Muğla Haberleri - Son Dakika Muğla Haber Güncel Gelişmeler

Ula Göleti kuruyor… Son yılların en düşük seviyesinde

Muğla'nın Ula ilçesindeki Ula Göleti, son yılların en düşük su seviyesine ulaştı ve yer yer adacıklar oluştu. Kurak geçen yaz ve yağışsız Eylül-Ekim ayları nedeniyle göletin su seviyesi dip seviyeye indi. Su üstü bisikletler ve yüzer iskeleler toprakta kalırken, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi'nden Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, bölgedeki kuraklığın ciddi boyutlara ulaştığını belirtti. Özçelik, yaz aylarındaki aşırı sıcaklıkların ve yağış eksikliğinin etkisiyle, göletin kuraklığın önemli göstergelerinden biri olduğunu vurguladı.

Muğla'daki yangınlar da son durum!

Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, Milas Beçin ve Kavaklıdere civarlarında çıkan iki büyük yangının ekiplerin yoğun müdahaleleri ve hava araçlarının da zamanında müdahalesiyle kontrol altına alındığını açıkladı. Başkan Aras, 16 Ağustos'tan itibaren Muğla’da kriz durumuna geçildiğini ve itfaiye ekiplerinin takviye edildiğini dile getirdi. Aras, Yatağan, Yava ve Nebiler bölgesinde çıkan yangının kısmen kontrol altına alındığını ve soğutma çalışmalarının devam ettiğini söyledi. Gece görüşlü helikopterlerin bu yangına müdahale ettiğini kaydeden Aras, yangının karadan da takip edildiğini belirtti. En riskli bölgelerden birinin Menteşe ilçesinin Yaraş bölgesi olduğunu vurgulayan Başkan Aras, buradaki yangının Ula'nın Armutçuk bölgesine doğru ilerlediğini ifade etti. Gece görüşlü helikopterler ve ekiplerin müdahalesiyle yangın kontrol altına alınmaya çalışıldığın sözlerine ekledi. Bunun yanı sıra Datça Kızılbük ve Bodrum Gölköy’de çıkan yangınların, itfaiye ve ormancıların üstün çabasıyla büyümeden söndürüldüğü bildirildi. Başkan Aras, yangınların büyük bir kısmının insan hatasından kaynaklandığını vurgulayarak, vatandaşları dikkatli olmaya çağırdı. Ayrıca, yangınlar nedeniyle Muğla’nın yüzde 68’i ormanlık alan olan yapısının zarar gördüğünü, özellikle zeytinliklerin kaybının üretimi de olumsuz etkilediğini belirtti. Başkan Aras, bölgede yangınlara karşı verilen mücadelede gönüllüler, jandarma, Orman Bölge Müdürlüğü ve ilçe belediyelerinin de büyük çaba sarf ettiğini ifade etti. Son olarak, yangınlara karşı tedbirli olunması çağrısını yineledi.

