Hava Durumu

#Teknoloji

Bursa Hayat Gazetesi - Teknoloji haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Teknoloji haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

ULUTEK Teknopark öncülüğünde “Bursa Teknoloji Buluşmaları” Haber

ULUTEK Teknopark öncülüğünde “Bursa Teknoloji Buluşmaları”

Bursa'nın inovasyon merkezi ULUTEK Teknopark, sanayi ve teknoloji dünyasını bir araya getiren "Bursa Teknoloji Buluşmaları" etkinliğinin ikincisini başarıyla gerçekleştirdi. Etkinlik, ULUTEK bünyesindeki firmalar ile sanayi firmalarını bir araya getirerek, potansiyel iş birliklerinin güçlenmesine olanak sağladı. Bu yıl yoğun ilgiyle gerçekleştirilen etkinlikte, ULUTEK bünyesindeki 40 firma, 40 sanayi firmasıyla birebir görüşmeler yaparak, teknolojiye dayalı çözümlerle sanayide verimlilik ve inovasyon alanlarında önemli kazanımlar hedefledi. Etkinlik, geçtiğimiz yıl ilk kez düzenlenmişti ve bu yıl katılımcı sayısı arttı. HEDEF: TEKNOLOJİYİ EKONOMİNİN KALBİNE ENTEGRE ETMEK Bursa Teknoloji Buluşmaları'na katılan firmalar, sanayiciler ile teknoloji firmaları arasında güçlü iş birlikleri oluşturdu. ULUTEK Teknopark Genel Müdürü Prof. Dr. İrfan Karagöz, etkinlik hakkında yaptığı açıklamada, “Geçen yıl elde ettiğimiz başarıdan sonra, bu yıl daha geniş bir katılımla 80 firmayı bir araya getirdik. 40 oturum boyunca firmalarımız, teknoloji ve sanayi dünyasının buluşmasına katkı sağladı. ULUTEK olarak amacımız, Bursa'nın sanayi alanındaki köklü birikimini teknoloji ile buluşturarak yeni iş birlikleri ve inovasyon fırsatları yaratmak. Bu tür organizasyonlar, teknoloji geliştirme bölgemizin sanayi ile entegrasyonunu güçlendiriyor. Gelecek yıllarda bu etkinliği daha da büyüterek, bölge ekonomisine katkımızı artırmayı planlıyoruz” dedi. YENİ İŞ BİRLİKLERİ VE SİNERJİ YARATILIYOR Etkinliğe katılan firmalar, kısa süreli görüşmelerle yeni iş birlikleri kurma fırsatı buldu. ULUTEK bünyesinde faaliyet gösteren Kayakol Yazılım'ın kurucusu Dr. Nuray Kayakol, “TÜBİTAK destekli projemizi tamamladıktan sonra, müşterilerimize nasıl ulaşabileceğimizi düşünüyorduk. ULUTEK bu etkinlikle, bizim için çok önemli bir fırsat sundu. Farklı firmalarla yapılan görüşmeler, bize yeni iş fırsatları ve sinerji sağladı” diye konuştu. Sanayi firmalarından AS Aktif Otomotiv yetkilisi Musa Yaman ise etkinlikten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Bursa’da otomotiv aksesuarları alanında büyümeye devam eden bir firmayız. Teknolojik ihtiyaçlarımız var ve bu etkinlik sayesinde, daha önce ulaşamadığımız firmalarla tanışma fırsatı bulduk. Burada edindiğimiz bilgiler ve fikirler, bizim için çok değerli oldu. Organizasyonda emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz” dedi. BULUŞMALAR İNOVASYON VE SANAYİ İLİŞKİSİNİ GÜÇLENDİRİYOR Bursa Teknoloji Buluşmaları, sanayi ve teknoloji aktörlerini bir araya getirerek, her iki sektörde de inovasyon ve verimlilik odaklı iş birliklerinin gelişmesine olanak sağlıyor. ULUTEK Teknopark, bu tür organizasyonlarla bölgedeki teknoloji ekosistemini güçlendirmeyi ve Bursa'nın sanayi sektöründe liderliğini pekiştirmeyi amaçlıyor. Etkinlik, katılımcılara yeni iş fırsatları yaratmak ve sinerji oluşturmak için önemli bir platform sunuyor.Formun Altı

Gelecekte bizi hangi güvenlik tehditleri bekliyor? Haber

Gelecekte bizi hangi güvenlik tehditleri bekliyor?

