Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Şiddet

Bursa Hayat Gazetesi - Şiddet haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Şiddet haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Bilgisayar oyunları şiddeti körüklüyor mu? Haber

Bilgisayar oyunları şiddeti körüklüyor mu?

Bilgisayar oyunlarının şiddeti artırdığına dair kesin bir kanıt olmasa da, bu konuda dikkatli olmak gerekir. Özellikle küçük yaştaki çocukların şiddet içerikli oyunlara maruz kalması sınırlandırılmalı ve ebeveynler çocuklarının oyun alışkanlıklarını yakından takip etmelidir. Bilgisayar oyunlarının şiddeti artırdığına dair bazı kanıtlar bulunuyor: Sosyal öğrenme teorisi: Bu teoriye göre insanlar, gözlemledikleri davranışları taklit etme eğilimindedirler. Şiddet içerikli oyunları oynayan çocuklar, bu oyunlardaki şiddet davranışlarını gerçek hayatta da sergileyebilirler. Ağırlama etkisi: Bazı araştırmalar, şiddet içerikli oyunların, şiddete karşı duyarsızlaşmaya ve şiddeti normalleştirmeye yol açabileceğini gösteriyor. Fizyolojik etkiler: Şiddet içerikli oyunlar, kalp atış hızını ve adrenalin seviyesini artırarak agresif duyguları tetikleyebilir. Ancak, bu ilişki karmaşık ve birçok faktöre bağlı: Bireysel farklılıklar: Her çocuğun kişilik özellikleri, aile ortamı ve yaşadığı deneyimler farklı olduğu için, oyunların etkisi de kişiden kişiye değişir. Oyunun içeriği: Tüm şiddet içerikli oyunlar aynı etkiye sahip değildir. Oyunun türü, şiddetin yoğunluğu ve oyuncunun oyunda oynadığı rol gibi faktörler önemlidir. Diğer etkenler: Aile, arkadaş çevresi, medya ve toplum gibi diğer etkenler de çocuğun şiddete eğilimini etkiler. Şiddet içerikli oyunların yerine, çocukların sosyal becerilerini geliştirecek, yaratıcılıklarını destekleyecek ve problem çözme yeteneklerini artıracak oyunlara yönlendirilmesi önemlidir.

Şiddet çocuklukta öğreniliyor: Erken yaşta şiddet öğrenme ve önleme yöntemleri Haber

