Hava Durumu

#Yeniden Refah Partisi

Bursa Hayat Gazetesi - Yeniden Refah Partisi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Yeniden Refah Partisi haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik’ten Yeniden Refah Partisi'ne tepki Haber

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik’ten Yeniden Refah Partisi'ne tepki

AK Parti Sözcü  Ömer Çelik, yerel seçimlere tek başına giren Yeniden Refah Partisi’nin AK Parti’ye kaybettirip CHP’ye kazandırmak amacıyla hareket ettiğini söyledi. Sosyal medya hesabı X platformu üzerinden açıklama yapan Çelik, Yeniden Refah Partisi’ni geçmişte AK Parti’de siyaset yapan isimlere teklif götürme yoluna gitmesini siyasi ilkeler açısında yüzleşmesi gereken bir durum olarak niteledi. Çelik açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Yeniden Refah Partisi hür iradeleriyle AK Parti’nin eser ve hizmet siyasetine katılma iradesini gösteren Belediye Başkanlarını töhmet altına bırakmaya çalışmaktadır. Yeniden Refah Partisi, yerel seçimlerde birçok yerde müstakil bir siyaset izlememiş, AK Parti’ye kaybettirip CHP’ye kazandırmak amacıyla hareket etmiştir. Sadece bu amaçla, geçmişte AK Parti’de siyaset yapmış isimlere teklif götürme yoluna gitmesi siyasi ilkeler açısından yüzleşmeleri gereken bir durumdur. Siyasi ahlak ve şantajdan bahsedenlerin en başta kendilerinin bu kavramları dikkate almaları gerekir. CHP’ye seçim kazandırmayı siyasi amaç haline getirenlerin bugünkü açıklaması, hür iradesiyle hareket eden belediye başkanları üzerinde köhne bir vesayet kurma çabasıdır. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Türkiye ve dünya siyasetine damga vurmuş eser siyasetinin adresi olan AK Parti’nin kapısı, bu millete ilkeler temelinde hizmet etmek isteyen tüm belediye başkanlarına açıktır”

Suat Kılıç: 'Yabancı düşmanlığını kesin bir dille reddediyoruz' Haber

Suat Kılıç: 'Yabancı düşmanlığını kesin bir dille reddediyoruz'

Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, partisinin Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının ardından gündeme ilişkin açıklamalar yaptı. “TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ BİR HUKUK DEVLETİDİR” Kılıç, Kayseri’de yabancı uyruklu kişinin bir kız çocuğunu taciz ettiği iddiasına ilişkin, “Milliyeti, tabiyeti, hangi ülkenin vatandaşı olduğunun hiçbir önemi yok. Bir çocuğa yönelik cinsel taciz, cinsel saldırı hadisesi yaşandı. Bunu şiddetle, kınıyor, saldırgan tarafı lanetliyoruz. Bu konular karşısında toplumun reaksiyonunu, tepkiselliğini, duyarlılığını elbette ki anlayabiliyoruz ama her şeyden evvel bilmemiz lazımdır ki Türkiye Cumhuriyeti devleti bir hukuk devletidir” diye konuştu. Kılıç, “Dramatik hadiseler karşısında Türkiye Cumhuriyeti Devleti başta savcıları olmak üzere bütün kurumlarıyla görevinin başındadır. Polis görevinin başındadır. Jandarma görevinin başındadır. Cumhuriyetin savcıları görevinin başındadır. Bu tür hadiseler sivil şahısların, vatandaşlarımızın ya da vatandaşı olmayanların kendi hakkını kendi eliyle alma yoluna sapmaları, çıkar yol değildir” ifadelerini kullandı. “SIĞINMACI KARŞITLIĞI HAD SAFAYA ÇIKTI” Kılıç, "Türkiye'de özellikle son aylarda sığınmacı, mülteci ya da yabancı karşıtlığı had safhaya çıkmış bulunmaktadır. Türkiye'nin elbette ki mülteciler meselesini yönetmek gibi bir problemi vardır. Devlet kurumlarıyla, mülteci meselesinde çözüm yollarını bulmak alternatif Yollar açmak, seçim öncesi topluma verilen sözler doğrultusunda onurlu geri dönüşleri teşvik etmekle mükelleftir” şeklinde konuştu. “YABANCI DÜŞMANLIĞINI KESİN BİR DİLLE REDDEDİYORUZ” Muhalif siyasilerin ırkçı söylemlerden uzak durması gerektiğini söyleyen Kılıç, şunları kaydetti: “Yabancı düşmanlığını da kesin bir dille reddediyoruz. Türkiye'de ırkçılık ya da yabancı düşmanlığı üzerinden siyaset yapan seçmeni konsolide etmeye çalışan, partisini ayakta tutmayı ırkçılığa ve yabancı düşmanlığına dayandıran siyaset anlayışını kesin bir dille reddediyoruz. Irkçılığa varan siyaset dilinin sokakları ne hale getirebileceğinin provasını Kayseri'de gördük. Bütün vatandaşlarımızı sağduyulu olmaya, temkinli davranmaya, akıl ve mantık yolundan çıkmamaya, devlete ve kurumlarına güvenmeye davet ediyoruz.” “SİYASETÇİLER TEMİZ DİL İLE HAREKET ETMELİ” Mülteciler meselesinin Türkiye’nin en büyük problemlerinden bir tanesi olduğunu ifade eden Kılıç, şöyle konuştu: “5-10 yıl sonra bugün gerekli adımlar atılmadığı takdirde bu mesele daha kritik boyutlar kazanabilecektir. Ama meselenin çözümü yabancı düşmanlığında değildir. Irkçılıkta değildir. Yabancılara ait iş yerlerine, konutlara, araçlara ya da varlıklara saldırmak hiç değildir. Siyaset Yapan herkes bu konuda temiz bir dille hareket etmeli, vatandaşlarımızı doğruya yönlendirmelidir. Aksi takdirde yaşanabilecek her türlü sosyal ve toplumsal olaydan işlenebilecek suçlardan, bu nefret dilini kışkırtan teşvik eden siyasetçiler de payına düşeni alacaktır. Vatandaşlarımızı dikkatli olmaya özenle davet ediyoruz. Siyasetçilerimizi de zaten nefret diline karşı duyarlılık vazifesine davet ediyoruz.” “AY YILDIZLI AL BAYRAĞIMIZA YÖNELİK SALDIRILARI REDDEDİYORUZ” Kılıç, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Türkiye Cumhuriyeti sınırlarına yakın noktalarda Suriye'deki yerleşim yerlerinde ay yıldızlı al bayrağımıza yönelik olarak vuku bulan saldırıları da kesin bir nefretle reddediyoruz. Saldırganları kınıyoruz, lanetliyoruz. Ay yıldızlı al bayrağımız bu coğrafyada yüzyıllar boyunca ezilenlerin, dışlananların, hortlananların mazlum