Teknolojinin hızla ilerlemesiyle birlikte yaşamlarımızın her alanına nüfuz eden dijitalleşme, beraberinde yeni güvenlik tehditlerini de getiriyor. Gelecekte bizi bekleyen bu tehditler, bireylerden devletlere kadar herkesi etkileyecek kadar geniş bir yelpazede karşımıza çıkıyor. Yapay Zeka ve Siber Saldırılar Otonom Saldırılar: Yapay zeka destekli kötü amaçlı yazılımlar, kendi kendine öğrenerek ve evrimleşerek daha karmaşık ve hedefli saldırılar gerçekleştirebilecek. Deepfake Tehlikesi: Yapay zeka ile üretilen sahte videolar ve ses kayıtları, manipülasyon ve dezenformasyonun yeni bir boyutunu oluşturacak. Saldırıların Kişiselleştirilmesi: Yapay zeka sayesinde saldırılar, bireylerin zayıflıklarına ve ilgi alanlarına göre kişiselleştirilerek daha etkili hale gelebilecek. Biyometrik Verilerin Güvenliği iiyometrik Veri Sızıntıları: Parmak izi, yüz tanıma gibi biyometrik verilerin sızması durumunda kimlik hırsızlığı ve dolandırıcılık riskleri artacak. Biyometrik Verilerin Yanlış Kullanımı: Biyometrik verilerin izinsiz kullanılması, bireylerin mahremiyetini ciddi şekilde ihlal edecek. Nesnelerin İnterneti (IoT) Cihazları Büyük Ölçekli Saldırılar: Milyonlarca IoT cihazının aynı anda hedef alındığı büyük ölçekli saldırılar, kritik altyapıları felç edebilecek. Veri Gizliliği İhlalleri: IoT cihazları aracılığıyla toplanan kişisel verilerin sızdırılması, büyük bir veri ihlali riskini beraberinde getirecek. Kuantum Bilgisayarların Etkisi Şifreleme Sistemlerinin Çökertilmesi: Kuantum bilgisayarlar, günümüzde kullanılan şifreleme sistemlerini kolayca kırarak, tüm dijital verilerin güvenliğini tehdit edebilecek. Biyolojik Tehditler Genetik Mühendislik ve Biyolojik Silahlar: Genetik mühendisliğindeki gelişmeler, biyolojik silahların geliştirilmesini kolaylaştırarak yeni bir tür biyolojik savaş tehdidi oluşturacak. Pandemi Riskleri: Küreselleşme ve iklim değişikliği, yeni ve daha bulaşıcı hastalıkların ortaya çıkma riskini artırarak global sağlık güvenliğini tehdit edecek Sosyal Mühendislik ve Dezenformasyon Deepfake Haberler: Yapay zeka ile üretilen sahte haberler, toplumları manipüle etmek ve siyasi istikrarsızlığa yol açmak için kullanılacak. Sosyal Medya Manipülasyonu: Sosyal medya platformları üzerinden yürütülen manipülasyon kampanyaları, toplumsal olayları etkileyerek kaos yaratabilecek. Geleceğe Hazırlık İçin Ne Yapılmalı? Siber Güvenlik Eğitimi: Bireylerin ve kurumların siber güvenlik konusunda bilinçlendirilmesi ve eğitimlerinin verilmesi. Güçlü Şifreleme Algoritmaları: Kuantum bilgisayarlara karşı dayanıklı yeni şifreleme algoritmalarının geliştirilmesi. Uluslararası İşbirliği: Siber suçlarla mücadele için ülkeler arasında güçlü bir işbirliği kurulması. Sivil Toplumun Rolü: Sivil toplum kuruluşlarının siber güvenlik konusunda farkındalık yaratma ve kamuoyu oluşturma çalışmalarına destek vermesi. Teknolojik Gelişmelerin Takibi: Yeni teknolojilerin ortaya çıkardığı güvenlik risklerinin sürekli takip edilmesi ve önlemler alınması.

Teknoloji ve çocuk: Dengeyi nasıl kurabiliriz? Haber

Teknoloji ve çocuk: Dengeyi nasıl kurabiliriz?

