İnsan ne yazık ki kendini her zaman içinde bulunduğu şartlara mahkûm zanneder. Ve bu şartlar zorlayıcı olduğunda da ilk tercihi pes etmek olur. İnsanın strese girdiği durumlarda iki doğal tepkiden birini seçmesi gerekir savaş ya da kaç! Peki bu iki seçenekten hangisini tercih edeceğine neye göre karar verir?
İnsan aslında çoğu zaman iki seçeneği de dener ve bazen ilk aşamada doğru tercihe yönelmediği için diğer seçeneğe mecbur kalır. Örneğin günümüzde bunu en çok evliliklerde görüyoruz. Eğer ki evlendiği kişi doğru bir seçenek değilse özellikle şu anda insanların çok büyük bir geneli doğrudan “kaç” seçeneğine yöneliyor. Artık o kadar az kişi o evlilik için savaşıp mücadele etmeyi seçiyor ki, ne yazık ki bu yüzden boşanmalar son dönemde evlilik oranından kat be kat fazla. Elbette insanların bununla ilgili kendilerince son derece geçerli sebepleri ya da bahaneleri var. Oysaki bu durum gibi her durumda insanın mücadele etmek yerine kaçmayı seçtiğini hepimiz biliyoruz. Aslında bunun en temel sebeplerinden birinin insanların önceliklerinin değişmiş olması. Sonraki önemli sebep de ne yazık ki mücadele ruhunu kaybetmiş olması. Çünkü maalesef insan son dönemin getirdiği bir zorunluluk sunucunda bencil bir yapıya büründü. Evet insan öncelikle kendisini düşünmelidir ve ilk sorumluluğu budur fakat bunu yaparken hiç kimseyi olumsuz etkilememeli ve zarar vermemelidir. Ayrıca bize herhangidir konuda mücadele ruhu katan en önemli unsur o şeyi ne kadar değerli gördüğümüz ve savaşmaya değer bulduğumuzdur. İşimiz, evliliğimiz, hedeflerimiz hatta mutluluğumuz bizim için ne kadar savaşmaya ve mücadele etmeye değer?
Öncelikle şunu hiçbir zaman unutmamalıyız ki; burası dünya ve hayatın kanunu zaten mücadele! Toprağın altına ekilen bir tohum bile hayata tutunmak için o toprağı delip güneşe kavuşma mücadelesi vermek zorundadır. Ve kainattaki her şey bir diğerinin mücadelesine destek ve katkı için var edilmiş muazzam bir disipline sahiptir. Zaten bir diğerinin mücadelesini ve çabasını boşa çıkarmaya endeksli tek varlık insandır ve bu da ne yazık ki tüm düzeni bozan unsurdur! Sanırım insan, insanla mücadele etmekten o kadar yoruldu ki; asıl mücadele edeceği noktalarda da hep pes etti…
Sağlıcakla ve farkındalıkla kalın.