#Obezite

Bursa Hayat Gazetesi - Obezite haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Obezite haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Obezite pandemisi: Çözüm bulmak mümkün mü? Haber

Obezite pandemisi: Çözüm bulmak mümkün mü?

Obezite, günümüzde dünya genelinde ciddi bir sağlık sorunu olarak karşımıza çıkmakta ve ne yazık ki giderek artış göstermektedir. Bu durumun pek çok nedeni bulunmaktadır. İşte obezitenin artış göstermesinin başlıca nedenleri: YANLIŞ BESLENME ALIŞKANLIKLARI İşlenmiş gıdalar, fast food, şekerli içecekler ve hazır paketli ürünlerin aşırı tüketimi Büyük porsiyonlarda yemek yeme Dengeli beslenmeye yeterince önem vermeme FİZİKSEL AKTİVİTE EKSİKLİĞİ Sedanter yaşam tarzı (oturarak veya yatarak geçen uzun süreler) Teknolojinin yaygınlaşmasıyla birlikte hareketsiz zaman geçirme Spor yapma alışkanlığının olmaması GENETİK FAKTÖRLER Ailede obezite öyküsü olması Bazı genlerin obeziteye yatkınlık yaratması PSİKOLOJİK FAKTÖRLER Stres, depresyon, kaygı gibi duygusal durumlar Yeme bozuklukları SOSYOEKONOMİK FAKTÖRLER Düşük gelir düzeyi Eğitim düzeyi Yaşam koşulları ÇEVRESEL FAKTÖRLER Gıda endüstrisindeki pazarlama stratejileri Ulaşılabilir ve uygun fiyatlı sağlıksız besinlerin bolluğu OBEZİTENİN ARTIŞINDA BU FAKTÖRLERİN BİRLİKTE ETKİSİ… Obezite, tek bir nedenin değil, yukarıda sayılan faktörlerin bir araya gelmesiyle ortaya çıkan karmaşık bir sağlık sorunudur. Örneğin, genetik yatkınlığı olan bir kişi, yanlış beslenme alışkanlıkları ve hareketsiz yaşam tarzı nedeniyle obezite riskini daha da artırabilir. OBEZİTENİN SONUÇLARI NELERDİR? Obezite, sadece fiziksel görünümü etkilemekle kalmaz, aynı zamanda birçok ciddi sağlık sorununa yol açabilir. Bunlar arasında; Tip 2 diyabet Kalp hastalıkları Yüksek tansiyon Bazı kanser türleri (meme, kalın bağırsak, rahim) Solunum problemleri Eklem sorunları Depresyon ve diğer psikolojik sorunlar sayılabilir. Obezitenin artış göstermesinin temel nedenleri arasında yanlış beslenme alışkanlıkları, fiziksel aktivite eksikliği, genetik faktörler, psikolojik faktörler ve sosyoekonomik faktörler yer almaktadır. Bu durumun önlenmesi ve tedavisi için bireysel çabaların yanı sıra toplumsal düzeyde de önlemler alınması gerekmektedir. OBEZİTE İLE MÜCADELE Obezite ile mücadelede; Meyve, sebze, tam tahıllar ve sağlıklı yağlar ağırlıklı bir beslenme planı oluşturmak Haftanın en az birkaç günü düzenli olarak fiziksel aktivite yapmak Yeterli uyku, stres yönetimi ve sigara kullanımıktan kaçınmak gibi alışkanlıklar edinmek önemlidir. Obeziteyle mücadele uzun ve sabırlı bir süreçtir. Bu nedenle, sağlıklı yaşam tarzı değişikliklerini kalıcı hale getirmek önemlidir. Eğer obezite sorununuz varsa bir uzmana başvurarak size özel bir tedavi planı oluşturabilirsiniz.

Spor yaparak obeziteyle mücadele: Etkili bir yöntem mi? Haber

Spor yaparak obeziteyle mücadele: Etkili bir yöntem mi?