Teknoloji, çocukların yaşamında önemli bir yer tutmaktadır. Ancak, bu durumda dengeyi sağlamak, ebeveynlerin ve eğitimcilerin sorumluluğundadır. Yukarıda belirtilen stratejilerle, çocukların sağlıklı bir teknoloji kullanımı geliştirmeleri ve teknolojiyi faydalı bir araç olarak görmeleri mümkün olacaktır. Böylece, çocuklar hem teknolojik beceriler kazanacak hem de fiziksel ve sosyal sağlıklarını koruyabilecektir. 1. Teknolojinin Faydaları ve Riskleri Teknolojinin çocuklar üzerindeki etkilerini değerlendirirken, hem olumlu hem de olumsuz yanlarını göz önünde bulundurmak gerekir. Faydaları: Eğitim: İnternet ve eğitim uygulamaları, çocukların öğrenme süreçlerine destek sağlar. Zengin kaynaklar, öğretici oyunlar ve çevrimiçi kurslar, eğitimde büyük bir kolaylık sunar. Sosyal İletişim: Teknoloji, çocukların arkadaşlarıyla iletişim kurmasını kolaylaştırır. Sosyal medya platformları, sanal oyunlar ve mesajlaşma uygulamaları sayesinde çocuklar, sosyal becerilerini geliştirme fırsatı bulur. Yaratıcılık ve Keşif: Teknolojik araçlar, çocukların yaratıcılıklarını ifade etmeleri için çeşitli imkânlar sunar. Çizim uygulamaları, video düzenleme yazılımları ve müzik yaratma platformları, yaratıcı düşünceyi teşvik eder. Riskleri: Fiziksel Sağlık: Uzun süreli ekran kullanımı, obezite, göz sağlığı sorunları ve postür problemlerine yol açabilir. Sosyal İzolasyon: Aşırı teknoloji kullanımı, yüz yüze iletişimi azaltarak sosyal izolasyona neden olabilir. Davranış Problemleri: Şiddet içeren oyunlar veya içerikler, çocukların davranışlarını olumsuz etkileyebilir. 2. Dengeyi Sağlamak İçin Stratejiler Çocukların teknoloji ile ilişkilerini dengelemek için ebeveynler ve eğitimciler aşağıdaki stratejileri uygulayabilir: a. Süre Limiti Belirleme: Ebeveynler, çocukların ekran başında geçirdiği süreyi sınırlamalıdır. Örneğin, günde 1-2 saatlik bir kullanım süresi belirlemek, çocukların teknolojiyi dengeli bir şekilde kullanmalarına yardımcı olabilir. b. Teknoloji Kullanım Kuralları: Aile içinde net teknoloji kullanım kuralları belirlemek önemlidir. Örneğin, yemek masasında telefon kullanılmaması, uyku saatinden en az bir saat önce ekranların kapatılması gibi kurallar, sağlıklı bir denge sağlar. c. Alternatif Aktiviteler Sunma: Çocukların teknoloji dışındaki aktiviteleri keşfetmeleri için fırsatlar sunmak gerekir. Spor, sanat, doğa yürüyüşleri ve kitap okuma gibi alternatifler, teknolojiden uzaklaşmalarını teşvik eder. d. Ebeveyn Model Olma: Ebeveynler, teknoloji kullanımında model olmalıdır. Kendi ekran sürelerini azaltarak ve ailece aktiviteler yaparak, çocuklarına dengeli bir teknoloji kullanımı örneği sunabilirler. e. Eğitici İçerik Seçimi: Çocukların kullanacağı teknolojik içeriklerin eğitici ve yaşlarına uygun olmasına dikkat edilmelidir. Eğitici oyunlar, belgeseller ve interaktif öğrenme uygulamaları, çocukların gelişimlerine katkı sağlar. 3. Teknolojiyle Birlikte Öğrenme Teknolojinin sağladığı avantajları en iyi şekilde değerlendirmek için çocukların teknoloji ile olan ilişkisini pozitif bir boyuta taşımak önemlidir. Ebeveynler, çocuklarını eğitici uygulamalarla tanıştırarak ve birlikte oyun oynayarak, teknolojinin faydalarını deneyimlemelerini sağlayabilirler. Ayrıca, teknolojiyi kullanarak çocuklarına problem çözme, eleştirel düşünme ve yaratıcılık becerilerini geliştirme fırsatları sunulmalıdır.