ve mağdurların sığınağı olmuş bir bayraktır. Ay yıldızlı al bayrağı ezilenleri, dışlananları, horlananları, adaletsizliğe maruz kalanları, onuru çiğnenenleri, köleleştirilen, özgürlüğü gasp edilenleri gölgesinde barındırmış, yüzyıllar boyunca coğrafyamızda mal Surların hamisi rolünü başarıyla vazifesini icra etmiş bir bayraktır. Bayrağımıza yönelik bu hain onursuz ve alçakça saldırıları kimden geriye olursa olsun kınıyor ve lanetliyoruz. Türkiye Cumhuriyeti'nin bütün makamları milletimizin aziz ve asil bayrağını koruma vazifesini yerine getirme konusunda üzerine düşen misyonun ve vazifenin sorumluluğun gereğini yerine getirecektir.” YENİDEN REFAH’TAN TÜRKİYE VE SURİYE ARASINDAKİ NORMALLEŞME ADIMLARINA DESTEK Türkiye ile Suriye arasındaki normalleşme adımlarının ilişkin de konuşan Kılıç, “Yeniden Refah Partisi olarak Türkiye Cumhuriyeti ile Suriye Devleti arasında normalleşme yönünde verilen mesajları destekliyor ve teşvik ediyoruz. İki ülke arasında düşmanca yaklaşımların sebebini anlamak, izahını yapmak, zaten mümkün değildir” ifadesini kullandı. Kılıç, “Suriye'de iç savaş nedeniyle kaçan ya da ülkesini terk etmeye zorlananların sığınağı yine Türkiye olmuştur. Türkiye sığınanların her türlü maddi manevi külfetini çekmek durumunda kalmıştır. Bölgede demografik yapılar bozulmuştur. Suriye'nin bozulmuştur. Irak'ın demokrasisi bozulmuştur ve aynı zamanda Türkiye'mizin de demokratik yapısı bozulmuştur. Cumhurbaşkanı tarafından yapılan açıklamalar doğrultusunda Türkiye ile Suriye arasında normalleşme yönünde atılacak olan adımlara Yeni Refah Partisi olarak gereken desteği vermeye hazırız” şeklinde konuştu. "TÜRKİYE VE SURİYE DÜŞMAN DEĞİL TARİHTEN BU YANA DEVAM EDEN GELEN İLİŞKİLERİYLE DOST İKİ DEVLETTİR" Kılıç, şu ifadelere yer verdi: “Türkiye ve Suriye düşman değil tarihten bu yana devam eden gelen ilişkileriyle dost iki devlettir. Bölgedeki düşmanların gönlünce at koşturmaması için düşmanın sevilme dostun üzülmemesi için Türkiye ile Suriye'nin acilen normalleşmesi, barış iklimine dönmesi ve Türkiye'deki Suriye vatandaşlarına onurlu geri dönüş kapılarının ardına kadar açılması elzemdir.” Suriye’de Türk bayrağına yapılan saldırılara ilişkinde konuşan Kılıç, “Suriye'nin Türkiye sınırındaki yerleşim yerlerinde aziz ve asil bayrağımıza yönelik saldırıların gerçekleşmesinin arkasında Türkiye ve Suriye arasındaki normalleşme zeminini yok etmeye yönelik bir provokasyon var mıdır? Bayrağımıza yönelik saldırıların amacı Türkiye ve Suriye arasındaki normalleşme iklimini dinamitlemek olabilir mi? Bu konuyla ilgili olarak da devletimizin ve istihbarat birimlerimizin gereken çalışmayı yapmak ve önlemleri almak vazifesi vardır. Her kim Türkiye Suriye ilişkilerinin normalleşmesini provoke etmeye çalışırsa çalışsın Türkiye'nin devlet aklı bu provokasyonları aşabilecek deneyimde ve tarihsel birikimdedir. Bunun da altını özlemle çiziyoruz” ifadelerini kullandı. Sinan Ateş cinayeti davasına ilişkinde değerlendirmede bulunan Kılıç, şöyle konuştu: “Birçok siyasi parti gibi Yeniden Refah Partimiz de Ankara 32’nci Ağır Ceza Mahkemesinde devam etmekte olan bu duruşmayı yakından avukatlarımız aracılığıyla takip etmektedir. Sürece ilişkin net bilgileri, sanık beyanlarını heyetin soru ve yaklaşımlarını biz de yakından izliyor ve takip ediyoruz. Burada acılı bir eş ve iki kız çocuğuyla birlikte yaralanan toplumsal vicdanın da yegane beklentisi adalete tecelli etmesi. Türkiye Cumhuriyeti mahkemesi hiçbir etki altında kalmaksızın yalın ve adil bir yargılama yoluyla gerçek suçluları bulmaya yönelik refleksini ortaya koymasıdır.”