Obezite, günümüzde önemli bir sağlık sorunu olarak karşımıza çıkmaktadır. Hem fiziksel hem de psikolojik sağlığı olumsuz etkileyen bu durum, birçok hastalığın da kapısını aralamaktadır. Peki, spor yaparak obeziteyle mücadele etmek mümkün mü? Bu sorunun cevabı, birçok faktöre bağlı olsa da, sporun obezite tedavisinde oldukça önemli bir rol oynadığı kesindir. Sporun Obezite Üzerindeki Etkileri Kalori Yakımı: Spor yaparken vücut enerji harcar ve bu sayede kalori yakımı artar. Düzenli egzersiz, vücutta biriken yağların yakılmasına yardımcı olur. Metabolizma Hızı: Spor, metabolizma hızını artırarak vücudun daha fazla kalori yakmasını sağlar. Kas Kütlesi Artışı: Spor yaparken kas kütlesi artar. Kas dokusu, yağ dokusuna göre daha fazla kalori yakar. Bu da uzun vadede kilo vermeye yardımcı olur. İştah Kontrolü: Düzenli egzersiz, açlık hormonlarının seviyesini düşürerek iştahı kontrol altında tutmaya yardımcı olur. Özgüven Artışı: Spor yapmak, kişinin kendine olan güvenini artırır ve daha sağlıklı yaşam alışkanlıkları edinmesini sağlar. Sporun Obezite Tedavisindeki Yeri Spor, obezite tedavisinde tek başına yeterli olmasa da, beslenme düzenine eklendiğinde oldukça etkili bir yöntemdir. Düzenli egzersiz, kilo vermeyi hızlandırır, kilo verme sürecinde motivasyonu artırır ve verilen kiloların tekrar alınmasını engeller. Hangi Sporlar Daha Etkili? Kardiyo Egzersizleri: Koşu, yüzme, bisiklet sürme gibi kardiyo egzersizleri, kalp atış hızını artırarak kalori yakımını hızlandırır. Kuvvet Antrenmanı: Squat, mekik, şınav gibi kuvvet antrenmanları, kas kütlesini artırarak metabolizmayı hızlandırır. Yüksek Yoğunluklu Aralıklı Antrenman (HIIT): Kısa süreli ve yüksek yoğunluklu egzersizlerle yapılan HIIT, kısa sürede çok kalori yakılmasını sağlar. Spor Yaparken Nelere Dikkat Edilmeli? Hedef Belirleme: Kilo verme hedeflerinizi belirleyin ve gerçekçi bir plan oluşturun. Düzenlilik: Sporu hayatınızın bir parçası haline getirin ve düzenli olarak egzersiz yapın. Aynı egzersizleri tekrarlamak yerine farklı spor türlerini deneyerek sıkılmayı önleyin. Profesyonel Yardım: Özellikle sağlık sorunları olan kişilerin, bir uzmana danışarak egzersiz programı oluşturması önemlidir. Sonuç Spor, obeziteyle mücadelede en etkili yöntemlerden biridir. Ancak tek başına yeterli değildir. Sağlıklı beslenme ile birleştirildiğinde, obeziteyle mücadelede önemli bir rol oynar. Düzenli egzersiz, sadece fiziksel sağlığınızı değil, aynı zamanda psikolojik sağlığınızı da olumlu etkileyerek daha kaliteli bir yaşam sürmenizi sağlar. Unutmayın: Her bireyin vücudu farklıdır. Bu nedenle, bir uzmana danışarak kendinize uygun bir egzersiz programı oluşturmanız önemlidir. EK BİLGİLER Obezite Cerrahisi: Şiddetli obezite vakalarında cerrahi yöntemler de kullanılabilir. Beslenme: Sporun yanı sıra sağlıklı beslenme de kilo vermede önemli bir rol oynar. Motivasyon: Kilo verme sürecinde motivasyonunuzu yüksek tutmak için kendinize ödüller verebilir veya bir arkadaşınızla birlikte egzersiz yapabilirsiniz. Burada yer alan bilgiler genel bilgilendirme amaçlıdır. Sağlık sorunlarınızla ilgili mutlaka doktorunuza danışmalısınız.

Çocuklarda obezitenin nedenleri nelerdir? Haber

Çocuklarda obezitenin nedenleri nelerdir?