Sosyal medya mutluluğumuzu artırıyor mu, yoksa azaltıyor mu? Haber

Sosyal medya mutluluğumuzu artırıyor mu, yoksa azaltıyor mu?

Sosyal medya, hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Arkadaşlarımızla iletişim kurmak, haberleri takip etmek ve yeni hobiler keşfetmek için kullanıyoruz. Ancak, sosyal medyanın mutluluğumuz üzerindeki etkileri hala tartışılıyor. Peki, sosyal medya gerçekten bizi mutlu ediyor mu, yoksa tam tersi bir etki mi yaratıyor? Sosyal Medyanın Olumlu Etkileri Sosyal Bağlantılar: Sosyal medya, coğrafi sınırların ötesinde insanlarla bağlantı kurmamızı sağlıyor. Eski arkadaşlarla yeniden bir araya gelmek, yeni insanlar tanımak ve destekleyici topluluklara katılmak mutluluğumuzu artırabiliyor. Bilgiye Erişim: Sosyal medya, dünyadaki gelişmeleri takip etmek ve yeni bilgiler öğrenmek için hızlı ve kolay bir yol sunuyor. Bilgi sahibi olmak ve dünyayı anlamak, kişisel tatmini artırabiliyor. Farkındalık Oluşturma: Sosyal medya, toplumsal sorunlara dikkat çekerek farkındalık yaratmamızı sağlıyor. Toplumsal bir amaç için çaba göstermek, mutluluk duygusunu artırabiliyor. Hobiler ve İlham: Sosyal medya, ortak ilgi alanlarına sahip insanlarla bir araya gelerek yeni hobiler keşfetmemizi ve kendimizi geliştirmemize ilham vermemizi sağlıyor. Sosyal Medyanın Olumsuz Etkileri Karşılaştırma Tuzakları: Sosyal medyada paylaşılan mükemmel hayat görüntüleriyle kendimizi kıyaslamak, yetersizlik hissi ve düşük benlik saygısı yaratabiliyor. Yalnızlık ve İzolasyon: Sanal etkileşimler, gerçek hayattaki ilişkilerin yerini almadığı için sosyal izolasyona ve yalnızlık duygularına neden olabiliyor. Stres ve Kaygı: Sürekli bildirim almak, beğeni sayısını takip etmek ve çevrimiçi olmak zorunda hissetmek, stres ve kaygı seviyelerini artırabiliyor. FOMO (Fear of Missing Out): Bir şeyleri kaçırma korkusu, sosyal medyada sürekli aktif kalmaya iterek uyku düzenini bozabilir ve ruh sağlığını olumsuz etkileyebilir. Kısa Süreli Mutluluk: Sosyal medyada beğeni almak veya olumlu yorumlar görmek geçici bir mutluluk sağlayabilir, ancak bu mutluluk uzun vadeli değildir. Sosyal Medyayı Daha Sağlıklı Kullanmak İçin İpuçları Kısıtlı Kullanım: Sosyal medya kullanım sürenizi sınırlayın ve daha fazla zamanınızı gerçek hayattaki aktivitelere ayırın. Karşılaştırmaları Bırakın: Başkalarının hayatlarıyla kendi hayatınızı karşılaştırmayı bırakın ve kendi başarılarınızı kutlayın .Olumsuz İçeriklerden Uzak Durun: Negatif ve sizi üzen içeriklerden uzak durarak ruh sağlığınızı koruyun. Gerçek Hayata Odaklanın: Sosyal medyadan uzaklaşarak doğayla vakit geçirin, hobilerinizle uğraşın ve sevdiklerinizle vakit geçirin. Destek Alın: Sosyal medyanın olumsuz etkilerini yaşıyorsanız, bir uzmandan destek almayı düşünebilirsiniz.

Aman dikkat: Toprak, su ve hava kirliliğine yol açıyor! Haber

Aman dikkat: Toprak, su ve hava kirliliğine yol açıyor!

