönen, “İlaç tedavileriyle birlikte başarı oranı belirgin şekilde artıyor, ancak her bireyin tedaviye verdiği yanıt farklılık gösteriyor” diyor.
CERRAHİ OLMADAN DA ÇÖZÜM VAR
Diyet, egzersiz ve ilaçlara rağmen istenilen sonuca ulaşamayan kişiler için cerrahi dışında alternatif tedaviler de mevcut. Son yıllarda ön plana çıkan endoskopik yöntemler, hem etkili hem de daha az riskli olmalarıyla dikkat çekiyor. Gönen, “Endoskopik mide balonu ve endoskopik sleeve gastroplasti gibi yöntemler, hastaneye yatış gerektirmeden uygulanabiliyor. Bu yöntemlerle yüzde 10-18 arasında kilo kaybı sağlanabiliyor” şeklinde konuşuyor.
AYNI GÜN TABURCU OLMAK MÜMKÜN
Özellikle endoskopik tüp mide yöntemi, cerrahiye göre birçok avantaj sunuyor. Göğüs kafesi kesilmediği için iyileşme süresi daha hızlı, komplikasyon riski düşük ve ileriye dönük farklı tedavi seçenekleri hâlâ mümkün olabiliyor. Prof. Dr. Gönen, “Bu yöntem Avrupa’daki sağlık otoriteleri tarafından da onaylanmış durumda. Vücut kitle indeksi 30’un üzerinde olan veya 27’nin üzerinde olup obeziteyle ilişkili sağlık sorunları yaşayan bireyler için öneriliyor” diyor.
Kaynak: Haber Merkezi
Son Haberler
Son 1 ay! Yenilemezseniz 7 bin lira fazla ödeyeceksiniz
30 Nisan 2025| Balıkesir’de insanlar araştırıyor! Balıkesir namaz vakitleri
Trafik sigortasında yeni dönem başlıyor: Ağır hasar kriteri değişti!