Şiddet çocuklukta öğreniliyor: Erken yaşta şiddet öğrenme ve önleme yöntemleri

Şiddet, toplumların karşılaştığı en karmaşık ve yaygın sorunlardan biridir ve bu sorun çocukluk döneminde temellendirilir. Çocuklar, çevrelerinden ve ailelerinden edindikleri davranışsal modelleri taklit ederek öğrenirler. Bu nedenle, şiddet eğilimleri genellikle erken yaşlarda şekillenir. Çocukluk döneminde öğrenilen şiddet davranışları, bireylerin ileriki yaşlarında da davranışlarını etkileyebilir ve toplumsal sorunlara yol açabilir. ŞİDDET ÇOCUKLUKTA NASIL ÖĞRENİLİR? 1. Aile İçindeki Şiddet: Aile içi şiddet, çocukların şiddet davranışlarını öğrenmelerinde en etkili faktörlerden biridir. Çocuklar, aile içindeki şiddetli tartışmalar, fiziksel ve duygusal saldırılar gibi olaylara şahit olduklarında, bu davranışların normal olduğunu düşünebilirler. Ebeveynlerinin şiddet içeren davranışlarını gözlemleyen çocuklar, bu davranışları taklit etme eğiliminde olabilirler. 2. Medya ve Eğlence İçerikleri: Medya ve eğlence endüstrisi, şiddet içeren içerikleri geniş kitlelere ulaştırır. Çocuklar, televizyon programlarında, filmlerde ve video oyunlarında şiddet gördüklerinde, bu davranışları normalleştirebilir ve kendi davranışlarına yansıtabilirler. Özellikle şiddeti ödüllendiren ya da romantize eden içerikler, çocukların şiddetle ilgili algılarını olumsuz yönde etkileyebilir. 3. Sosyal Çevre ve Arkadaşlar: Çocuklar, sosyal çevrelerinden ve arkadaşlarından da şiddet öğrenebilirler. Okulda veya mahallede şiddet içeren davranışlarla karşılaşan çocuklar, bu davranışları kabul edilebilir ve etkili bir iletişim yöntemi olarak görebilirler. Ayrıca, arkadaş grubundaki baskı da çocukları şiddet içeren davranışlara yönlendirebilir. ŞİDDET ÖĞRENME SÜRECİNİN ETKİLERİ Çocukluk döneminde öğrenilen şiddet davranışları, bireylerin ileriki yaşamlarında çeşitli sorunlara yol açabilir: Sosyal İlişkilerde Sorunlar: Şiddet eğilimleri gösteren bireyler, arkadaşlık ve aile ilişkilerinde sorunlar yaşayabilirler. Şiddet, iletişim problemlerine, güven sorunlarına ve sosyal izolasyona neden olabilir. Mental Sağlık Sorunları: Çocuklukta şiddet öğrenen bireylerde, kaygı, depresyon ve düşük özsaygı gibi mental sağlık sorunları görülebilir. Şiddetli davranışların normalize edilmesi, bireylerin duygusal ve psikolojik iyilik hallerini etkileyebilir. Şiddet Döngüsünün Devamı: Çocukken şiddeti öğrenen bireyler, yetişkinliklerinde de bu davranışları sürdürebilirler. Şiddet döngüsü, aile içi ve toplumsal şiddetin devam etmesine yol açabilir. ŞİDDETİ ÖNLEME VE MÜDAHALE STRATEJİLERİ Şiddetin çocuklukta öğrenilmesini önlemek ve bu davranışları değiştirmek için çeşitli stratejiler uygulanabilir: 1. Aile Eğitimi ve Destek: Aile içindeki şiddeti önlemek için ebeveynlere eğitim ve destek sağlanmalıdır. Ebeveynlere, çocuklarına sağlıklı iletişim yöntemleri öğretmeleri, duygusal destek sunmaları ve şiddet içermeyen problem çözme stratejilerini öğretmeleri konusunda rehberlik edilmelidir. 2. Medya ve Eğlence İçeriklerinin Düzenlenmesi: Çocukların maruz kaldığı medya ve eğlence içerikleri gözden geçirilmeli ve şiddet içeren içeriklerin azaltılması sağlanmalıdır. Şiddet yerine olumlu rol modellerin ve eğitim içeriklerinin teşvik edilmesi, çocukların sağlıklı davranışları öğrenmelerine yardımcı olabilir. 3. Okul ve Toplum Programları: Okullarda ve topluluklarda, şiddet karşıtı eğitim programları ve sosyal beceri geliştirme projeleri düzenlenmelidir. Çocuklara empati, problem çözme ve etkili iletişim becerileri öğretilmelidir. 4. Erken Müdahale ve Destek: Şiddet eğilimleri gösteren çocuklar için erken müdahale programları ve psikolojik destek hizmetleri sunulmalıdır. Bu destekler, çocukların şiddet eğilimlerini anlamalarına ve daha sağlıklı davranış biçimleri geliştirmelerine yardımcı olabilir.

