Üretici Haberleri - Son Dakika Üretici Haber Güncel Gelişmeler

Vatandaş bağışladı, belediye harekete geçti!

Balıkesir’de domates üretiminde 5. sırada yer alan yerel üreticiler, artan maliyetler ve eriyen fiyatlar nedeniyle ürünlerini tarlada bırakmak zorunda kalıyor. Altıeylül İlçesi Köseler Mahallesi’nde domates yetiştiriciliği yapan Habil Tükenmez, işçi ve mazot giderlerinin domateslerden elde edeceği kazancı aştığını ve pazar bulamadığı için ürünlerini toplayamadığını belirtti. Tükenmez, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’ne başvurarak, tarlasındaki salçalık domateslerin ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmasını talep etti. Belediye, bu talebi olumlu karşılayarak, personeli ve hayırsever vatandaşların desteğiyle domatesleri tarladan topladı. Toplanan domatesler, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Aş Evi’nde işlenerek salçaya dönüştürülecek ve ihtiyaç sahiplerine dağıtılacak. Habil Tükenmez, “Bu yıl domateslerimize pazar bulamadık, bu yüzden Balıkesir Büyükşehir Belediyesi aracılığıyla bağış yapmayı tercih ettik. İhracat kısıtlamaları ve iç pazarın doyması nedeniyle satış yapamadık. Belediyenin bu yardımını, ürünlerin imha edilmeden ihtiyaç sahiplerine ulaşmasını sağlayarak çok değerli buluyoruz. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür ederim” dedi. Yardım sürecinde yer alan Mehmet Aygün, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi ve Tükenmez’e teşekkür ederek uygulamanın mükemmel olduğunu ifade etti. Remziye Aygün ise, yardıma katkıda bulunmaktan memnun olduklarını ve hem tarla sahibine hem de belediyeye teşekkür ettiklerini belirtti. Bu girişim, artan maliyetler ve pazar sıkıntıları karşısında hem üreticilere hem de ihtiyaç sahiplerine önemli bir destek sağladı.

Üretici ve tüketici arasındaki denge! İşte ekonomik ilişkiler ve çözüm önerileri

Ekonomik sistemlerin temel taşlarından biri olan üretici ve tüketici arasındaki denge, hem piyasa istikrarı hem de sosyal refah için kritik bir öneme sahiptir. Üreticiler, mal ve hizmetleri sunan tarafken, tüketiciler bu ürünleri satın alarak ekonomiyi yönlendirir. Bu iki grup arasındaki etkileşim, ekonomik büyüme, fiyat istikrarı ve genel yaşam kalitesi üzerinde doğrudan bir etkiye sahiptir. Ancak, çeşitli ekonomik faktörler bu dengeyi bozarak sorunlara yol açabilir. ÜRETİCİ VE TÜKETİCİ ARASINDAKİ DENGEYİ ETKİLEYEN UNSURLAR Fiyatlar ve Maliyetler: Üretici Perspektifi: Üreticiler, maliyetleri düşük tutmak ve kar marjlarını artırmak amacıyla fiyatları belirler. Yüksek üretim maliyetleri, genellikle fiyatların artmasına neden olur. Bu artış, tüketicilerin satın alma gücünü etkiler ve talebi düşürebilir. Tüketici Perspektifi: Tüketiciler, fiyatların artması durumunda bütçelerini yeniden gözden geçirmek zorunda kalır. Yüksek fiyatlar, tüketici talebini azaltabilir ve bazı ürünlerin alınmasını imkansız hale getirebilir. Talep ve Arz Dengesizliği: Talep Artışı: Talebin artması durumunda, üreticiler daha fazla mal üretmeye çalışır. Ancak, bu artış aniden meydana gelirse, üreticiler talebe yetişmekte zorlanabilir ve fiyatlar yükselebilir. Arz Kısıtlamaları: Üretim sürecindeki aksaklıklar veya doğal afetler, arzı kısıtlayarak fiyatların yükselmesine ve tüketicilerin mağdur olmasına neden olabilir. Ekonomik politika ve düzenlemeler: Vergiler ve Sübvansiyonlar: Devletin uyguladığı vergi politikaları ve sübvansiyonlar, üretim maliyetlerini ve dolayısıyla fiyatları etkiler. Yüksek vergiler, üreticilerin maliyetlerini artırırken, sübvansiyonlar bu maliyetleri azaltabilir. Düzenlemeler: Pazar düzenlemeleri ve kalite standartları, üreticilerin iş yapma şeklini etkiler ve dolaylı yoldan tüketici fiyatlarını belirler. ÜRETİCİ VE TÜKETİCİ ARASINDAKİ DENGENİN SAĞLANMASI İÇİN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ Verimli Üretim ve Teknoloji Kullanımı: Üreticilerin, üretim süreçlerini optimize etmeleri ve teknolojiyi etkin bir şekilde kullanmaları, maliyetleri düşürebilir ve fiyatların stabil kalmasına yardımcı olabilir. Bu, tüketicilere uygun fiyatlarla kaliteli ürünler sunulmasını sağlar. Şeffaflık ve Bilgi Paylaşımı: Pazar şeffaflığının artırılması, üretici ve tüketici arasında daha iyi bir bilgi akışını sağlar. Üreticiler, maliyetler ve fiyatlar hakkında açık bilgiler sunarak tüketicilerin bilinçli seçimler yapmasını kolaylaştırabilir. Devlet Destekleri ve Teşvikler: Devletin, özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelere yönelik sübvansiyon ve teşvik programları, üretim maliyetlerini azaltabilir ve fiyatları dengeleyebilir. Bu destekler, üreticilerin piyasa dalgalanmalarına karşı daha dirençli olmalarını sağlar. Pazar Araştırmaları ve Tüketici Davranışları: Tüketici davranışlarını analiz eden pazar araştırmaları, üreticilerin talep değişikliklerine daha hızlı yanıt vermelerini sağlar. Tüketici ihtiyaçlarını doğru bir şekilde anlamak, üreticilerin uygun fiyat politikaları geliştirmesine yardımcı olabilir. Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Modelleri: Sürdürülebilir üretim yöntemleri ve çevre dostu ürünler, hem maliyetleri uzun vadede azaltabilir hem de tüketici memnuniyetini artırabilir. Bu yaklaşım, uzun vadede dengeyi sağlamaya yardımcı olabilir.