Dijitalleşmenin artmasıyla birlikte, elektronik cihazların kullanımında büyük bir artış gözlemlenmiştir. Akıllı telefonlar, bilgisayarlar, televizyonlar gibi elektronik ürünler hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir. Ancak, bu cihazların ömrü dolduğunda ortaya çıkan elektronik atıklar (e-atık), çevresel sorunları da beraberinde getirmektedir.  Elektronik Atıkların Çevresel Etkileri Toprak ve Su Kirliliği Elektronik atıklar, genellikle içerdikleri ağır metaller ve zehirli kimyasallar nedeniyle toprak ve su kaynaklarına büyük zarar verir. Örneğin, kurşun, cıva ve kadmiyum gibi maddeler, doğaya karıştığında toprağın verimliliğini azaltır ve su kaynaklarını kirletir. Bu durum, ekosistem üzerinde kalıcı hasarlara yol açabilir. Hava Kirliliği E-atıkların uygun olmayan yöntemlerle bertaraf edilmesi, hava kirliliğine de neden olur. Özellikle, yakma işlemleri sırasında zararlı gazlar açığa çıkar ve bu durum insan sağlığına ciddi zararlar verebilir. Uzun vadede, bu gazların atmosfere karışması iklim değişikliği üzerinde olumsuz etkilere yol açar. Kaynakların İsrafı Elektronik cihazlar, değerli doğal kaynaklardan elde edilen birçok bileşen içerir. E-atıkların uygun şekilde geri dönüştürülmemesi, bu kaynakların israfına neden olur. Altın, gümüş ve bakır gibi metallerin geri kazanılmaması, hem ekonomik kayıplara hem de çevresel zararlara yol açar. Çözüm Önerileri Eğitim ve Farkındalık Toplumda elektronik atıkların zararları hakkında farkındalık yaratmak, bu sorunun çözümünde önemli bir adımdır. Okullarda, üniversitelerde ve kamu kurumlarında verilecek eğitimlerle bireylerin bu konudaki bilgisi artırılabilir. Geri Dönüşüm Programları Elektronik atıkların geri dönüşümünü teşvik eden programlar oluşturulmalıdır. Belediyeler, özel sektördeki firmalar ve sivil toplum kuruluşları, atıkların toplanması ve geri dönüştürülmesi için iş birliği yapabilir. Ayrıca, bu tür programların desteklenmesi için devlet teşvikleri sağlanmalıdır. Yasal Düzenlemeler Elektronik atıkların yönetimine yönelik yasal düzenlemeler yapılmalı ve mevcut yasalar sıkı bir şekilde uygulanmalıdır. E-atıkların bertarafı konusunda standartlar belirlenmeli ve bu standartlara uymayan firmalara cezai yaptırımlar uygulanmalıdır. Ürün Tasarımında Sürdürülebilirlik Elektronik ürünlerin tasarım aşamasında sürdürülebilirlik ilkeleri göz önünde bulundurulmalıdır. Üreticiler, ürünlerini daha uzun ömürlü ve kolay geri dönüştürülebilir malzemelerle tasarlayarak, e-atık sorununu azaltabilir. İkinci El Ürünlerin Teşvik Edilmesi Kullanılmış elektronik ürünlerin tekrar kullanımını teşvik eden kampanyalar düzenlenebilir. İkinci el pazarlarının desteklenmesi, atık miktarını azaltabilir ve kaynakların daha verimli kullanılmasını sağlayabilir.

Şantaj, tehdit... Telegram artık tehlikeli! Haber

Şantaj, tehdit... Telegram artık tehlikeli!