Orman yangınlarının çevresel etkileri

Orman yangınları, dünya genelinde çevresel, ekonomik ve sosyal açıdan ciddi sorunlara yol açan felaketlerdir. Türkiye'nin güney kıyılarında yer alan Muğla ili, özellikle yaz aylarında artan sıcaklık ve rüzgar etkisiyle sıklıkla orman yangınlarına maruz kalmaktadır. MUĞLA'DAKİ SON ORMAN YANGINLARI 2024 yılı yazında Muğla ilinde, özellikle Yatağan, Ula ve Datça ilçelerinde büyük orman yangınları meydana geldi. Bu yangınlar, hem yerel halk hem de çevre için büyük zararlar doğurdu. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın açıklamasına göre, Yatağan'daki yangının arıcılar tarafından, Datça'daki yangının ise başka şüpheliler tarafından başlatıldığı değerlendirilmektedir. Yatağan'daki Yangın: Yatağan ilçesinin Yava Mahallesi'nde çıkan yangının, ilk belirlemelere göre arıcıların neden olduğu tespit edilmiştir. İki şüpheli şahıs gözaltına alınmış olup, yangının nedeni üzerinde detaylı bir soruşturma başlatılmıştır. Yangın, yerleşim alanlarına yakın bölgelerde büyük hasara yol açmış ve yerel ekosistemi tehdit etmiştir. Datça'daki Yangın: Datça'nın Batır Kızılbük mevkiinde çıkan yangına sebebiyet verdiği değerlendirilen bir şüpheli yakalanmıştır. Datça’daki yangın, ağaç örtüsüne ve fauna üzerinde ciddi zararlara neden olmuş, bu da bölge halkının yaşam standartlarını etkilemiştir. KAMU GÜVENLİĞİ ÜZERİNDEKİ ETKİLER Orman yangınlarının kamu güvenliği üzerindeki etkileri çok boyutludur: Can ve Mal Güvenliği: Yangınlar, hem insan hayatını hem de mal varlığını tehdit eder. Yüksek sıcaklık ve alevler, yerleşim alanlarına ve tarım arazilerine zarar verirken, insanların güvenliğini riske atmaktadır. Çevresel Etkiler: Yangınlar, orman ekosistemlerini yok eder ve biyolojik çeşitliliği tehdit eder. Ayrıca, yangın sonrası toprak erozyonu ve su kaynaklarının kirlenmesi gibi çevresel sorunlar ortaya çıkar. Ekonomik Kaybın Artması: Orman yangınları, yerel ekonomiyi etkileyen büyük mali kayıplara neden olabilir. Tarım, turizm ve ormancılık gibi sektörler bu durumdan olumsuz etkilenir. Kamu Sağlığı: Duman ve hava kirliliği, özellikle solunum problemleri yaşayan bireyler için sağlık risklerini artırır. Ayrıca, yangın sonrası yapılan temizlik ve yeniden yapılandırma süreçleri, sağlık açısından ek tehditler oluşturabilir. ALINAN ÖNLEMLER VE STRATEJİLER Muğla’daki yangınlarla mücadelede çeşitli stratejiler ve önlemler alınmıştır: Gözaltına Alma ve Soruşturma: Yangınlara neden olduğu düşünülen şüpheliler gözaltına alınmış ve soruşturma süreci başlatılmıştır. Bu, gelecekte benzer olayların önlenmesi açısından kritik öneme sahiptir. Orman Koruma Önlemleri: Orman yönetimi ve sivil savunma ekipleri, yangın riskini azaltmak ve kontrol altına almak için helikopter ve diğer araçlarla destek sağlamaktadır. Kamu Bilinçlendirme: Halkı bilinçlendirme ve yangın öncesi hazırlıklar hakkında eğitimler verilerek, yangın riskini azaltmaya yönelik farkındalık artırılmaktadır. Ulusal ve Yerel İşbirlikleri: Yerel yönetimler, ulusal düzeydeki yetkililerle işbirliği yaparak yangın yönetiminde koordinasyon ve hızlı müdahale sağlanmaktadır. Muğla'daki son orman yangınları, bölgesel ve ulusal düzeyde büyük bir etki yaratmış ve kamu güvenliği üzerinde önemli sonuçlar doğurmuştur. Yangınların neden olduğu zararların minimize edilmesi, hem çevresel hem de toplumsal açıdan kritik öneme sahiptir. Alınan önlemler ve yürütülen çalışmalar, bu tür felaketlerin etkilerini azaltmak ve gelecekte benzer olayların önüne geçmek için belirleyici olacaktır. Kamu güvenliğinin sağlanması adına sürekli gözlem, eğitim ve işbirliği büyük önem taşımaktadır.

Muğla'daki orman yangını şüphelileri gözaltına alındı

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya hesdabından yaptığı açıklmada, "Bugün Muğla ilimiz Yatağan, Ula ve Datça ilçelerimizdeki orman yangınlarına sebebiyet verdiğinden şüphelenilen; Yatağan’da 2 şüpheli şahıs gözaltına alınmıştır. Yatağan Yava Mahallesinde çıkan yangına ilk belirlemelere göre arıcıların neden olduğu tespit edilmiştir. Datça’da ise Batır Kızılbük mevkiinde çıkan orman yangınına sebebiyet verdiği değerlendirilen 1 şüpheli yakalanmıştır. Ormanlarımız milli servetimizdir. Geleceğimiz olan evlatlarımıza bırakacağımız en değerli mirastır." ifadelerini kullandı. Bugün Muğla ilimiz Yatağan, Ula ve Datça ilçelerimizdeki orman yangınlarına sebebiyet verdiğinden şüphelenilen; ???? Yatağan’da 2 şüpheli şahıs gözaltına alınmıştır. Yatağan Yava Mahallesinde çıkan yangına ilk belirlemelere göre arıcıların neden olduğu tespit edilmiştir. ????… — Ali Yerlikaya (@AliYerlikaya) August 18, 2024