Markette 24 ürünün fiyatı düştü!

TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, yaptığı basın açıklamasıyla üreticilerin beklentilerini ve temmuz ayında üretici ile market arasındaki fiyat değişimlerini değerlendirdi. Kuru soğanda erkenci çeşitlerin hasadının Amasya ve Merzifon bölgelerinde başladığını söyleyen Bayraktar, “Erkenci soğan depolanamadığı için üreticilerimiz ürününü kısa sürede elinden çıkarmak zorunda kalıyor. Rekolte yüksekliği ve hızlı hasat arzda artışa neden oldu. Bu sebepten soğan fiyatları düştü. Geçen sene temmuz ayında 6 lira 50 kuruş olan kuru soğan fiyatı, enflasyon ve girdi fiyatlarındaki artışa rağmen yüzde 6 oranında azaldı. Halen ortalama 6 lira seviyesinde olan soğan fiyatları, Polatlı’da 5 liraya kadar geriledi. Kuru soğanda bu yılki verim yüksekliği ve erkenci çeşitlerin ihracata uygun olmayışı nedeniyle piyasadaki arz fazlası fiyatların gerilemesine neden oluyor” ifadelerini kullandı. Kuru soğanda yaşanan durumun bir benzerinin domateste de meydana geldiğini belirten Bayraktar, “2018 yılında 519 bin dekar olan salçalık domates üretim alanı 2023 yılında yüzde 36 oranında artarak 705 bin dekara yükseldi. Aynı şekilde 2018 yılında 3,7 milyon ton olan salçalık domates üretimi, 2023 yılında yüzde 49 oranında artarak 5,5 milyon tona yükseldi. Geçen sezon diğer ürünlerden hak ettiği geliri elde edemeyen üreticilerimiz, bu yıl domates üretimine yöneldi. Ziraat odalarımızdan aldığımız bilgilere göre İzmir ve Bursa gibi salçalık domates üretimi olan illerde üretim alanlarında yüzde 30’lara varan artış olduğu görülüyor. Domateste meydana gelen arz artışı fiyatların düşmesine neden oldu. Fiyatların düşmesinin bir diğer sebebi de üreticilerimizin salça fabrikalarıyla yaşadığı sıkıntılardır” diye konuştu. Kuru kayısıda ise arz fazlası yaşanması nedeniyle fiyatlarda düşüş meydana geldiğini aktaran Bayraktar, “Geçen sezon 190 lira seviyelerine kadar yükselen kuru kayısı fiyatları bu yıl rekoltenin de yüksek olması nedeniyle geçen sezonun da altına, 110 lira seviyesine kadar geriledi. Üreticilerimiz, Avrupa Birliğinden coğrafi tescil alan ürünlerinin hak ettiği değeri görmesini istiyor. Toprak Mahsulleri Ofisi devreye girerek alım yapmalı ve piyasada dengeyi sağlamalıdır” şeklinde konuştu. "ÜRETİCİ VE MARKET ARASINDAKİ FİYAT FARKI EN FAZLA YÜZDE 