Son dönemde Telegram, kullanıcıları için ciddi güvenlik tehditleri barındıran bir platform haline geldi. Anlık mesajlaşma uygulaması, sunduğu gizlilik ve anonimlik özellikleriyle dikkat çekse de, bu durum kötü niyetli bireylerin iştahını kabartıyor. ŞANTAJ VE TEHDİT OLAYLARI ARTIYOR Telegram’da artan şantaj ve tehdit vakaları, kullanıcıların huzurunu kaçırıyor. Anonim hesaplar aracılığıyla gerçekleştirilen bu tür saldırılar, mağdurları psikolojik olarak etkileyebiliyor. Dolandırıcılar, kurbanlarını çeşitli yöntemlerle manipüle ederek maddi veya manevi kazanç sağlamaya çalışıyor. YANLIŞ BİLGİ VE MANİPÜLASYON Platform, sadece kişisel saldırılar için değil, aynı zamanda yanlış bilgi yaymak amacıyla da kullanılıyor. Özellikle toplumsal olaylar sırasında bilgi kirliliği artarken, bu durum insanların yanlış yönlendirilmesine ve toplumsal huzursuzluğa yol açabiliyor. GÜVENLİK ÖNLEMLERİ ALMAK ZORUNLU Kullanıcıların, Telegram kullanırken daha dikkatli olmaları gerekiyor. İşte bazı öneriler: Gizli Sohbet Özelliği: Uçtan uca şifreleme sunan bu özellik, özel konuşmalarınızın güvenliğini artırır. Gizlilik Ayarları: Profilinizi kimlerin görebileceğini kontrol edin ve anonim hesaplarla iletişime geçmemeye özen gösterin. Şüpheli İçerikler: Bilgi paylaşımlarına dikkat edin. Bilmediğiniz kaynaklardan gelen içeriklere karşı temkinli olun. GENÇ KULLANICILAR VE AİLELER Özellikle genç kullanıcılar, Telegram’da hedef alınma riski taşımaktadır. Ailelerin çocuklarıyla bu konuda açık bir iletişim kurması ve güvenli internet kullanımı hakkında bilgilendirmeleri büyük önem taşıyor. TELEGRAM'IN TEMEL ÖZELLİKLERİ NELERDİR? Hızlı Mesajlaşma Kullanıcılar, metin mesajlarını anlık olarak gönderebilir ve alabilir. Uygulama, düşük internet hızlarında bile hızlı bir performans sunar. Gruplar ve Kanallar Kullanıcılar, 200.000'e kadar üyesi olan gruplar oluşturabilir ve çeşitli konularda içerik paylaşmak için kanallar kurabilir. Dosya Paylaşımı Kullanıcılar, 2 GB’a kadar dosya paylaşabilir. Bu, belge, fotoğraf, video ve diğer medya dosyalarını kolayca göndermeyi sağlar. Botlar Telegram, çeşitli işlevleri yerine getirebilen botlar oluşturma imkanı sunar. Bu botlar, oyunlar, bilgi sağlama, otomasyon gibi farklı amaçlar için kullanılabilir.

Siber güvenlik: Dijital dünyada güvenliğin önemi Haber

Siber güvenlik: Dijital dünyada güvenliğin önemi

Dijitalleşmenin hızla ilerlediği günümüzde, siber güvenlik, bireylerin, işletmelerin ve devletlerin karşılaştığı en büyük zorluklardan biri haline gelmiştir. Bilgi teknolojilerinin yaygınlaşması, birçok avantaj sunarken, aynı zamanda siber tehditleri de beraberinde getirmiştir.  1. Siber Tehditlerin Artışı Dijital dünyanın genişlemesi, siber suçların artmasına neden olmuştur. Malware, phishing, DDoS saldırıları ve veri ihlalleri gibi tehditler, hem bireyler hem de kuruluşlar için ciddi riskler oluşturmaktadır. 2023 verilerine göre, siber saldırıların maliyetinin yıllık trilyon doları aşması beklenmektedir. Bu durum, siber güvenliğin neden bu kadar önemli olduğunu göstermektedir. 2. Kişisel Güvenlik Bireyler için siber güvenlik, kişisel bilgilerin korunması anlamına gelir. Sosyal medya, online alışveriş ve bankacılık gibi alanlarda, kullanıcıların verileri tehlikeye girebilir. Kimlik hırsızlığı, bireylerin maddi kayıplara uğramasına ve itibarlarının zedelenmesine yol açabilir. Bu nedenle, kişisel verilerin korunması için bilinçli ve dikkatli olunması gerekmektedir. 3. İşletmeler İçin Kritik Önemi İşletmeler, siber saldırılara karşı daha savunmasızdır. Veri ihlalleri, müşteri bilgilerinin çalınmasına, mali kayıplara ve marka itibarının zarar görmesine yol açabilir. Özellikle büyük veri kullanımı artarken, veri güvenliği sağlamak kritik hale gelmiştir. İşletmelerin, siber güvenlik stratejileri geliştirerek proaktif bir yaklaşım benimsemeleri gerekmektedir. 4. Devlet Güvenliği ve Ulusal Stratejiler Devletler, siber güvenlik alanında güçlü bir strateji geliştirmek zorundadır. Ulusal güvenlik, ekonomik istikrar ve sosyal düzen, siber saldırılarla tehdit altına girebilir. Devletler, kritik altyapıların korunması ve siber tehditlerle mücadele için etkili politikalar oluşturmalıdır. Ayrıca, uluslararası işbirlikleri de siber güvenlikte önemli bir rol oynamaktadır. 5. Bireysel ve Kurumsal Önlemler Siber güvenlikte alınması gereken önlemler, hem bireyler hem de işletmeler için çeşitlilik göstermektedir. İşte bazı temel önlemler: a. Bilinçlendirme ve Eğitim Kullanıcıların siber güvenlik konusunda eğitilmesi, potansiyel tehditlere karşı farkındalık oluşturur. Phishing e-postalarına karşı dikkatli olunması ve şüpheli bağlantılara tıklanmaması gerektiği öğretilmelidir. b. Güçlü Parolalar ve İki Faktörlü Kimlik Doğrulama Güçlü ve karmaşık parolalar kullanmak, hesap güvenliğini artırır. İki faktörlü kimlik doğrulama ise ek bir güvenlik katmanı sağlar. c. Yazılım Güncellemeleri Yazılımların ve işletim sistemlerinin güncel tutulması, bilinen güvenlik açıklarının kapatılmasına yardımcı olur. Otomatik güncellemeler, bu süreci kolaylaştırabilir. d. Güvenlik Yazılımları Antivirüs ve güvenlik duvarı gibi yazılımlar, potansiyel tehditlere karşı koruma sağlar. Bu yazılımların sürekli güncellenmesi önemlidir. e. Verilerin Yedeklenmesi Verilerin düzenli olarak yedeklenmesi, olası bir siber saldırı durumunda verilerin kaybolmasını engeller. Bulut tabanlı yedekleme çözümleri bu konuda faydalı olabilir.