Fatih Erbakan: 'Milli Görüş belediyeciliği demek hizmet demek' Haber

Fatih Erbakan: 'Milli Görüş belediyeciliği demek hizmet demek'

Erbakan, Milli Görüş belediyeciliğinin mali disiplin ve kaynak yönetiminde üstün başarı gösterdiğini ifade ederek, “Milli Görüş belediyeciliğinin özelliği, bereket, yani belediyenin borçtan ve faizden kurtarılması. Denk bütçenin yapılması. İsrafın, lüksün, şatafatın önlenmesi ve belediyede denk bütçeyi gerçekleştirerek belediyeyi borçlanmaktan ve faiz ödemekten kurtarmak. Bunun örnekleri Milli Görüş tarihinde çok var. Konya Belediyesi hükümete 'ben sana faizsiz kredi verebilecek durumdayım' diye çağrıda bulundu. Refah Partili Konya Belediyesi. Sene 1995. 'Bütün geçmiş borçları ödedim, hizmetlerimi yaptım, üzerine bir de kasada para biriktirdim. Ey hükümet, paraya ihtiyacın varsa Dünya Bankası'ndan, IMF'den yüksek faizle kredi almana gerek yok. Ben Milli Görüş belediyesi olarak sana faizsiz kredi vereyim' dedi. Bu dünyada örneği olmayan bir olay. Bu Milli Görüşün bereketidir. Ahlaklı belediyeciliğin bereketidir” dedi. Erbakan, halkın sorunlarını öncelik olarak görmenin önemine değinerek, “Milletin derdini kendi derdi olarak görmek, merhamet sahibi olmak, makam arabasının modeliyle, makam odasındaki mobilyanın değiştirilmesiyle uğraşmak değil, milletin derdiyle dertlenmek. Tabii ki diğer bir husus, Milli Görüş belediyeciliği demek hizmet demektir, hizmet. Adalet, bereket, merhamet, hizmet. İşte bunun örnekleri de yine Milli Görüş tarihinde var. 1989-1994’te belediyeleri aldığımız zaman belediyecilikte çığır açtık Refah Partisi olarak, Milli Görüş olarak” şeklinde konuştu. Erbakan, konuşmasına şöyle devam etti: "Çöp, çamur çukurdan başka bir şey yoktu şehirlerde. Onları ortadan kaldırdık. Türkiye'nin incisi, dünyanın baş şehri İstanbul'un 20. asırda halen daha su problemi vardı. Musluklardan, çeşmelerden su akmıyordu. Milli Görüş belediyeciliği bu su problemini çözdü. Milletin, vatandaşın konut problemini çözdü. Piyasa şartlarının yarı fiyatına, üçte biri fiyatına faiz ödemeden milletimizi konut sahibi yapan projeleri belediyeler olarak ilk defa Milli Görüşçü belediyeler başlattı. Bununla beraber iftar çadırları, aşevleri, toplu sünnet şölenleri, sosyal yardımlar, belediyenin meslek edindirme kursları. Bunlar ilk defa Milli Görüş belediyeciliğiyle başladı." Konuşmanın ardından Erbakan, belediye makamına geçerek, Belediye Başkanı Hasan Kara’dan ilçe hakkında bilgiler aldı. Daha sonra esnaf ziyaretinde bulunan Erbakan, Kalebağı’ndaki yemekten sonra ilçeden ayrıldı.