420,5 İLE HAVUÇTA GÖRÜLDÜ" Temmuz ayında üreticideki ve marketteki fiyatları da karşılaştıran Bayraktar, şunları kaydetti: “Temmuz ayında üretici ve market arasındaki fiyat farkı en fazla yüzde 420,5 ile havuçta görüldü. Havuçtaki fiyat farkını yüzde 333,9 ile limon, yüzde 328,6 ile elma, yüzde 313,9 ile kuru incir takip etti. Havuç 5,2 kat, limon ve elma 4,3 kat, kuru incir 4,1 kat, kuru kayısı 3,9 kat fazlaya satıldı. Üreticide 6 lira olan havuç 31 lira 23 kuruşa, 15 lira olan limon 65 lira 9 kuruşa, 10 lira 38 kuruş olan elma 44 lira 49 kuruşa, 115 lira olan kuru incir 476 lira 9 kuruşa markette satıldı. Temmuz ayında fiyatı en fazla artan ürün markette limon, üreticide yumurta olurken, fiyatı en fazla düşen ürün ise hem markette hem de üreticide karpuz oldu.” HANGİ ÜRÜNLERİN FİYATI DÜŞTÜ? Bayraktar, konuşmasını söyle sürdürdü: “Temmuz ayında markette 37 ürünün 13’ünde fiyat artışı, 24’ünde fiyat azalışı oldu. Markette fiyatı en fazla artan ürün yüzde 36,2 ile limon oldu. Limondaki fiyat artışını yüzde 32,9 ile elma, yüzde 13,9 ile yumurta, yüzde 12, 6 ile maydanoz takip etti. Markette fiyatı en fazla azalan ürün ise yüzde 42,4 ile karpuz oldu. Karpuzdaki fiyat düşüşünü yüzde 27,8 ile patates, yüzde 25,5 ile Antep fıstığı, yüzde 21,2 ile kabak izledi.” "ÜRETİCİDE 29 ÜRÜNÜN 13’ÜNDE FİYAT DÜŞÜŞÜ GÖRÜLDÜ" TZOB Başkanı Bayraktar, “Temmuz ayında üreticide 29 ürünün 7’sinde fiyat artışı olurken, 13’ünde fiyat düşüşü görüldü. 9 üründe ise fiyat değişimi olmadı. Üreticide en çok fiyat düşüşü yüzde 48,4 ile karpuzda görüldü. Karpuzdaki fiyat düşüşünü yüzde 33,3 ile kabak, yüzde 29,4 ile havuç, yüzde 21,4 ile kuru kayısı izledi. Üreticide en çok fiyat artışı yüzde 25,5 ile yumurtada görüldü. Yumurtadaki fiyat artışını yüzde 13,5 ile yeşil soğan, yüzde 10,8 ile marul izledi” ifadelerine yer verdi.

Tarım müdürlüğü incir üreticilerini uyardı

Nazilli İlçe Tarım Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, “İncir Siyah Sineği zararlısına karşı Bakanlığımızca ruhsatlandırılmış olan Bitki Koruma Ürünlerinin geçici kullanım süreleri boyunca kullanılması gerekmektedir. Söz konusu zararlının incirde zarar yapmasını önlemek amacı ile ilaçlama, ilek arıcığına zarar vermemesi açısından son ileklemeden 5 gün sonra başlanmalıdır. İncir üreticilerimize önemle duyurulur” denildi.