#Klima

Bursa Hayat Gazetesi - Klima haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Klima haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Klima satışlarında rekor artış: İklim değişikliği ve teknolojinin rolü Haber

Klima satışlarında rekor artış: İklim değişikliği ve teknolojinin rolü

Son yıllarda iklim değişikliği ve artan sıcak hava dalgaları, klima satışlarının zirveye çıkmasına neden oldu. Bu yaz, küresel ölçekte klima satışlarında görülmeyen bir artış yaşandı ve sektör, rekor kırarak tarihinin en yüksek satış rakamlarına ulaştı. Peki, bu olağanüstü artışın arkasında yatan sebepler neler ve bu durumun sektöre ve tüketicilere etkileri ne olacak? İklim Değişikliği ve Sıcak Hava Dalgalanması Son yıllarda küresel ısınmanın etkisiyle dünya genelinde sıcaklıklar yükseldi ve sıcak hava dalgaları daha sık ve şiddetli hale geldi. Bu değişim, hem konfor hem de sağlık nedenleriyle klimalara olan talebi artırdı. Özellikle kıtaların farklı bölgelerinde yaşanan sıcak hava dalgaları, klima ihtiyacını kritik bir seviyeye taşıdı. Örneğin, Avrupa ve Kuzey Amerika'da beklenmedik sıcaklıklar, birçok hane ve işyerini klimalara yönlendirdi. Teknolojik Gelişmeler ve Enerji Verimliliği Klima sektöründeki teknolojik yenilikler de bu artışta önemli bir rol oynadı. Son yıllarda enerji verimliliği yüksek, daha sessiz ve çevre dostu modeller piyasaya sürüldü. Akıllı teknolojiler, kullanıcılara uzaktan kontrol imkanı sunarak hem konforu hem de enerji tasarrufunu artırdı. Bu gelişmeler, tüketicilerin daha modern ve etkili klima sistemlerine yönelmesine neden oldu. Ayrıca, düşük enerji tüketimi ve çevre dostu özellikler, çevresel kaygıları olan tüketiciler tarafından olumlu karşılandı. Pazar Dinamikleri ve Ekonomik Etkiler Klima satışlarındaki bu rekor artış, aynı zamanda ekonomik dinamiklerde de önemli değişimlere yol açtı. Klimaya olan talepteki patlama, üreticiler ve perakendeciler için hem fırsatlar hem de zorluklar sundu. Satışların artması, sektördeki rekabeti artırırken, üretim ve dağıtım süreçlerinde de sıkışıklıklara neden oldu. Bu durum, bazı bölgelerde stok sıkıntısına ve teslimat gecikmelerine yol açtı. Ayrıca, klima satışlarının artışı, enerji tüketimindeki artışı da beraberinde getirdi. Bu durum, enerji maliyetlerinde artış ve çevresel etkiler konusunda endişelere yol açtı. Enerji verimliliği yüksek modellerin artışı, bu sorunu hafifletmeye yönelik önemli bir adım olarak değerlendirildi. Gelecek Perspektifi Gelecek yıllarda, klima satışlarının bu seviyelerde kalıp kalmayacağı merak konusu. İklim değişikliği ve sıcak hava dalgalarının devam etmesi, klimalara olan talebin artmaya devam edeceğini gösteriyor. Ayrıca, yenilikçi teknolojiler ve enerji verimliliği odaklı çözümler, tüketicilerin tercihlerini şekillendirmeye devam edecek.

Klima bakımı ve temizliği: Düzenli yaparsanız enerji maliyeti düşer! Haber

Klima bakımı ve temizliği: Düzenli yaparsanız enerji maliyeti düşer!