Fatih Erbakan, Ahmet Davutoğlu ile bir araya geldi Haber

Fatih Erbakan, Ahmet Davutoğlu ile bir araya geldi

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve beraberindeki heyet, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan’ı ziyaret etti. Yeniden Refah Partisi Genel Merkez Binası’nda gerçekleşen görüşme yaklaşık 1,5 saat sürdü. Görüşme sonrası her iki lider basın mensuplarına açıklamada bulundu. Konuşmasına Davutoğlu’na teşekkür ederek başlayan Erbakan, “Bu sohbet esnasında elbette ki iki siyasi parti olarak 31 Mart Yerel Seçimlerini ve bir önceki 14-28 Mayıs Genel Seçimlerini ve bunların sonuçlarını bir değerlendirme imkanını bulduk. İktidarın 31 Mart’ta neden böyle bir yenilgiye uğradı, muhalefetin başarısı neye dayanıyor ve bundan sonra nasıl bir gelişmeler olabilir, bunlarla bir istişare ve müzakere yapıldı. Bununla beraber yeni Anayasa konusunda ve Türkiye’nin en önemli bir problemi olarak ifade edebileceğimiz ekonomik kriz ve yoksulluk noktasında bir değerlendirme yapıldı. Yine bütün bunlarla birlikte hepimizin ortak yarası olan Gazze’de ve Refah’ta yapılan katliamlar ve soykırımla ilgili Türkiye ve İslam aleminin atabileceği adımlar görüşüldü” dedi. Davutoğlu ise açıklamasında “Yeniden Refah Partisi ile kurulduğumuz andan beri istişare zemini hep oldu. Sık sık görüştük. Bugün gerçekleştirdiğimiz görüşmede birçok hususu ele alma imkanı oldu. 31 Mart Seçimlerinin çıkardığı tabloyu detaylı olarak ele aldık. Bu siyasi tabloda iktidar partisinin yaşadığı yenilgi sonrasında iktidar ve muhalefet cenahında ortaya çıkan gelişmeleri, Türkiye’nin genel siyasi gidişatı açısından ele aldık. Önümüzdeki dönem Türkiye’deki siyasi denklemin yeniden kurulduğu bir dönemdir” ifadelerini kullandı.

Fatih Erbakan'dan sokak hayvanları açıklaması Haber

Fatih Erbakan'dan sokak hayvanları açıklaması

Bir dizi program için Kayseri’de bulunan Fatih Erbakan, sokak hayvanlarının toplatılıp hayatına son verilmesi yerine kısırlaştırıp yaşatılması gerektiğini belirtti. Erbakan, “Hayvanları toplayalım ama hayatlarına son vermeyelim” diyerek açıklamasını şu şekilde sürdürdü:  “Gündemdeki diğer önemli bir konu da sokak hayvanlarıyla ilgili konudur. Burada bizim yaklaşımımız peygamberimizin hadis-i şerifi var, 'Merhamet etmeyene merhamet edilmez' buyuruyor Peygamberimiz. Evet sokaklarda bir tane başıboş köpek kalmasın. Bunu zaten biz bir proje olarak söyledik. Bunların hepsini toplayalım ama bunları en gelişmiş, en modern alanlarda ki Yozgat Belediyemiz bir tanesini kurmaya başladı ‘Evcil Kent’ adı altında. Buralarda en güzel şartlarda yaşatalım. Kısırlaştıralım ve yaşatalım, onların hayatına son vermeyelim. Çünkü bizim inancımızın temeli bütün mahlukata şefkattir. Müslüman olsun ya da olmasın bütün insanlara şefkat ve aynı zamanda bütün mahlukata şefkat ve merhamettir. Böyle merhametsiz bir yaklaşımı Yeniden Refah Partisi olarak kabul etmiyoruz. Bu hayvanların elbette toplanması lazım, insanların yaşam alanından uzaklaştırılması lazım ama orada veterinerler gözetiminde, uzmanlar gözetiminde en iyi şartlarda yaşamaya devam etmesi lazım. Bununla ilgili az öncede dediğim gibi belediyelerimiz gereken adımları atıyor. Veterinerlerin, uzmanların gözetiminde bir toplama kampı, ölüm kampı değil hayvanların en güzel şekilde yaşamına devam edebileceği evcil kent projemiz var. Biz bu canlara kıyamayız ve bu canları öldüremeyiz. Bunların yaşatılması çok büyük maliyet oluyor deniyor. Kamuda 1 ayda 1 milyon 400 bin TL maaş alan bir müdürümüz 1 milyon maaş alsın. 800 bin TL maaş alan bürokratımız 300 bin TL alsın da bu hayvanlara bir kaynak bulalım. İmtiyazlı holdinglere 128 kez vergi muafiyeti çıkaracağımıza 28 kere çıkaralım da buradan bu hayvanlara bir kaynak bulalım. Bu kadar israfa, faize ve bu kadar imtiyazlı holdinglere trilyonlar aktarırken bu hayvanları yaşatacak kadar paramız yok mu” ifadelerini kullandı. Fatih Erbakan konuşmanın ardından AK Parti’den Yeniden Refah Partisi’ne geçen yeni üyelerine parti rozetlerini taktı.