Toplumda şiddet: Karanlığın gölgesinde bir gerçeklik Haber

Toplumda şiddet: Karanlığın gölgesinde bir gerçeklik

Şiddet, insanlığın en eski ve en yıkıcı sorunlarından biridir. Aile içi şiddetten sokak kavgalarına, savaşlardan soykırımlara kadar farklı şekillerde karşımıza çıkan şiddet, bireyleri ve toplumları derinden etkilemektedir. Bu karanlığın gölgesinde yaşayan bir toplum olarak, şiddetin kökenlerini anlamak, önleyici tedbirler almak ve şiddetsiz bir dünya inşa etmek için birlikte çalışmamız gerekmektedir. ŞİDDETİN NEDENLERİ: Ekonomik Eşitsizlik: Yoksulluk, işsizlik ve gelir adaletsizliği gibi ekonomik sorunlar, insanların öfke ve çaresizlik duygularına kapılmasına ve şiddete başvurmasına yol açabilir. Sosyal Eşitsizlik: Cinsiyet, ırk, din veya etnik köken gibi faktörlere dayalı ayrımcılık ve önyargılar, şiddet için zemin hazırlayabilir. Eğitim Eksikliği: Eğitim eksikliği, insanların şiddetin sonuçlarını anlamalarını ve şiddet içermeyen çözümler bulmalarını zorlaştırabilir .Aile içi Şiddet: Ailede maruz kalınan şiddet, çocuklarda ve yetişkinlerde şiddete eğilim yaratabilir. Medya ve Kültürel Etkiler: Şiddet içeren filmler, video oyunları ve haberler, şiddeti normalleştirmeye ve teşvik etmeye katkıda bulunabilir. ŞİDDETİN SONUÇLARI: Fiziksel Yaralanma ve Ölüm: Şiddet, fiziksel yaralanmalara ve ölümlere yol açabilir. Psikolojik Travma: Şiddet mağdurları, travma sonrası stres bozukluğu, depresyon ve anksiyete gibi psikolojik problemler yaşayabilir. Ekonomik Kayıplar: Şiddet, işgücü kaybına, sağlık masraflarına ve mal kayıplarına yol açabilir. Toplumsal Huzursuzluk: Şiddet, toplumda korku, endişe ve güvensizlik duygularına yol açarak toplumsal huzuru bozabilir. ŞİDDETİ ÖNLEME YOLLARI: Ekonomik Fırsatları Arttırmak: Yoksulluğun ve işsizliğin azaltılması, insanların şiddete başvurmasını engelleyebilecek önemli bir adımdır. Sosyal Eşitsizlikleri Azaltmak: Ayrımcılık ve önyargıların ortadan kaldırılması için eğitim ve farkındalık çalışmaları yapılmalıdır. Eğitime Yatırım Yapmak: Kaliteli eğitim, insanların şiddetin sonuçlarını anlamalarını ve şiddet içermeyen çözümler bulmalarını sağlayabilir. Aile içi Şiddeti Önlemek: Aile içi şiddetin önlenmesi için eğitim ve destek programları geliştirilmelidir. Medya ve Kültürel Etkilere Dikkat Etmek: Şiddet içeren içeriklerin sınırlandırılması ve şiddet içermeyen alternatiflerin teşvik edilmesi gerekir. SONUÇ: Şiddet, karmaşık bir sorundur ve tek bir çözümü yoktur. Şiddeti önlemek için ekonomik, sosyal, eğitimsel ve kültürel olmak üzere birçok farklı alanda çalışmalar yapılması gerekir. Hepimiz, şiddetsiz bir toplum inşa etmek için sorumluluk almamız ve bu konuda üzerimize düşeni yapmamız gerektiğini unutmamalıyız.