Çocuklarda obezite, sağlık açısından ciddi sonuçlar doğurabilir, ancak okullar bu sorunun çözümünde önemli bir rol oynayabilir. Beslenme eğitimi, sağlıklı menüler, fiziksel aktivite teşvikleri ve ebeveyn katılımı gibi stratejiler, çocukların sağlıklı yaşam tarzlarını benimsemelerine yardımcı olabilir. Sağlıklı alışkanlıkların erken yaşta kazandırılması, obezite riskini azaltabilir ve uzun vadede daha sağlıklı bireylerin yetişmesine katkıda bulunabilir. OBEZİTENİN NEDENLERİ Çocuklarda obezitenin birkaç temel nedeni vardır: Beslenme Alışkanlıkları: Yüksek kalorili, düşük besin değeri olan işlenmiş gıdalar ve şekerli içeceklerin tüketimi artmıştır. Bu tür besinler, enerji dengesini bozarak kilo alımına neden olabilir. Fiziksel Aktivite Eksikliği: Modern yaşam tarzı, çocukların daha az fiziksel aktivite yapmasına neden olmuştur. Bilgisayarlar, tabletler ve televizyonlar, çocukları hareketsiz bir yaşam sürmeye teşvik edebilir. Genetik ve Çevresel Faktörler: Genetik eğilimler, obezite riskini artırabilir, ancak çevresel faktörler, bu riskin ortaya çıkışında daha belirgin bir rol oynar. OKULDA SAĞLIKLI YAŞAM TARZINI TEŞVİK ETME STRATEJİLERİ Okul, çocuklara sağlıklı alışkanlıkları kazandırmak için önemli bir platform sağlar. İşte okullarda sağlıklı yaşam tarzını teşvik etmek için bazı stratejiler: Beslenme Eğitimleri: Okullarda beslenme eğitimi programları düzenlenmelidir. Bu programlar, çocuklara dengeli bir beslenmenin önemini ve sağlıklı gıdaların nasıl seçileceğini öğretmelidir. Sağlıklı Menü Seçenekleri: Okul kantinlerinde sağlıklı yiyecek seçenekleri sunulmalıdır. Sebzeler, meyveler ve tam tahıllı ürünler, çocukların günlük beslenme ihtiyaçlarını karşılamak için önemlidir. Ayrıca, şekerli içecekler ve atıştırmalıklar gibi yüksek kalorili gıdaların tüketimini sınırlamak gerekir. Fiziksel Aktivite: Fiziksel aktiviteyi teşvik eden programlar ve etkinlikler düzenlenmelidir. Spor dersleri, okul dışı etkinlikler ve aktif oyunlar, çocukların enerji harcamalarını artırabilir ve obezite riskini azaltabilir. Ebeveyn Katılımı: Ebeveynler, çocuklarının sağlıklı alışkanlıklar geliştirmelerine destek olmalıdır. Okullar, ebeveynlere yönelik bilgilendirici seminerler ve rehberlik sağlayabilir. Sağlıklı Yaşam Bilinci: Okul genelinde sağlıklı yaşam bilincini artırmak için kampanyalar ve etkinlikler düzenlenmelidir. Bu, çocukların sağlıklı alışkanlıkları benimsemelerine yardımcı olabilir.

Bağırsak florası ve obezite arasındaki ilişki nedir? Haber

Bağırsak florası ve obezite arasındaki ilişki nedir?