Klimalar, özellikle yaz aylarında konfor sağlamak için vazgeçilmez cihazlardır. Ancak, etkili ve verimli bir şekilde çalışabilmeleri için düzenli bakım ve temizliğe ihtiyaç duyarlar. Klima bakımının ihmal edilmesi, hem cihazın performansını düşürebilir hem de enerji tüketimini artırabilir.  KLİMA BAKIMININ ÖNEMİ Düzenli klima bakımı, cihazın performansını artırmanın yanı sıra ömrünü uzatır. Bakım yapılmayan bir klima, aşağıdaki sorunlara yol açabilir: Verimlilik Kaybı: Kirli filtreler ve bobinler, klimanın verimliliğini düşürür ve enerji tüketimini artırır. Yüksek Enerji Masrafları: Düşük performans, klimanın daha fazla enerji tüketmesine neden olur, bu da faturaların artmasına yol açar. Kısa Süreli Ömür: Bakımı yapılmayan klimalar, daha sık arızalanabilir ve bu da cihazın ömrünü kısaltabilir. Sağlık Sorunları: Kirli hava filtreleri, iç mekanda sağlık sorunlarına neden olabilir, özellikle alerjik reaksiyonlara ve solunum problemlerine yol açabilir. KLİMA TEMİZLİĞİ VE BAKIMI İÇİN İPUÇLARI 1. Filtrelerin Düzenli Temizliği ve Değiştirilmesi Filtre Temizliği: Klima filtrelerinin düzenli olarak temizlenmesi, cihazın performansını artırır. Filtreler, genellikle her 1-2 ayda bir temizlenmelidir. Kirli filtreler, hava akışını engeller ve klimanın verimliliğini düşürür. Filtre Değiştirme: Filtrelerin periyodik olarak değiştirilmesi de önemlidir. Genellikle filtreler, 3-6 ayda bir değiştirilmelidir. Değişim sıklığı, kullanım yoğunluğuna ve ortamın toz seviyesine bağlı olarak değişebilir. 2. Evaporatör ve Kondenser Bobinlerinin Temizliği Evaporatör Bobini: Evaporatör bobinleri, klimanın iç kısmında bulunur ve havayı soğutur. Bu bobinlerin üzerindeki toz ve kir, verimliliği düşürebilir. Yılda en az bir kez temizlenmelidir. Kondenser Bobini: Dış üniteye ait kondenser bobini, havayı dışarı atar. Bu bobin de toz ve kirden etkilenebilir. Kondenser bobinlerinin temizliği, yaz başında yapılmalıdır. 3. Drenaj Tesisatının Kontrolü Drenaj Tesisatı Temizliği: Klimanın su buharını tahliye eden drenaj tesisatı, zamanla tıkanabilir. Bu, su sızıntılarına ve cihazın verimsiz çalışmasına neden olabilir. Drenaj hattının düzenli olarak kontrol edilmesi ve temizlenmesi gereklidir. 4. Soğutma Akışkanının Kontrolü Akışkan Seviyesi: Klima sisteminin soğutma akışkanının yeterli seviyede olup olmadığını kontrol etmek önemlidir. Düşük akışkan seviyesi, cihazın verimliliğini etkileyebilir ve soğutma performansını düşürebilir. Akışkan seviyesinin kontrol edilmesi ve gerektiğinde eklenmesi gerekir. 5. Elektrik Bağlantıları ve Kabloların Kontrolü Elektrik Bağlantıları: Klimanın elektrik bağlantıları ve kabloları düzenli olarak kontrol edilmelidir. Kopmuş veya gevşemiş kablolar, elektriksel arızalara yol açabilir ve cihazın güvenliğini tehlikeye atabilir. 6. Profesyonel Bakım ve Kontrol Yıllık Bakım: Klimanın yıllık olarak profesyonel bir teknisyen tarafından kontrol edilmesi, daha kapsamlı bakım ve temizlik işlemleri için gereklidir. Bu, cihazın performansını ve güvenliğini artırır.Arızaların Giderilmesi: Profesyonel bakım sırasında, olası arızalar tespit edilir ve onarılır. Bu, büyük maliyetli onarımların önlenmesine yardımcı olabilir.