Fatih Erbakan, 'Teşekkür Ziyaretleri' kapsamında Sivas'a gitti Haber

Fatih Erbakan, 'Teşekkür Ziyaretleri' kapsamında Sivas'a gitti

Bir dizi programların ardından 31 Mart yerel seçimlerinde yüzde 58.91 oyla belediye başkanlığını kazandıkları Gemerek ilçesini ziyaret etti. Belediye Başkanı Sezai Çelikten’i makamında ziyaret eden Erbakan, Çelikten’e başarılar dileyerek açıklamalarda bulundu. Belediye başkanlığı makamının ticaret makamı olmadığını, bir ibadet makamı olduğunu söyleyen Erbakan, "Gemerek ilçemizde ahlaklı belediyecilik döneminin başlamasının mutluluğunu, bahtiyarlığını yaşıyoruz. Ahlaklı belediyecilik demek 89 ve 94'te Milli Görüş belediyeciliğinde uygulanan o ahlakın, o anlayışın, o ruhun yeniden belediyelerde hakim olması demektir. Bir defa adaletin hakim olması demektir. Milletin derdiyle dertlenen belediye başkanı ve belediye olması demektir. Bereketin hakim olması yani belediyelerin borç ve faizden kurtarılıp denk bütçenin gerçekleştirilmesi demektir. Belediyenin hizmet üretmesi, milletin derdine derman olması demektir. Bu hizmetlerin ne olduğunu 89 ve 94’te Milli Görüş belediyeciliği döneminde milletimiz çok iyi gördü. Sivas'ta daha 89’da Milli Görüş belediyeciliğiyle tanıştı ve bu hizmetlere yakinen şahit oldu. Bununla beraber ahlaklı belediyecilik demek, belediye başkanlığı makamının bir ticaret makamı değil, bir ibadet makamı olduğunun bilincinde olunması demek. Yani yolsuzluğun, rüşvetin, hırsızlığın, adam kayırmanın, torpilin, adaletsizliğin ve haksızlığın olmadığı, israfın, lüksün, şatafatın olmadığı bir belediye yönetimi" diye konuştu. "BAŞKANIMIZ BURADA BİN 800 GÜN ADALETLE HÜKMEDECEK" Yeniden Refahlı belediye başkanlarının dürüst, ahlaklı bir şekilde hizmet yapacağına değinen Erbakan, "Peygamberimiz hadisi şerifinde ‘Bir gün adaletle hükmeden yöneticiye 60 sene nafile ibadet sevabından daha çok sevap yazılır’ buyuruyor. Bir gün adaletle hükmeden yönetici 60 sene nafile ibadet yapsa bu sevabı alamaz. Şimdi inşallah başkanımız burada bin 800 gün adaletle hükmedecek ve bin 800 çarpı 60 sene yani bin 800 insan ömrü boyunca nafile ibadet yapmaktan daha büyük bir sevap alacak. Bundan daha büyük bir müjde olabilir mi? İnşallah dürüst, ahlaklı bir şekilde hizmet aşkıyla bu hizmeti yapacak ve bu büyük sevabı nail olacak. İşte bu nedenle aslında belediye başkanlığı makamı en büyük bir ibadet makamı. Umreye giderek, oruç tutarak, namaz kılarak, tespih çekerek, Kur'an okuyarak elde edilemeyecek bir sevap. Ahlaklı, dürüst bir şekilde, adil bir şekilde yapıldığı takdirde millete hizmet makamı olan belediye başkanlığı makamı en büyük ibadet makamıdır. Belediye başkanlarımız inşallah bu anlayışla hareket edecekler. Böyle bir anlayışın, böyle bir dönemin Gemerek'te başlaması, Sivas'ımızda başlaması bizleri sevindiriyor" ifadelerine yer verdi.