Öğretmene şiddete karşı cezalar ağırlaştırılacak Haber

Öğretmene şiddete karşı cezalar ağırlaştırılacak

AK Parti Grup Başkanı Güler, AK Parti Sinop Milletvekili Nazım Maviş, AK Parti Sivas Milletvekili Rukiye Toy ve Konya Milletvekili Latif Selvi ile Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Öğretmenlik Meslek Kanunu'nda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifinin TBMM Başkanlığına sunulduğunu belirtti. Kanun teklifinin 39 maddeden oluştuğunu, geçici 3 maddenin bulunduğunu açıklayan Güler, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin başta olmak üzere bakanlık bürokrasisi ile uzun zamandır bir çalışma içinde olduklarını belirtti. Güler, kanun teklifinin ilk imza sahibi olan AK Parti Sinop Milletvekili Maviş, Sivas Milletvekili Toy ve Konya Milletvekili Selvi'nin süreci yakından takip ettiklerini söyledi. Milli Eğitim Bakanlığının gerek bütçesiyle gerekse merkez ve taşra teşkilatlarındaki personel sayısıyla nicelik olarak ülkedeki en büyük kurumlardan biri olduğuna dikkati çeken Güler, bu nicel büyüklüğün yanına nitel yeterliliğin de eklenmesinin olmazsa olmaz olarak yasa teklifinin temelini teşkil ettiğini kaydetti. Eğitim sisteminde 1 milyon 230 bin 402 öğretmen ve okul yöneticisinin görev yaptığına dikkati çeken Güler, bu öğretmenlerin 477 bininin 35 ve daha alt yaşta olduğunu, öğretmenlerin tamamının yaş ortalamasının ise 40'ın altında olduğunu ifade etti. Öğretmenlerin mesleklerini gerektiği gibi yerine getirebilmeleri için gelişen ve değişen müfredat, eğitim teknolojisi, eğitim materyali, ölçme ve değerlendirme anlayışı, pedagojik bilgi hususlarında sürekli desteklenmesi gerektiğini dile getiren Güler, "Bu kanunla kurulan Milli Eğitim Akademisi ile akademiye bağlı oluşturulacak eğitim ve uygulama merkezlerinde istihdam edilecek uzman eğitim kadrosu aracılığıyla sistematik, sürdürülebilir ve birbirini tamamlayan mesleki eğitimler düzenlenmesi ve bu süreçte ilgili akademisyenlerin desteklerinin alınarak bu eğitim sisteminin işletilmesi amaçlanmaktadır." diye konuştu. "3 VEYA 4 DÖNEMLİK MESLEĞE HAZIRLIK EĞİTİMİNE ALINMASI PLANLANMAKTADIR" Nitelikli bir eğitim için nitelikli öğretmen yetiştirme modelinin kurulmasının zorunluluk haline geldiğini belirten Güler, şöyle devam etti: "Bu amaçla, öğretmen adaylarının, öğretmenlik alanına kaynak teşkil eden bir yükseköğretim programını tamamladıklarında bu kanun ile kurulacak olan Milli Eğitim Akademisi aracılığıyla yükseköğretimde aldıkları eğitimleri tamamlayacak nitelikte akademik eğitimlerine göre 3 veya 4 dönemlik mesleğe hazırlık eğitimine alınması planlanmaktadır. Akademide mesleğe hazırlamaya yönelik verilen eğitimlerle; öğretmenlik meslek bilgisi ve özel alan bilgisi başta olmak üzere bir öğretmende bulunması gereken bütün yeterlilikler esas alınarak yürütülecek teorik ve uygulamalı dersler yoluyla öğretmen adaylarının en iyi şekilde yetiştirilmesi hedeflenmektedir. Akademi eğitiminin bir bölümünün dünya örneklerinden az olmayacak şekilde okul uygulamasına ayrılarak adayların uygulama eksiğinin giderilmesi hedeflenmektedir." Öğretmen yetiştirme ve geliştirme sürecinin yürütülmesi için Bakanlığa bağlı bir akademi kurulmasının geçmişten beri talep edilen bir husus olduğunu belirten Güler, "Milli Eğitim Akademisi'nin kurulmasıyla, öğretmenler başta olmak üzere, eğitim yönetimi ve denetimi alanlarında görev alacak ve halen çalışmakta olan personelin, bilimsel ölçütler ve bilimsel gelişmeler doğrultusunda meslek içinde eğitimlerinin yapılması, kariyerlerinin geliştirilmesi ve eğitim kurumu yöneticilerine yöneticilik formasyonunun kazandırılması hedeflenmektedir. Bakanlığın merkez ve taşra teşkilatında bir üst göreve atanmada; öğretmenlerin görev öncesinde yetiştirilmesi ve diğer personelin akademide alacakları eğitimle kazanacakları ehliyet, kariyer ve liyakatin dikkate alınacak olması, milli eğitim akademisini kurumsal anlamda işlevsel yapacağı gibi milli eğitim kadrolarında görev alacak personelide çok daha güçlü ve donanımlı hale getirecektir." diye konuştu. ÖĞRETMENLERE KARŞI GÖREVİ ESNASINDA İŞLENEN SUÇLARIN CEZALARI ARTIRILIYOR Anayasa Mahkemesi'nin 13 Temmuz 2023 tarihli kararıyla Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun bazı maddelerinin iptal edildiğini hatırlatan Güler, iptal gerekçelerine uygun düzenlemelerin bu kanun teklifinde yer aldığını bildirdi. AK Parti Grup Başkanı Güler, öğretmenlerin nitelik ve seçimi; hak, ödev ve sorumluluklarını; öğretmen olacaklara disiplin işlemi noktasındaki düzenlemeler, KPSS puan üstünlüğüne göre öğretmen adaylarının öğretmenlik mesleği yeterlilikleri çerçeveside teorik ve uygulamalı derslerden oluşan hazırlık eğitimine alınmaları; başarılı olanların atamaları; kadrolu öğretmenlik; öğretmenlerin yer değişiklikleri; öğretmenlerin kariyer basamaklarında ilerlemelerine yönelik düzenlemeler gibi bir çok başlığın kanun teklifinde yer aldığını açıkladı. Bazı okullarda şiddet olaylarının meydana geldiğini hatırlatan Güler, bu teklifle öğretmene şiddete uygulanacak cezaların artırılacağını bildirdi. Güler, öğretmenlere karşı görevleri esnasında, görevleri sebebiyle işlenen kasten yaralama, tehdit, hakaret, görevi yaptırmamakta direnme suçlarında cezaları yarı oranında artırmayı öngördüklerini açıkladı. Güler, Türk Ceza Kanunu'nun 51. maddesinde düzenlenen hapis cezasının ertelenmesi hükümlerini de uygulanmaması noktasında teklifte düzenleme yer aldığını anlattı. HAZIRLIK EĞİTİM SÜRESİ 4 DÖNEMİ KAPSAYACAK Akademide eğitim alan öğretmen adaylarına eğitim faaliyetleri hazırlık dönemi içerisinde her ay 18 bin 650 ek gösterge rakamının memur aylığının katsayısıyla çarpımı sonucu bulunacak tutarda ödeme yapılacağını açıklayan Güler, hazırlık eğitiminin süresinin; her bir dönem 14 hafta olmak üzere 4 dönemlik bir süreyi kapsadığını, bu sürenin en uzun haliyle 14 ay, en kısa haliyle 10 ay olacağını bildirdi. Güler, eğitim fakülteleri gibi öğretmen yetiştiren bölümlerden mezun olan öğretmen adayı için bu sürenin 3 dönem olacağını, bu bölümler için hazırlık eğitimi süresinin en az 30 hafta, en çok 42 hafta olarak belirlenebileceğini söyledi. Eğitim fakülteleri varken neden Milli Eğitim Akademisi'nin kurulmasına ihtiyaç duyulduğunu ise Güler şöyle açıkladı: "Ülkemizde öğretmen yetiştirme konusunda tek bir model bulunmamaktadır. Türkiye'de sadece 6 alanda öğretmen yetiştirme faaliyetlerini yürüten eğitim fakülteleri eliyle bu süreç yürütülmektedir. Çoğunluğu lise düzeyi alanlarda olmak üzere 20 alanda eğitim fakülteleri ve fen edebiyat fakülteleri başta olmak üzere diğer fakülteler öğretmen yetiştirmektedir. İstihdam edilen 62 alanın öğretmenleri ise eğitim fakülteleri dışındaki fakültelerde yetişmektedir. Eğitim fakülteleri dışındaki fakültelerde yetişen öğretmen adayları öğretmen olmak için ayrıca Pedagojik Formasyon olarak bilinen öğretmenlik meslek bilgisi derslerini seçmeli olarak veya mezuniyet sonrası katıldıkları sertifika programları aracılığıyla almaktadırlar." KARİYER BASAMAKLARI Öğretmenlik mesleğinin; öğretmen, uzman öğretmen ve başöğretmen olmak üzere üç kariyer basamağına ayrıldığını anlatan Güler, "Kariyer basamaklarında ilerlemede yazılı sınav kaldırılmıştır. Kariyer basamaklarında ilerlemede mesleki çalışmalar kaldırılmıştır. Uzman öğretmenlik unvanı için en az 10 yıl öğretmen olarak hizmeti bulunması; başöğretmenlik ünvanı için en az 10 yıl uzman öğretmen olarak hizmetin gerçekleştirilmesi; kademe ilerlemesinin durdurulması cezasının bulunmaması; akademi tarafından verilen uzman öğretmenlik, başöğretmenlik eğitim programlarının tamamlanması şartını teklifimizde getiriyoruz. Ayrıca kanun yürürlüğe gireceği tarihte görevde bulunan öğretmen ve uzman öğretmenlere öğretmenlikte veya uzman öğretmenlikte 20 yıllık çalışma süresini tamamlamaları halinde doğrudan başöğretmen ünvanı için başvuruda bulunabilme imkanı sağlanmış oluyor." bilgisini paylaştı. Kanun teklifiyle özel okullardaki öğretmenlere bir taban ücret getirilip getirilmediğinin sorulması üzerine Güler, bunun teklifte yer almadığını bildirdi. Uzman öğretmenler ve başöğretmenler açısından da Milli Eğitim Akademisi'nin önemli bir işlev göreceğini dile getiren Güler, "Öğretmenlerimizin hem gelişen koşullara bilgi seviyelerinin yükseltilmesi hem mevcut değişen ve gelişen koşullara uyumlarının sağlanması hem de diğer ölçümleme ve bununla beraber branşlardaki gelişmelere uygun alacakları akademik eğitimlerle beraber uyum sağlanmasını amaçlıyoruz." dedi.