Erişimin engellenmesi: Nedir ve neden uygulanır? Haber

Erişimin engellenmesi: Nedir ve neden uygulanır?

Erişimin engellenmesi, belirli bir web sitesi veya çevrimiçi içeriğe erişimin kısıtlanması anlamına gelir. Bu uygulama, yasal, etik veya güvenlik nedenleriyle hayata geçirilebilir. İnternetin yaygınlaşmasıyla birlikte, çeşitli riskler ve tehlikeler de ortaya çıkmıştır. Bu makalede, erişimin engellenmesinin nedenleri ve örnekleri ele alınacaktır. ERİŞİMİN ENGELLENMESİNİN NEDENLERİ Yasal Nedenler: Suç İçerikleri: Çocuk istismarı, uyuşturucu ticareti gibi suç unsurları içeren içeriklere erişim engellenebilir.  Güvenlik Nedenleri: Terör Propagandası: Terör örgütleri tarafından kullanılan ve toplumu tehdit eden içeriklere karşı erişim engellenebilir. Birçok ülkede, terörle mücadele kapsamında bu tür içerikler için erişim engelleme uygulamaları vardır. Etik ve Ahlaki Nedenler: Müstehcen İçerikler: Çocuklara veya genel topluma zararlı olabilecek müstehcen içeriklerin engellenmesi, toplumun ahlaki değerlerini koruma amacı taşır. Erişimin engellenmesi, internetin güvenli ve sağlıklı bir ortam haline gelmesi için önemli bir mekanizmadır. Ancak, bu uygulamanın özgürlükleri kısıtlamaması ve keyfi olarak kullanılmaması için denetim mekanizmalarının da oluşturulması gerekmektedir. Toplumun genel ahlakı ve güvenliği açısından erişim engellemenin gerekliliği tartışmasızdır; ancak, bireylerin bilgiye ulaşma hakkı da göz önünde bulundurulmalıdır. TÜRKİYE'DE ERİŞİM ENGELİ  Çevrimiçi oyun platformu Roblox'a erişim engeli getirildi. Yasak, 7 Ağustos 2024 tarihli kararıyla yürürlüğe girmişti.  Yazılı, sesli ve görüntülü anlık mesajlaşma uygulaması Discord üzerinden müstescen iddialarının ardından erişim engeli getirildi. 