Dikkat! Klimalar hastalık saçıyor Haber

Dikkat! Klimalar hastalık saçıyor

Özellikle "klima hastalığı" olarak da adlandırılan 'lejyoner hastalığı' bu tehlikelerden biri. LEJYONER HASTALIĞI NEDİR? Lejyoner hastalığı, Legionella pneumophila adlı bir bakteri tarafından akciğer enfeksiyonudur. Bu hastalık, klimaların su tanklarında ve filtrelerinde bulunan bakterilerin solunmasıyla bulaşır. Hastalık belirtileri arasında ateş, titreme, öksürük, nefes darlığı, kas ağrısı ve baş ağrısı yer alır. Lejyoner Hastalığının Belirtileri: Ani başlayan yüksek ateş Titreme Kuru öksürük Nefes darlığı Kas ağrısı Baş ağrısı Göğüs ağrısı Bulantı ve kusma İshal LEJYONER HASTALIĞINDAN NASIL KORUNABİLİRİZ? Klimanızın filtrelerini düzenli olarak temizleyin: Klimanızın filtrelerini en az ayda bir kez temizleyin. Klimanızın su tankını düzenli olarak boşaltın ve temizleyin: Klimanızın su tankını en az haftada bir kez boşaltın ve temiz suyla doldurun. Klimanızın bakımını yaptırın: Klimanızın bakımını yılda en az bir kez yetkili bir servise yaptırın. Klimalı ortamlarda uzun süre kalmayın: Mümkün olduğunca klimalı ortamlarda uzun süre kalmaktan kaçının. Klimanın hava akışını doğrudan kendinize yöneltmeyin: Hava akışını yukarıya veya duvara doğru ayarlayın. Klimanızın nem ayarını kontrol edin: Klimanızın nem ayarını ideal seviyede tutun. Bol su için: Klimalı ortamlarda hava kuru olduğu için bol su içmeyi ihmal etmeyin. LEJYONER HASTALIĞI ŞÜPHESİ DUYUP DUYAMAYACAĞINIZI NASIL ANLARSINIZ? Yukarıdaki belirtilerden herhangi birini yaşıyorsanız ve özellikle de klimalı bir ortamda yaşıyorsanız veya çalışıyorsanız, bir doktora başvurmanız önemlidir.

Uzmanlardan klima uyarısı! Haber

Uzmanlardan klima uyarısı!

Klimaların sıcak havaların etkisiyle oluşturabilecek sorunlar ile ilgili uyarılarda bulunan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü yaz sıcaklarında klimasız olmadığını ama klimada bazı sağlık sorunlarının yaşanabildiğini ve klimaların doğru kullanılması gerektiğini söyledi. "BAKIMLARININ DÜZENLİ YAPILMASI VE FİLTRELERİNİN DEĞİŞTİRİLMESİ GEREKİR" Klimaların öncelikle bakımlarının düzenli yapılması ve filtrelerinin değiştirilmesi gerektiğinin altını çizen Özlü, "Odayı aniden çok düşük sıcaklığa kadar soğutmamak, kademeli olarak ve zamana yayarak soğutmak gerekiyor. Onun dışında; ideal olarak oda sıcaklığı 21 ile 25 derece arasındadır. Yani dereceyi bu sıcaklıkların altına düşürmemek gerekir. 17, 16, 14 gibi derecelere düşürülüyor bazen. Bu dereceler sağlık açısından olumlu sıcaklık değerleri değil. Bir de klima odayı serinletmek içindir, kişiyi serinletmek için değildir. Onun için klimanın fanının karşısına geçmemek gerekir. Doğrudan klimanın rüzgarının kişiye gelmemesi gerekir. Klimada kapalı sistemde hava dönüyor, yani içerdeki havayı alıyor, soğutuyor ve tekrar içeriye veriyor, dışardan içeriye hava değişimi olmuyor. Dolayısıyla bir süre klima çalıştıktan sonra hava kirlenir. Onun için klima çalışırken de kapı ya da pencereyi açıp atmosfer havası ile içerdeki havanın değişmesini sağlamak lazım. Yoksa içerdeki havanın kirlenmesi söz konusu. Bunlara dikkat edilirse klimada çok sorun yaşanmayabilir" dedi. "KLİMA ÇALIŞAN ODALARDA GENİŞ HAZNELİ KAP BULUNMALI" Klima çalışırken oda içindeki nemin azaldığını ve havayı kuruttuğunu belirten Prof. Dr. Özlü, "Bu durum risk oluşturabilir. Bağıl nem oranının yüzde 60-70 gibi bir değerde olması idealdir. Bunu sağlamak için odada su bulundurun. Geniş kaplarda su bulundurun ki buhar yapabilsin, odanın nem yüzeyi yükselsin. Eğer bunlara dikkat edilmezse klimaya bağlı sorunlar yaşanabilir. En sık gördüğümüz baş ağrısı, kas ağrısı, kas spazmları olabilir. Onun dışında ciltte, mukozada kuruluk, nezle gibi, farenjit, sinüzit gibi hastalıklara neden olabilir. Hatta zatürreye kadar bile gidebilir. Özellikle kalabalık bir odada kullanılıyorsa, eğer o odada solunum yolu enfeksiyonu geçirmekte olan bir hasta var ise o hastadan diğer sağlam kişilere bulaşma klima yoluyla olabilir maalesef. Özellikle klimalı bir odada kişi açıkta uyursa, klimanın fanı da kişiye gelirse, uyandığında ağrılarla uyanabilir. Romatizmal bir hastalık varsa onun tetiklenmesine sebep olabilir" diye konuştu.