Uludağ Elektrik, kadına yönelik şiddetle dikkat çekti Haber

Uludağ Elektrik, kadına yönelik şiddetle dikkat çekti

Uludağ Elektrik, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü çerçevesinde Bursa Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ile iş birliği gerçekleştirdi. 3 milyon müşterisine ‘Kadına yönelik şiddete hep birlikte dur diyelim. Alo 183 Hattı ve KADES uygulaması yanınızda’ mesajlı faturaları ulaştıran Uludağ Elektrik, bu çalışması ile sosyal sorunlara yönelik bilinç oluşturuyor. Kadına yönelik şiddetin önlenmesi için farkındalık oluşturmayı hedefleyen Uludağ Elektrik, ışığı ve umudu simgeleyen turuncu rengini kullanarak hafta boyunca binasını da turuncu renklere büründürdü. Uludağ Elektrik, faaliyet gösterdiği şehirlerde düzenli olarak insana ve hayata değer katan sosyal sorumluluk projeleri gerçekleştiriyor, çeşitli sivil toplum kuruluşları ile iş birliği yapıyor. Yüzde elliden fazla kadın çalışan oranına sahip olan şirket, kadınların toplum içerisinde yaşadığı sorunlara yönelik çalışmalarla tüm platformlarda farkındalık ışığı yakmaya çalışıyor. Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü çerçevesinde Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ile iş birliği gerçekleştiren şirket, sosyal mesajları faturalarda ön plana çıkararak daha çok insana ulaşmasını sağlıyor. Kadın ve kız çocuklarına yönelik şiddetin önlenmesi ve ortadan kaldırılması için yapılan bu projelere destek vermeyi bir sorumluluk olarak gören Uludağ Elektrik, geçtiğimiz yıllarda da Kadın Destek Uygulaması ve UN Women Türkiye Ofisi’nin kampanyasına destek vermiş ve bina rengini turuncuya çevirmişti.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Bursa Hayat Gazetesi En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.