İki ülke arasındaki ilişkiyi güçlendirecek iş birliği
Ankara’da Türk Ocağı Sahnesi, ‘Devlet Tiyatroları 2024, Tiyatro Her Yerde’ lansmanına ev sahipliği yaptı. Lansmana katılan Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı, Devlet Tiyatrolarının sanatsal yolculuk haritasını masaya yatırdı. Lansmanda toplumda tiyatroyu yaygınlaştırma düşüncesinin adımları ve ulusal tiyatroyu zenginleştirme adına yapılacak hamleler paylaşıldı.
Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Karadağlı, lansmanda yaptığı konuşmada, 2024 yılında repertuvarlarının ana cümlesinin birlikte güçlenmek ve çoğalmak olduğunu söyledi. Yüzyıllardan itibaren toplumun karşıtlıkları ile zenginleştiğini ifade eden Karadağlı, fark kültürlerden çok geniş bir bahçe yapısında toplum olduklarını anlattı.
“YABANCI SANAT ADAMLARIYLA İŞ BİRLİĞİNE KATKIDA BULUNMAK”
Ulusal tiyatroya sahip olmanın temel özelliklerini de paylaşan Karadağlı, "Türk oyun sanatının yurt içinde gelişmesi, ilerlemesi ve yurt dışında yayılmasını sağlamak, duyurmak ve tanıtmak. Türk halkının dil ve kültürünü, yurt ve güzellik sevgisini, toplumun genel eğitim çizgisini yükseltmek. Türk halkının kültürünü destekleyerek temel değerler üzerinden doğru yargılara varmasını sağlamak. Yerli yazarların yetiştirilmesine yardımcı olmak, Türk yazarlarının eserlerinin yabancı ülkelerde tanıtılmasını sağlamak. Dünya klasiklerini, tiyatro sanatındaki yenilikleri tanıtmak. Yabancı sanat adamlarıyla iş birliği yaparak, ülkemiz ve diğer ülkeler arasındaki kültürel iş birliğinin gelişmesine katkıda bulunmak" dedi.
Devlet Tiyatrolarında oynanan eserlerin en az yarıya yakınının yerli yazarlardan seçilmesi konusunda özen gösterdiklerini de aktardı.
“KENDİMİZİ ANLATMA YOLUNDA ÇEKİMSER KALDIK, ŞİMDİ BU DUVARI YIKMANIN ZAMANI”
Devlet Tiyatrolarının önümüzdeki dönemde uluslararası düzeyde adından söz ettiren festivallere imza atacağını dile getiren Karadağlı, "Ülkemizde sayısız antik tiyatro bulunuyor. Neredeyse Avrupa’nın parmakla gösterilecek antik tiyatrolarına sahip topraklarda yaşamanın haklı gururunu taşıyoruz. Ancak bunu kendi ulusal tiyatromuzla birleştirerek kendimizi anlatma yolunda nedense çekimser kaldık. Şimdi bu duvarı yıkmanın zamanı” diye konuştu.
Devlet Tiyatrolarında oynanan eserlerin en az yarıya yakınının yerli yazarlardan seçilmesi konusunda özen gösterdiklerini aktardı.
"YUNANİSTAN İLE ÜLKEMİZ ÇOK DEĞERLİ BİR SANATSAL BİRLİKTELİĞE İMZA ATIYOR"
2024 yılı itibariyle yaz boyunca antik tiyatrolarda sahnelenen oyunların Türkiye’yi ziyaret eden konuklar başta olmak üzere Türk halkına sunulacağına dikkati çeken Karadağlı, "Şunu çok iyi biliyoruz ki dünyada pek çok ülke kendi kültür, değer, birikim ve sanatlarını en iyi şekilde sunarken, aynı zamanda ülkelerin tanıtımında büyük bir rol oynayan turizmi de güçlendiriyor. Bu sene aynı zamanda Yunanistan ile ülkemiz çok değerli bir sanatsal birlikteliğe imza atıyor: Romeo ve Juliet" dedi.
“OYUN, İLK DEFA İSTANBUL’DA AKM’DE SEYİRCİYLE BULUŞACAK”
Romeo ve Juliet oyununun Devlet Tiyatroları ile Yunanistan Pire Şehir Tiyatrosu iş birliğinde ortak yapım halinde sahneleneceğini belirten Karadağlı, “Devlet Tiyatroları ile Yunanistan Pire Şehir Tiyatrosu’nun ortak yapımı olan oyun iki ülke arasındaki ilişkiyi daha da güçlendirecek, sergilenen aşk masalı üzerinden sevginin değeri bir kere daha vurgulanacaktır. Oyun, ilk defa İstanbul’da AKM’de seyirciyle buluşacak. Ankara ve İzmir’in ardından Atina’da sahnelenecek. Böylece bir kere daha koşulsuz sevgi bizlere merhem olacak” ifadelerini kullandı.
“ÇAĞDAŞ DÜNYA TİYATROSUNUN DEĞERLİ YAPIMLAR DA SEYİRCİYLE BULUŞACAK”
Devlet Tiyatrolarında, klasik sahne biçimlerinden, avangart yapımlara ve stüdyo sahnelerine kadar geniş bir yelpazede oyunlar sergilendiğini kaydeden Karadağlı, şu ifadelere yer verdi:
“Önümüzdeki dönemde stüdyo sahnelerde, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de, gençlerin ya da kendini sanatsal olarak genç hissedenlerin ilgisini çekecek oyunlara yönelmesi gerektiğine inanıyorum. DT Genç Sahne uygulaması, hem gençliğin ilgisini çekeceğine inandığımız çağdaş dünya tiyatrosunun son derece değerli yapımlar da seyirciyle buluşacak hem de gençlik ve tiyatro ilişkisini yeniden kurmak adına hamlelerle bulunacak.”
Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı, "Tiyatroda her zaman ‘umut’ vardır. İlkçağlardan bugüne toprağın dirilmesinin, baharın habercisi olmuştur. Tiyatroda her zaman “erdem” vardır. İlk metinlerden bu yana insanın onurunun, haysiyetinin, merhametinin savunucusu olmuştur. Tiyatroda her zaman ‘aşk’ vardır. En saf haliyle doğaya, insana duyulan saf sevginin, şefkatin sembolü olmuştur. Tiyatroda her zaman ‘özlem’ vardır. İyiye, doğruya, sevince, mutluluğa evrilen güzel düşüncelerin birleştiği yer olmuştur" şeklinde konuştu.
Bunun yanı sıra Karadağlı, tiyatroda her zaman ‘sağduyu’ olduğunu hatırlatarak, "Tiyatro nasıl kendi tarihsel gelişiminde önündeki engelleri yıkıp, varlığını sürdürdüyse, gün gelecek dünyadaki karanlıkları aydınlığa dönüştürmeyi başaracaktır. Bu, bütün tiyatrocuları, tiyatro severleri bir araya toplayan en büyük düşümüzdür” dedi.
Öte yandan Karadağlı, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla lansmana katılan tüm gazetecileri tebrik etti.