Klima kullanan dikkat! Bu hata sizi zatürre yapabilir Haber

Klima kullanan dikkat! Bu hata sizi zatürre yapabilir

Yazın sıcak günlerini kapalı ortamlarda rahat geçirebilmek için yoğun olarak klima kullanılıyor. Alışveriş merkezlerinden araçlara kadar her ortamda kullanılan klima, birçok rahatsızlığa da sebep olabiliyor. Uzmanlar halk arasında zatürre olarak bilinen 'pnömoni' hastalığına karşı uyarılarda bulunuyor. Klima sistemlerinin hava, ısı ve nem dengesini ayarlayarak sıcak havalarda konfor sağladığını anlatan Necmettin Erbakan Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şebnem Yosunkaya, “İklim krizi ve aşırı sıcakların etkisiyle daha fazla klimalara ihtiyaç duyuyoruz. Klimalar aynı zamanda bir hava akımı oluşturarak iç ortamın havasının devridaim etmesini ve partiküllerden temizlenmesini sağlarlar ayrıca çok önemli kalıp küf oluşumunu engellerler. Ortam, iç ortamlarda engellerler aslında bu yönleriyle hava yolu hassas astımlı hastalarımız için de güzel, uygun cihazlardır kullanımları faydalıdır” dedi. “BAKIMLARI YAPILMAYAN KLİMALAR ZARARLI HALE GELEBİLİRLER” Klimaların filtre bakımları yapılmadığında içlerinde kendileri toz ve mikroorganizmalar barındırarak zararlı hale gelebildiklerinin altını çizen Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şebnem Yosunkaya, “Uygun temizlikleri yapılmazsa işte o filtreleri değiştirilmezse bu sefer içlerinde kendileri toz ve mikroorganizmalar barındırarak zararlı hale gelebilirler. Bu zararlar da iyi ortamı temizleyeceğine ortama mikroorganizma saçar hale gelirse toz ve mikroorganizma bu sefer hava yolu hassas bu astımlı hastalarımızda öksürük ve nefes darlığına yol açacaktır. Aynı zamanda bu ortamı soğutup, dış ortamla iç ortam arası ısı farkı yüksekliğine neden olduğu için yine hava yolu hassas astımlı hastalarımız böyle ani havadaki ısı değişimlerinden de etkilenirler. Yine böyle öksürük ve nefes darlığı başlayabilir bu hastalarımızda. İyi temizlenmezlerse bir takım mikroorganizmalar bu klimanın suyunda oluşur, yaşar ve kullandıklarında etrafa bu mikro organizmalar saçılır. Bu da akciğer hastalıklarına ve akciğerde zatürreye sebep olabilir. O ortamı kullananlarda salgın tarzında pnomonilere sebep olabilir” şeklinde konuştu. “Vücudun tek bölgesine uzun müddet gelen soğuk hava kas spazmlarına ağrılara sebep olabilir” Klimanın oluşturduğu soğuk havanın vücudun belli bir bölgesine uzun müddet gelmesi sonucu kas spazmlarının da olabileceğine değinen Prof. Dr. Yosunkaya, “O soğuk havanın böyle vücudun belli bir bölgesine uzun müddet gelmesi o bölgede kas spazmlarına ağrılara sebep olabilir. Aşırı bir kuruluk yani klimaların günün büyük bir kesiminde, iç ortamlarda çalıştırılması aşı bir kuruluk yaparak gözlerde üst hava yollarında yine akciğer enfeksiyonlarına eğilim oluşturabilir. Yine kötü tasarımlı klimalar, yüksek ses yaparak bir gürültü kirliliği oluştururlar. Bu da kişilerin uykusunu bozarak stres seviyelerinin artmasına sebep olabilir. Her konuda olduğu gibi klimalarda da dengeli davranalım, kullanımlarını abartmayalım. Temizliğine dikkat edelim” diye konuştu.

Klimaya karşı uyumak hasta eder mi? Haber

Klimaya karşı uyumak hasta eder mi?

Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Levent Öztürk, çalışan klimaya karşı uyumanın pek çok sağlık sorununa yol açabileceği uyarısında bulundu. Prof. Dr. Öztürk, AA muhabirine, mevsim normalleri üzerinde seyreden hava sıcaklıklarının uyku sağlığını olumsuz etkilediğini söyledi. Uyku sağlığının hava sıcaklığıyla doğrudan ilişkili olduğunu belirten Öztürk, "İdeal uyku ortamının sıcaklığı 19-22 derece arasında olmalı. 19 dereceden soğuk ve 22 dereceden sıcak olduğunda uyku kalitesi etkilenmektedir." dedi. Öztürk, sıcaklardan korunmak ve serinlemek amacıyla klima kullanımının yaygınlaştığına dikkati çekti. Klimanın doğru kullanılması gerektiğini vurgulayan Öztürk, şunları kaydetti: "Özellikle yatak odalarına konulan klimaların 16-17 derecelerde değil, en düşük seviye olarak 20 derece civarında çalıştırılması uyku sağlığı açısından daha uygun olacaktır. Aslında yatak odasında klima bulundurmayıp diğer odalardaki klimadan dolaylı faydalanmak sağlıklı olanıdır. Açık klimaya karşı uyumak pek çok sağlık sorununa neden olabilir. Vatandaşlar bu yaz sıcağında hasta olabilirler. İyi temizlenmemiş klima filtrelerinden mikrop kapabilme riski var. Aynı zamanda aşırı soğuğun etkisiyle enfeksiyon hastalıkları görülebiliyor. Hareket sistemine ilişkin rahatsızlıklar, adale krampları, boyun ve omuz tutulmaları meydana gelebiliyor. Birdenbire soğuyan kas gruplarında spazm olabiliyor. Bademcik iltihabı, boğazı üşütme ya da daha ağır durumlarda zatürreye kadar gidecek durumlar olabilir." Öztürk, uyku öncesi klimanın bir süre çalıştırılarak odanın serinletilmesini ve kapatıldıktan sonra uykuya geçilmesini tavsiye etti.

Klima kullanımı küresel ısınmayı tetikliyor! Haber

Klima kullanımı küresel ısınmayı tetikliyor!

Yaz aylarının gelmesiyle birlikte klima kullanımında meydana gelen artış, enerji kullanımını da beraberinde getirdi. Evlerde en az 2 klimanın bulunması yoğun enerji kullanımı ile birlikte 2050 yılında soğutma sistemlerinde kullanılan enerjinin günümüze oranla 3 kat artması bekleniyor. "AVRUPA BİRLİĞİ ÖNLEM ALMAYA BAŞLADI" Günümüzde soğutma için kullanılan enerji miktarının 2050 yılında yaklaşık 3 katına çıkmasının beklendiğini açıklayan Prof. Dr. Zeynep Zaimoğlu, "Aslında enerji kullanımını da kontrol altına alabilmek son derece zor. Çeşitli Avrupa Birliği ülkelerinde bu duruma karşı önlemler alınmaya başlandı. Örneğin Fransa'da kamu binalarında sıcaklık 26 derecenin üzerine çıktığı zaman klima kullanımına izin verilir hale gelmiş durumda. Diğer ülkelerde de benzer uygulamalar yapılmaya başlanıyor. Çünkü özellikle klima kullanımının iklime ve doğaya bir takım zararları söz konusu" şeklinde konuştu. Türkiye'de klimalar için kullanılan enerjinin büyük oranda termik santrallerden karşılanmasının olumsuz sonuçlar doğurduğuna dikkat çeken Zaimoğlu, "Ülkemizde kullandığımız klimalar için oluşturulan enerji ne yazık ki büyük oranda termik santrallerden karşılanıyor. Santrallerden karşılanan bu enerji elbette ki küresel ısınmaya ciddi etken hale geliyor. Dolayısıyla klima kullanımının iki farklı olumsuz etkisi söz konusu. Birincisi, kullanılan enerjinin termik santrallerden gelmesi ve bu yolla salınan karbondioksit ve eşdeğeri gazların zararları. İkincisi de klimalarda kullanılan hidroflorokarbon dediğimiz gazın ne yazık ki iklim değişikliğine etkin bir biçimdeki negatif etkisi. Biz karbondioksit ve eşdeğeri gazların salınımlarını azaltmaya çalışırken, yüksek sıcaklıklarda kullanılan klimalar ile birlikte çok daha zararlı hale getirmiş oluyoruz" ifadelerini kullandı. "ÇÖZÜM DOĞRU YALITIM" Klima kullanımının özellikle sıcak kentlerde önüne geçilmesinin son derece zor olduğunu belirten Zaimoğlu, "Bunun önüne geçebilmenin en önemli yollarından birisi binalardaki yalıtım. Doğru bir yalıtım sistemi ile binalarda daha az klima kullanımı söz konusu olabilir. Bu da gerekli inşaat kalitesi sağlanarak ve belediyelerin kontrolleri söz konusu olarak önümüzdeki dönemlerde yapılabilir gibi görünüyor. Merkezi sistem klimalar da tabi ki tekli klimalara göre çok daha az hidroflorokarbon salabiliyorlar. Ancak bunların da ekonomik maliyetinin ülkemiz açısından çok da ucuz olmadığını söyleyebiliriz. Sonuç olarak çözüm yalıtım olarak görünüyor" dedi. Kentlerde binaların birbirlerine olan yakınlıklarının da sıcaklığın artma nedenlerinden biri olan ısıl adaların oluşmasında etkili olduğuna dikkat çeken Zaimoğlu, "Binaların birbirine yakın olmaları ve klimaların dış ünitelerinin oluşturduğu sıcaklıklar ile birlikte kentlerde 'ısıl adalar' oluşmaya başlıyor. Mümkün olduğu kadar bina aralarının açık olması, kentsel alanlarda daha fazla yeşil alanın bulunması bu ısıl adaların oluşmasına yönelik bir engel oluşturabilir" diye konuştu.