TSK helikopterleri ormanlar için seferber oldu

Milli Savunma Bakanlığı, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin İzmir, Aydın ve Bolu’daki orman yangınlarına 16 helikopterle aralıksız destek verdiğini açıkladı. Bakanlık, İzmir’in Menderes, Karşıyaka ve Urla ilçeleri ile Aydın'ın Bozdoğan ve Bolu’nun Göynük ilçelerinde yürütülen yangın söndürme çalışmalarına toplam 16 helikopterin katkıda bulunduğunu duyurdu. Türk Silahlı Kuvvetlerimiz; İzmir, Aydın ve Bolu’daki yangın söndürme çalışmalarına toplam 16 helikopter ile aralıksız destek sağlıyor: ▪️ 6 helikopter ile İzmir’in Menderes ilçesinde, ▪️ 2 helikopter ile İzmir’in Karşıyaka ilçesinin Yamanlar mevkisinde, ▪️ 2 helikopter ile… pic.twitter.com/RrIGbvECcG— T.C. Millî Savunma Bakanlığı (@tcsavunma) August 18, 2024

1414 yıllık sütunlar eski ihtişamına kavuşacak!

Muğla'nın Yatağan ilçesindeki Stratonikeia Antik Kenti'nde yürütülen kazı çalışmalarında ortaya çıkan 1414 yıllık sütunlar eski ihtişamına kavuşturulacak. UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde yer alan, "Gladyatörler Şehri" olarak bilinmesinin yanı sıra dünyanın en büyük mermer kentleri arasında gösterilen Stratonikeia'da, 1977'de başlayan kazı çalışmaları yılın 12 ayı boyunca devam ediyor. Stratonikeia ve Lagina Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Bilal Söğüt, AA muhabirine, Karia bölgesinin en önemli kentlerinden birisi olan Stratonikeia Antik Kenti ve Lagina Kutsal Alanı'nda, antik dönemlerden günümüze farklı yapılarda arkeolojik kazı, restorasyon ve çizim çalışması yürüttüklerini söyledi. Bu yıl kazılara çoğunluğu Pamukkale Üniversitesinin Arkeoloji, Kültür Varlıkları Koruma ve Onarım ile Mimari Restorasyon bölümlerinden öğrencilerin katıldığını anlatan Söğüt, öğrencilerin doğrudan yerinde uygulama yaptığını ve mesleklerini en iyi şekilde öğrendiklerini kaydetti. Antik dönemden günümüze gelen yapılar içerisinde Köy Meydanı'ndaki ev ve dükkanlarda çalışmaların devam ettiğini belirten Söğüt, "Bunların yanı sıra Batı Cadde'deki kütüphane ve Roma Hamamı'nda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Tiyatrodaki çalışmalarımız da aralıksız devam ediyor." dedi. Söğüt, Roma Hamamı'nda geçen yıl kazı çalışmasını tamamladıkları alanlardan birinin hamamın avlu kısmı olan ve Palaestra denilen bölüm olduğunu vurguladı. "SÜTUNLARI GELECEĞE MİRAS PROJESİ İLE AYAĞA KALDIRACAĞIZ" Palaestra'nın projelerini hazırladıklarını ve Geleceğe Miras Projesi kapsamında sütunların ayağa kaldırılacağını bildiren Söğüt, şöyle konuştu: "Antik dönemde milattan sonra 610 yıllarında düştüğü gibi bulduğumuz sütunları, oldukları yerde tekrar ayağa kaldıracağız. Biz bunlara fazla müdahale etmiyoruz. Yani antik dönemden günümüze ne kaldıysa bu sütunları da doğrudan ayağa kaldırıyoruz. Roma Hamamı'nın ihtişamlı Palaestra kısmını görmenin insanları inanılmaz etkileyeceğine inanıyorum. Burası mimari anlamda da bize çok katkı sağlıyor." Kentte Cumhuriyet, Osmanlı, Menteşe Beyliği, Bizans ve Roma dönemini kademeler halinde açığa çıkarttıklarını vurgulayan Söğüt, yürütülen çalışmalara Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Türk Tarih Kurumu, Muğla Valiliği, İş Bankası ve Pamukkale Üniversitesinin destek verdiğini dile getirdi. Bölgede 610 yıllarında ciddi bir deprem olduğunu ve kentin küçüldüğünü vurgulayan Söğüt, "Günümüzden 1414 yıl önce yıkılan sütunları o günkü düştüğü haliyle bulduk. Biz bu sütunları 1414 yıl sonra tekrar ayağa kaldırıp o dönemdeki ihtişamına yakın bir görüntüyü elde etmeyi ve ziyaretçilerin beğenisine sunmayı planlıyoruz." diye konuştu. Kentte yapılan kazı çalışmalarında, her yıl önemli verilere ulaştıklarını anlatan Söğüt, Stratonikeia'nın yaşayan bir arkeoloji kenti olduğunu dile getirdi.