Bağırsaklarımızda yaşayan trilyonlarca mikroorganizma topluluğuna bağırsak florası veya mikrobiyota denir. Bu mikroorganizmalar, sindirim, bağışıklık sistemi ve hatta beyin sağlığımız gibi birçok vücut fonksiyonunda önemli rol oynar. Son yıllarda yapılan araştırmalar, bağırsak florasının obezite ile yakından ilişkili olduğunu göstermiştir. Son yıllarda yapılan araştırmalar, bağırsak florası ile obezite arasında güçlü bir bağlantı olduğunu ortaya koymuştur. Bağırsak florasının dengesizliği (disbiyoz) olarak adlandırılan bu durum, obezite riskini artıran önemli bir faktör olarak kabul edilir. BAĞIRSAK FLORASI VE OBEZİTE ARASINDAKİ İLİŞKİ NASIL OLUŞUR? Enerji Alımı: Bağırsaklarımızdaki bakteriler, tükettiğimiz besinleri parçalar ve enerji üretirler. Bazı bakteri türleri, sindirilmesi zor olan lifleri parçalayarak daha fazla kalori elde edebilirler. Bu durum, vücudumuzda daha fazla yağ birikmesine neden olabilir. Hormonal Denge: Bağırsak bakterileri, açlık ve tokluk hormonlarının üretimini etkileyerek iştahımızı düzenlerler. Disbiyoz durumunda, bu hormonların dengesizliği, aşırı yeme ve kilo alımına yol açabilir. Enflamasyon: Bağırsak florasının dengesizliği, düşük seviyeli bir iltihap durumuna (enflamasyon) neden olabilir. Bu iltihap, insülin direncine yol açarak obezite riskini artırır. Bağırsak Geçirgenliği: Disbiyoz, bağırsak duvarının geçirgenliğini artırarak, zararlı maddelerin kana karışmasına neden olabilir. Bu durum, bağışıklık sistemini zayıflatır ve kronik iltihaplanmaya yol açarak obezite riskini artırır. OBEZİTEYİ ÖNLEMEK İÇİN BAĞIRSAK FLORASINI NASIL DÜZENLEYEBİLİRİZ? Probiyotikler: Yoğurt, kefir, turşu gibi probiyotik içeren besinleri tüketerek bağırsak floranızı destekleyebilirsiniz. Prebiyotikler: Soğan, sarımsak, muz, enginar gibi prebiyotik içeren besinler, bağırsaklarınızdaki faydalı bakterilerin çoğalmasına yardımcı olur. Lifli Besinler: Tam tahıllar, sebzeler ve meyveler gibi lifli besinler, bağırsak sağlığını korur ve düzenli bağırsak hareketlerini destekler. İşlenmiş Gıdalardan Kaçının: İşlenmiş gıdalar, şekerli içecekler ve trans yağlar bağırsak florasını olumsuz etkileyebilir. Antibiyotik Kullanımına Dikkat Edin: Antibiyotikler, hem faydalı hem de zararlı bakterileri öldürdüğü için bağırsak florasını bozabilir. Gerektiğinde kullanılması ve doktor önerisi alınması önemlidir. Bağırsak florası ile obezite arasında karmaşık bir ilişki vardır. Sağlıklı bir bağırsak florası, obezite riskini azaltmada önemli bir rol oynar. Beslenme alışkanlıklarını düzenleyerek ve probiyotik ve prebiyotik açısından zengin besinler tüketerek bağırsak sağlığınızı koruyabilir ve obezite riskini azaltabilirsiniz.