Klima satışları patladı! Haber

Klima satışları patladı!

Meteoroloji Genel Müdürlüğünün ölçümlerine göre, kentteki sıcaklık artarken yüksek nem İstanbulluları bunaltıyor. Sıcak havadan bunalan bazı vatandaşlar, sahillerde denize girip serinlemeye çalışırken bazıları da ağaçların altındaki gölgelik alanlarda sıcaktan korunmaya çalıştı. Sarayburnu, Ahırkapı ile Çatladıkapı sahilinde bazı vatandaşlar kayalık alanlarda güneşlendi, denize girdi. Sahil yolunda yürüyüş yapan vatandaşlar sıcaklık ve nemden dolayı zor anlar yaşadı. Caddebostan ve Salacak sahillerinde de serinlemek isteyen bazı vatandaşlar denize girerek serinledi. KLİMALARIN TESLİM VE SERVİS SÜRELERİ UZADI Hava sıcaklıklarının yükselmesiyle klima satış, bakım ve montaj taleplerinde de yoğunluk yaşanıyor. Megakentte ev ve iş yerlerine yeni klima satın almak veya cihazına bakım yaptırmak isteyenler, bir aya yaklaşan servis sürelerini beklemek zorunda kalıyor. Kartal'da beyaz eşya mağazası sahibi Derviş Karataş, AA muhabirine, klimayla ilgili işlemlerin sıcaklıkların tavan yaptığı aylara bırakılmaması gerektiği söyledi. Karataş, yazın servis hizmetinde yoğun talebi karşılarken zorlandıklarını dile getirerek, "Müşterilerimize klimayı yazı beklemeden almalarını tavsiye ediyoruz ancak bu tavsiyeye pek uyulmuyor. Yaz sezonuna girildiği zaman da yoğun bir talep olduğundan dolayı işler sıkışıyor. Klimada stok olarak belki eksiğimiz olmuyor fakat servislerin montaj süresi uzuyor." dedi. Klima montajının ortalama 2-3 saat sürdüğünü anlatan Karataş, normal zamanlarda bir ekibin günde 4 klima kurabildiğini, bu durumda yoğunlaşan talebe yetişebilmelerinin kolay olmadığını kaydetti. Evdeki klimalarda var olan filtreleri tüketicinin 3 veya 6 ayda bir kendisinin temizleyebileceğini anlatan Karataş, cihazların filtrelerinin temizlenmemesi halinde zamanla tozla dolduğunu ve veriminin düştüğünü aktardı. Karataş, servis görevlilerince 1 ya da 2 yılda bir yapılması gereken detaylı bakım için vatandaşlara bahar aylarını tercih etmelerini önerdi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.