Belirli bir yaş grubundaki çocukların dijital dünya ile ilişkisi Haber

Belirli bir yaş grubundaki çocukların dijital dünya ile ilişkisi

Dijital çağın hızla ilerlemesiyle birlikte çocuklar da bu dönüşümün merkezinde yer almaktadır. Akıllı telefonlar, tabletler ve bilgisayarlar gibi teknolojik cihazlar, çocukların günlük yaşamlarının vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir. Bu durum, çocukların dijital dünya ile olan ilişkilerini daha yakından incelemeyi ve bu ilişkinin gelişimlerine olan etkilerini değerlendirmeyi gerekli kılmaktadır.  FARKLI YAŞ GRUPLARINDA DİJİTAL DÜNYA İLE İLİŞKİ Çocukların dijital dünya ile olan ilişkileri, yaşlarına göre farklılık göstermektedir. Okul Öncesi Dönem: Bu dönemde çocuklar, daha çok oyun oynamak ve keşfetmek amacıyla teknolojik cihazları kullanırlar. Basit oyunlar, çizgi filmler ve eğitim amaçlı uygulamalar, bu yaş grubunun ilgi alanları arasında yer alır. Ebeveynlerin, çocukların ekran süresini sınırlamaları ve içerik kontrolünü yapmaları önemlidir. İlkokul Çağı: İlkokul çağındaki çocuklar, okul çalışmalarında teknolojik araçları kullanmaya başlarlar. Bilgisayar oyunları, sosyal medya ve internet araştırmaları, bu yaş grubunun ilgi alanları arasında yer alır. Bu dönemde, çocukların dijital okuryazarlık becerilerini geliştirmek ve internet güvenliği konusunda bilinçlendirmek önemlidir. Ergenlik Dönemi: Ergenler, sosyalleşmek ve kimliklerini oluşturmak için yoğun bir şekilde teknolojik cihazları kullanırlar. Sosyal medya platformları, online oyunlar ve mesajlaşma uygulamaları, ergenlerin en sık kullandıkları araçlardır. Bu dönemde, siber zorbalık, internet bağımlılığı ve yanlış bilgiye maruz kalma gibi riskler artar. DİJİTAL DÜNYANIN ÇOCUKLAR ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ Dijital dünya, çocukların gelişiminde hem olumlu hem de olumsuz etkilere sahiptir. Olumlu Etkiler: Bilgiye Erişim: Çocuklar, internet sayesinde sınırsız bilgiye erişebilir ve öğrenmelerini hızlandırabilirler. İletişim Becerileri: Sosyal medya platformları sayesinde farklı kültürlerden insanlarla iletişim kurabilirler. Yaratıcılık: Bilgisayar oyunları ve uygulama geliştirme gibi aktiviteler, çocukların yaratıcılıklarını geliştirmesine yardımcı olabilir. Problem Çözme Becerileri: Bilgisayar oyunları ve puzzle gibi uygulamalar, çocukların problem çözme becerilerini geliştirmelerine katkıda bulunabilir. Olumsuz Etkiler: Fiziksel Sağlık Sorunları: Ekranlara uzun süre bakmak, obezite, uyku bozuklukları ve göz sağlığı sorunlarına yol açabilir. Psikolojik Sorunlar: Siber zorbalık, yanlış içeriklere maruz kalma ve sosyal medyada karşılaştırma yapma gibi durumlar, çocuklarda kaygı, depresyon ve özgüven eksikliği gibi sorunlara neden olabilir. Eğitimde Başarısızlık: Ekranlara aşırı bağımlılık, okul başarısızlığına ve dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğuna (DEHB) yol açabilir. Bağımlılık: Akıllı telefon ve bilgisayar oyunlarına bağımlılık, çocukların sosyal hayatlarını ve akademik başarılarını olumsuz etkileyebilir. EBEVEYNLERİN ROLÜ Ebeveynler, çocuklarının dijital dünya ile sağlıklı bir ilişki kurmalarında önemli bir role sahiptir. Ekran Süresini Sınırlamak: Çocukların ekran karşısında geçirdikleri zamanı belirli saatlerle sınırlamak önemlidir. Ortak Aktiviteler: Ailece vakit geçirmek, kitap okumak, oyun oynamak gibi aktiviteler, çocukların sosyal becerilerini geliştirmesine ve ekran bağımlılığını azaltmasına yardımcı olur. İçerik Kontrolü: Çocukların erişebileceği içerikleri kontrol etmek ve zararlı içeriklerden korumak gerekir. Örnek Olmak: Ebeveynlerin kendi teknolojik cihaz kullanımına dikkat etmeleri, çocuklar için önemli bir örnek teşkil eder. Teknolojinin Faydalarından Yararlanmak: Teknolojinin eğitimde, iletişimde ve yaratıcılıkta kullanılabileceği fırsatları değerlendirmek gerekir.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.