Avrupa'da en yüksek oranda Türkiye'de görülüyor Haber

Avrupa'da en yüksek oranda Türkiye'de görülüyor

Türkiye'deki yetişkin her 3 kişiden birinin bir yandan obezite ile mücadele ettiği diğer yandan da obezitenin tetiklediği başta kalp hastalıkları olmak üzere; şeker hastalığı, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, inme, solunum yolu rahatsızlıkları, karaciğer yağlanması, eklem rahatsızlıkları, psikiyatrik hastalıklar ve hatta çeşitli kanserler için çok önemli bir risk faktörü olduğunu kaydeden Manisa Şehir Hastanesi İç Hastalıkları Hekimi Uzm. Dr. Emre Mandacı obeziteye dair bilgilendirmelerde bulundu. YETİŞKİN 3 KİŞİDEN BİRİ OBEZİTE İLE MÜCADELE EDİYOR Obezitenin vücutta sağlığı bozacak derecede anormal derecede yağ birikmesi anlamına geldiğini anlatan Uzm. Dr. Mandacı, "Dünyada ve ülkemizde obezite sıklığı fast-food beslenmenin artmasıyla beraber son yıllarda hızla artmış bulunmaktadır. Avrupa’da obezitenin en yüksek oranda görüldüğü ülke ne yazık ki ülkemiz Türkiye’dir. Ülkemizde yetişkinlik çağına ulaşmış her üç kişiden birisi obezite problemi ile mücadele etmektedir. Obezite başta kalp hastalıkları olmak üzere; şeker hastalığı, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, inme, solunum yolu rahatsızlıkları, karaciğer yağlanması, eklem rahatsızlıkları, psikiyatrik hastalıklar ve hatta çeşitli kanserler için çok önemli bir risk faktörüdür. Dolayısıyla obezitenin önlenmesi bu hastalıklarında önlenmesi anlamına gelmektedir" dedi. OBEZİTE TEDAVİSİNDE 5 ÇEŞİT TEDAVİ Obezite tedavisinde temel olarak beş çeşit tedavi uygulandığını ifade eden Uzm. Dr. Mandacı, "Bunlar, diyet tedavisi, egzersiz tedavisi, davranış değişikliği tedavisi, ilaç tedavileri ve son aşamada da cerrahi tedaviler uygulanabilmektedir. Hastanemiz obezite polikliniğine başvurmak isteyen hastalarımız dahiliye poliklinikleri içinde yer alan obezite polikliniğimize randevusuz bir şekilde başvurabilmektedir. Obezite polikliniğimize başvuran hastalarımızın öncelikle detaylı bir hikayesi alınmakta, fizik muayeneleri yapılmakta vücut kitle endeksleri hesaplanmakta ve gerekli kan idrar tetkikleri yapılmaktadır. Ardından yandaş hastalıklarının tespit edilmesi için kardiyoloji, fizik tedavi, genel cerrahi ve psikiyatri bölümlerine konsülte edilmektedir. Bu değerlendirmelerden sonra obezite gruplarımıza dahil edilen hastalarımıza eğitim seminerleri düzenlenip obezite hakkında bilinçlendirilmektedirler. Eğitim haftamızdan sonra hastalarımızın haftalık takipleri başlar. Hastalarımız bu süreçte haftalık olarak yüz yüze obezite hemşirelerimizle, diyetisyenimizle, fizyoterapistimizle, psikologluğumuzla yüz yüze görüşmeler gerçekleştirerek kilo takiplerine başlarlar. Eğer sizin de fazla kilolarınız ile başınız dertteyse istediğiniz zaman randevusuz bir şekilde obezite polikliniğimize başvurabilirsiniz" şeklinde konuştu. Manisa Şehir Hastanesi Obezite Merkezi sayesinde hızla kilo vermeye başlayan bir danışan, "Bu zamana kadar, 10 sen boyunca İstanbul, İzmir ve Ankara'da diyetisyen, akupunktur ve yaşam koçlarına gittim. Beynimde bitiremedim olayı Manisa Şehir Hastanesindeki Obezite Merkezindeki ekip sayesinde bitirdim ve bu hale geldim. Çok memnunum" dedi.