Suat Kılıç'tan sokak köpeklerinin uyutulmasıyla ilgili açıklama Haber

Suat Kılıç'tan sokak köpeklerinin uyutulmasıyla ilgili açıklama

Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Kılıç, partisinin Merkez Yürütme Kurulu toplantısının ardından basın mensupları ile bir araya geldi. İsrail'in Refah'ta yürüttüğü operasyonlarla ilgili konuşan Kılıç, Uluslararası adalet divanının refah operasyonu durdurulsun kararına rağmen İsrail’in sivilleri bombaladığını belirtti. “İSRAİL'İN DEVLET TERÖRÜNE GÖZCÜLÜK VE SÖZCÜLÜK YAPANLAR DA AYNI ŞEKİLDE SOYKIRIM SUÇLUSUDUR” Kılıç, “Canavarca hisle yapılan bu saldırılar soykırımdır. Bir kez daha altını çiziyorum. Siyonist İsrail'in refahtaki sivillere yönelik canavarca hisle yapılan saldırımları uluslararası hukuk açısından soykırımdır. İşlenen cinayetler insanlık suçudur. Netanyahu adlı azılı katil soykırım suçlusudur. İsrail'in devlet terörüne gözcülük ve sözcülük yapanlar da aynı şekilde soykırım suçlusudur. Israil'in sivillere yönelik hava saldırıları sonrası tanklarla kara harekatı başlattığı bilgileri gelmektedir. Siyonist rejimin hukuk tanımazlığını durdurmak sadece Türkiye'nin değil tüm dünyanın görevidir” ifadelerini kullandı. “İSPANYA, İRLANDA VE NORVEÇ HÜKÜMETLERİNİ SİYONİST İSRAİL'İN BÜTÜN DİPLOMATİK BASKILARINA RAĞMEN FİLİSTİN'İ DEVLET OLARAK TANIDIKLARI İÇİN KUTLUYORUZ” İsrail'in hukuk tanımazlığının uluslararası kuruluşları da anlamsızlaştırdığını ifade eden Kılıç, “İsrail'in devlet terörü karşısında bütün etkisizliği ve tepkisizliği nedeniyle Birleşmiş Milletler anlamını ve ağırlığını kaybetmiştir. Aynı nedenle İslam işbirliği teşkilatı, Arap ligi gibi birliktelikler de anlamını kaybetmiştir. Bu şekilde uluslararası adalet divanı, uluslararası ceza mahkemesi gibi küresel vicdana tercüme olması gereken kurumlar da kısa bir süre içerisinde anlamını kaybedecektir. Bu şartlar içerisinde İspanya'nın Filistin'i devlet olarak tanıma kararını fevkalade önemli ve değerli buluyoruz. Son dakika bilgisi olarak ulaşan İrlanda ve Norveç’in Filistin'i devlet olarak tanıma kararını da aynı şekilde önemli ve değerli buluyoruz. İspanya, İrlanda ve Norveç hükümetlerini siyonist İsrail'in bütün diplomatik baskılarına rağmen Filistin'i devlet olarak tanıma, özgür ve bağımsız Filistin'i uluslararası camia nezdinde kabul eden devletler olma onurundan dolayı, bir kere daha kutluyor ve tebrik ediyoruz” şeklinde konuştu. “KUDUZ RİSKİ TAŞIYAN VE SALDIRGAN KÖPEKLERLE İLGİLİ UYUTMA DAHİL YAPILMASI GEREKENLER BELLİDİR” Başıboş sokak hayvanlarıyla ilgili olarak toplumsal kesimlerde oluşan duyarlılığı takdirle takip ettiklerini ifade eden Kılıç, “Ülkemizde tam sayısını kimsenin bilemediği sokak hayvanları ile ilgili popülasyon tahmini 4 ile 10.000.000 arasında değişmektedir. Bu sayının sokakta kalmasına göz yummak, kayıtsız kalmak mümkün değildir. Sokaktaki başıboş hayvanlar nedeniyle Türkiye kuduz riski taşıyan ülkeler arasında süratle yukarıya doğru yükselmektedir. Kuduz riski taşıyan ve saldırgan köpeklerle ilgili uyutma dahil yapılması gerekenler bellidir. Diğerleri ile ilgili de yapılması gereken neyse devlet ve belediyeler marifetiyle