Nasıl gidilir?

Kıvamında sohbet edecek birini ve konuyu bulmak; fikrini fikirle mukabele edecek, gönlüne denk gelecek dost bulabilmek ve dostlukla gerçek “Dost’a gidebilmek...

Hani dünya bir yana bu hal bir yana; bu hal ağır basar hele dünyanın üzerimize iyice çullandığı şu demlerde!

Ülke siyaseti dünya siyaseti, ülke ekonomisi dünya ekonomisi gözümüzün önünde cereyan ediyor, içindeyiz bir şekilde etkileniyoruz. Ne de olsa dünya köyünde, aynı güneşin altındayız.

İnsan olur da Gazze'de olanları üzülmez, ne yapalım diye düşünmez düşünceden öteye eyleme geçmez mi? Bunu yapmayan ne kadar insandır evvelinde bu zulmü yapanları, destek verenlere insan denir mi?

Peşinden koşup da yetişemediğimiz üstelik bütün yükünü sırtımıza yüklediği dünyayı konuşmak, buraya neden geldiğimizi nereye gideceğimizi düşünmek ve irdelemek, fitnenin fesadın kol gezdiği, sefahat ve sefaletin yarış ettiğini müzakere etmek, korkuya kapılmak bir taraftan ümit içinde olmak; konuşmadan geçilemeyecek konular...

Ucu bucağına erişilemeyen üstelik sürekli genişleyen, çok sayıda yıldız çok sayıda galaksiyi içinde barındıran semayı temaşa ve tefekkür, bunun yanında dünyanın küçüklüğü, dünya içinde insanın küçüklüğünü görmek...

Bu kadar küçük ve aciz bir varlığın kibre kapılması, büyüklük taslaması, zulüm elini uzatması, kendini ve tabiatı kirletmesi...

Önündeki ateş çukurunu görmeyecek kadar ufuk daralmasına girmesi...

Uzayıp giden konuşmakla bitmeyen mevzular...

Haddi zatında yazmak sessiz konuşmak, okumak da sessizliği dinlemek değil mi?

Dostlar dost meclisler, onlardan bir parça olmak; dünya yükünü hafifletir, hayata iffet, kedere merhem olur. Hiç olmazsa azaltır, elemine eder.

Gerçek dost kimdir O’na nasıl gidilir sorusu; bürün dostları ve meclisleri geride bırakır bir sorudur, cevaba yardımcı olan dosttur yarendir; uzak galaksideki yıldız da yakın açan bahar çiçekleri de, sohbet arkadaşları da vesselam.