Uzmanlar uyarıyor! Beslenme çantalarına dikkat Haber

Uzmanlar uyarıyor! Beslenme çantalarına dikkat

Son yıllarda dünyada ve Türkiye’de obezite gittikçe artan bir sorun olarak öne çıkarken uzmanlar her fırsatta sağlıklı beslenme ve egzersiz yapılması konusunda uyarıyor. Geçtiğimiz aylarda yayınlanan Dünya Obezite Atlası'nda yer alan bilgilere göre 2035 yılında çocukluk çağı obezite oranında Türkiye’nin üst sıralarda yer almasının öngörüldüğü belirtilirken hastalığa karşı çocukluktan itibaren bilinç sağlanması gerekliliği vurgusu yapılıyor. Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nden Uzman Diyetisyen Büşra Tekin de çocukların beslenme çantalarında yer alan ürünlerin büyük önem taşıdığına dikkat çekti. Uzman Diyetisyen Tekin, paketli gıdalar, yağlı, kızartma türü ürünler yerine sağlıklı besin gruplarının tüketilmesinin büyük önem taşıdığına dikkat çekti. “DOĞRU KAHVALTI YAPILMAZSA OKULDA KONSANTRASYON EKSİKLİĞİ GELİŞEBİLMEKTE" Obeziteye karşı çocukluk çağından itibaren sağlıklı beslenme alışkanlığının edinilmesi gerektiğini ifade eden Uzman Diyetisyen Büşra Tekin, “Çocuklarımızın uzun bir zaman dilimi okulda geçtiğinden dolayı hem okulda hem evde tükettikleri besinler çok önemli. Maalesef ki son zamanlarda çocukluk çağında artan obeziteden dolayı besin tercihleri de değişmekte. Öncelikle kahvaltı günün en önemli öğünüdür ve maalesef ki çocuklarımızın en fazla atladığı öğündür. Bu öğünün atlanmasının sebepleri de çocukların geç uyanması, uykusuzluk problemi, iştahsızlık veya sabah uyandığında besin tüketimini reddetmesinden kaynaklıdır. Eğer doğru ve sağlıklı bir kahvaltı yapılmazsa okulda konsantrasyon ve dikkat eksikliği gelişebilmekte. Çocuklarımızda bundan kaynaklı okul başarısı düşmekte, baş dönmesi, baş ağrısı gibi fizyolojik sorunlar da ortaya çıkabilmektedir. Bundan dolayı en önemli olan kahvaltı öğününün imkan varsa evde yapılmasını tavsiye ederiz. İmkan yoksa bile çocuğun beslenme çantasına bir kahvaltı öğününün eklenmesini tavsiye etmekteyiz. Kahvaltı olarak içecek tarzında tercih edecekse çocuğumuz sağlıklı süt, ayran gibi içeceklere yönelmeli, meyve suyunu paketli değil taze sıkılmış olarak ailelerimizin evde hazırlamasını tavsiye ediyoruz. Besin grubuna bakacaksak eğer besleyici olarak tam buğdaydan yapılmış peynirli, bol yeşillik içeren sandviç grupları yapılabilir. Tam buğday unundan yapılmış ev poğaçaları yapılabilir. Annelerimizin hazırladığı sebzeli, sağlıklı börek grupları olabilir. Muz, elma gibi tüketimi kolay meyveleri de çocuklarımızın beslenme çantasına eklemeliyiz” şeklinde konuştu. “KAHVALTI ÖĞÜNÜNÜ ATLAYARAK ÖĞLEN YAĞLI BESİNLERİ TERCİH ETMEK KESİNLİKLE YANLIŞ" Paketli gıdalar ve yağlı ürün tüketimiyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Uzman Diyetisyen Tekin, “Okul kantinlerinde çok fazla kızartma ve paketli gıdaları görmekteyiz. Kızartma ürünü varsa çocuğumuzun tercih etmesini bir nebze engelleyip evde fırında yapılmış veya ızgara tarzında sandviçlerin arasına köfte, tavuk veya ton balığı eklenip çocuklarımıza evden bu alternatifleri oluşturmamız gerekmektedir. Ayrıca kantinlerdeki paketli gıdaların özendirici, cezbedici etkisi olsa dahi o gruplardan uzaklaşabilmesi için beslenme çantalarına ara öğün tarzında fındık, badem ceviz gibi kuru yemiş gruplarından veya kuru incir, kayısı gibi tatlı, kuru meyvelerden ekleme yapılıp çocuğun kan şekerini dengede tutarak paketli gıdalara yönelmesi de bu şekilde engellenmiş olabilir. Beslenme çantalarını mutlaka bir ana bir ara öğün şeklinde besin gruplarının yerleştirilmesi gerekmekte. Aileler eğer imkan varsa okul kantinlerine kendileri gidip gözlemleyebilir. Simit, poğaça gibi aşırı yağlı karbonhidratlı besinlerin sabah aç karnına ilk tüketimi, kahvaltı öğününü atlayarak çocukların öğle yemeğinde direkt kantinden yağlı, kızartmalı besinleri yanında gazlı içecekleri tercih etmeleri bunlar kesinlikle yanlış, çocuğun büyümesini, gelişmesini olumsuz yönde etkiler. Çocuklarımıza vitamin, mineral eksikliği başta olmak üzere büyüme geriliği gibi çeşitli sağlık sorunları görülebilir” dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.