yapılmalıdır, yapılacaktır. Gelişmiş ülkelerin hiç birinde kent merkezlerinde başıboş sokak köpeği çeteleri görmek mümkün değil. Bu sorunun çözümüne 5 yıl önce engel olanlar 5 yıl sonra çözümü tamamen imkansız bir sorunla karşı karşıya kalmamızı arzulayanlardır. Bu mesele partiler üstü bir meseledir. Başıboş sokak hayvanları ile ilgili bugün atılması gereken adımlar atılmazsa 5 yıl sonra istesekte adım atma imkanı kalmayacaktır. Nitekim bulundukları koltuklarda 5 yıldır sokak hayvanları ile ilgili parmağını bile oynatmadan oturanların pişmanlıkları bugün kameralara yansımaktadır” dedi. "YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARINDA OLACAĞIZ” Kılıç, basın mensuplarının, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Anayasa değişikliği ile alakalı açıklamalarını nasıl değerlendirdiği sorusu üzerine, “Sayın Cumhurbaşkanı'nın açıklamalarını biz de takip ettik. Yeni ve sivil ve anayasa konusunda hiçbir siyasi partinin hayır, ben bu oyunda yokum, ben oynamıyorum deme şansı yoktur. Sivillerin Türkiye Büyük Millet Meclisi zemininde yeni bir anayasa baştan bir anayasa yapma imkanı doğacaksa Yeniden Refah Partisi olarak biz bu oyunda varız. Bu anayasanın yazımında da yapımında da olmak zorundayız. Ama henüz ortaya çıkan bir metin yok. Anayasa'nın sıfırdan yazılması mı? Mevcut Anayasa üzerinde kapsamlı bir değişiklik yapılması mı gündemdedir? Tam olarak bu bile netleştirilmiş değildir ama yeni Anayasa çalışmalarında olacağız. Kimden gelirse gelsin sürece katkı sağlayacağız” şeklinde konuştu. Kuvvetler ayrılığını ön plana alan yasamayı yürütmeyi, yargıyı birbirine karşı kontrol mekanizmalarıyla güçlü kılan yeni bir Anayasa sürecine katkı sağlayacaklarını belirten Kılıç, “Ama önce tekliflerin şekillenmesi ve öne çıkması lazım. İktidar partisiyle ana muhalefet partisi arasında bir uzlaşı olacak mı? Bunu bile tam olarak göremiyoruz. Akıl yürütmek için fikir beyan etmek için bir metin görmek istiyoruz. Ellerinde var da açıklamıyorlarsa bu metinde bir an önce bizlere ulaştırmalarını kendilerinden rica ediyoruz” dedi. “ANAYASA KONUSU GÜNDEMDE AMA ANAYASA METNİ ORTADA YOK” Anayasa değişikliği için referandumun zorunlu olmayabileceğini ifade eden Kılıç, “Belki öyle bir anayasa metni ortaya çıkar ki, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kabulü için gerekli çoğunluk sağlanır ve referanduma mecburiyet kalmayabilir. Ha denirse ki Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde hangi çoğunlukla kabul edilmiş olursa olsun yeni bir anayasayı baştan yazmak, milletin tamamının oyuna sunulmalıdır doğrusu buna da varız. Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki kabul sayısı ne olursa olsun irade bu şekilde cereyan edebilir. Biz buna da varız. Kendi anayasasını oylamak, milletin sadece temsilcilerinin değil, milletin tümünün görevi olsun. İradesi yansısın deniliyorsa biz buna da varız. Ama önce bir metnin ortaya çıkması lazım ve bu metin üzerinde konuşulması lazım. Şu an görünen o ki Anayasa konusu gündemde ama Anayasa metni ortada yok, bu metni görmek istiyoruz üzerinde konuşabilmek için” ifadelerini kullandı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.