Bodrum'da 20 saate varan su kesintisi yaşanacak

Muğla Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğünden yapılan açıklamada, son yıllarda yaşanan kuraklık, artan su kullanımı ve iklim değişikliği etkileri nedeniyle kentteki su kaynaklarında önemli kayıpların yaşandığı, bu nedenle Bodrum başta olmak üzere birçok ilçede su kaynaklarında düşüşler gözlendiği belirtildi. Bodrum Yarımadası'na içme suyu sağlayan önemli kaynaklardan biri olan Mumcular Barajı'nın ölü hacim seviyesine düşmesi sonucu Bodrum'a iletilen suyun kesildiğinin aktarıldığı açıklamada, Mumcular İçme Suyu Arıtma Tesisi'ne Geyik Barajı'ndan su alınması yönünde düzenleme yapıldığı ifade edildi. Bu doğrultuda bazı mahallelerde su kesintisinin yaşanacağının bildirildiği açıklamada, şunlar kaydedildi: "Yokuşbaşı, Kumbahçe, Umurça, Cevat Şakir mahallelerinde 20 saat, Çarşı, Türkkuyusu, Yeniköy, Eskiçeşme, Gümbet, Cumhuriyet, Tepecik mahallelerinde 16 saat su kesintisi yaşanacaktır. Yapılan çalışmaların ardından Mumcular İçme Suyu Arıtma Tesisimize Geyik Barajı'ndan su alındıktan sonra belirtilen bölgelere su verilmeye başlanacaktır. Mumcular Barajı'nın kapatıldığı bu süreçte vatandaşlarımızın suyu daha tasarruflu kullanmaları hayati önem taşımaktadır." MUSKİ Genel Müdürlüğünün gerek yer altı gerek yer üstü su kaynaklarının sisteme dahil edilmesi, ilave projelerle Bodrum'un sorunun çözülmesi adına çalışmaların devam ettiğinin belirtildiği açıklamada, "En yakın zamanda yeni projelerimizi hayata geçirerek Yarımada'nın su sıkıntısının ortadan kaldıracak vatandaşlarımızın rahat bir nefes almasını sağlayacağız." ifadesine yer verildi.

7 yaşındaki çocuk ölümden döndü!

Olay Ortaca Yerbelen Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre; evlerinden markete gitmekte olan Serpil- Reşat Döner çiftinin 7 yaşındaki çocukları Osman Döner’e, mahallede yediemin deposu olarak kullanılan iş yerinde bulunan ve beslenmesi yasak olan pitbull cinsi köpek saldırdı. Gürültü ve çığlıklara koşan çevre sakinleri ve çocuğun ailesi köpeğin ağzından 7 yaşındaki çocuğu zorlukla kurtardı. Vücudunun değişik yerlerinde ağır ısırık yarası olan çocuk bölgeye çağrılan 112 Acil Servis ekipleri tarafından hastaneye kaldırıldı. Ortaca Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alınan 7 yaşındaki çocuğun köpek ısırığının oluşturduğu yaraların yanında ciddi bir travma yaşadığı belirtildi. Artık ülke genelinde yaşanan bu tür köpek saldırılarının son bulmasını isteyen anne Serpil Döner, çocuğuna saldıran köpeğin başıboş olduğunu belirterek, insanları ve bu tür olayları görmezden gelip sadece ‘hayvan hakkı’ adı altında saldırgan köpekleri savunanlara sitem etti. Çocuğunun kol ve bacaklarının yanı sıra vücudunun çeşitli bölgelerinde ciddi yaralar olduğunu belirten anne Dönmez, ciddi bir sorun olan köpek sorunu ve köpek saldırılarının son bulmasını istedi.