Hava Durumu

#Kiraz

Bursa Hayat Gazetesi - Kiraz haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kiraz haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Meyvelerde bulunan şeker oranı: Sağlık için bilinçli tüketim Haber

Meyvelerde bulunan şeker oranı: Sağlık için bilinçli tüketim

Yapılan yeni bir araştırma, meyvelerin doğal şekerlerle dolu olduğunu ve sağlıklı bir alternatif olarak öne çıktığını gösteriyor. Uzmanlar, meyvelerin içerdikleri vitaminler, lif ve antioksidanlarla birlikte sağlık için önemli olan doğal şekerleriyle dikkat çektiğini belirtiyorlar. Meyve tüketiminin dengeli bir şekilde yapılması gerektiğini vurgulayan uzmanlar, doğru miktarlarda tüketildiğinde meyvelerin sağlığa katkı sağlayabileceğini belirtiyorlar. Bu bulgular, meyvelerin sağlıklı bir yaşam tarzının önemli bir parçası olabileceğini ortaya koyuyor. Meyveler doğanın bize sunduğu şeker deposudur. Ancak, bu doğal şeker kaynağının sağlığımız üzerindeki etkileri hakkında birçok soru işareti bulunmaktadır.Meyvelerde bulunan şeker oranını, sağlık için önemli olanı ve dengeli bir tüketim stratejisinin neden gerekliliğini ele alacağız. MEYVELERDEKİ ŞEKER TÜRLERİ Meyvelerde bulunan şekerin ana bileşeni fruktozdur. Fruktoz, doğal bir şekekerdir ve çoğunlukla meyve, bal ve bazı sebzelerde bulunur. Bu, meyveleri tatlandıran ve onlara doğal bir lezzet veren unsurdur. Bununla birlikte, meyvelerde bulunan fruktoz, işlenmiş şekerlerden farklıdır. İşlenmiş şekerler, özellikle rafine edilmiş tatlandırıcılar, genellikle sağlığımıza zararlı olabilecek ekstra bileşenler içerebilir. Meyvelerdeki şeker oranı, meyvenin türüne ve olgunluğuna bağlı olarak değişir. Örneğin, tropikal meyveler genellikle daha yüksek şeker içeriğine sahiptirken, çilek gibi bazı meyveler daha düşük şeker içeriğine sahiptir. Ancak, meyvelerdeki doğal şekerlerin yanı sıra lif, vitamin ve antioksidanlar gibi sağlık için önemli diğer besin maddeleri de bulunur. Birçok uzman, meyve tüketimini desteklemekte ancak bunu dengeli bir şekilde yapmayı vurgulamaktadır. Özellikle şeker alımını izlemek için diyete dikkat eden kişiler, meyveleri doğru miktarda tüketmeye dikkat etmelidirler. DENGELİ BİR TÜKETİM STRATEJİSİ Dengeli bir tüketim stratejisi, meyve tüketimini içerirken şunları göz önünde bulundurmayı içerir:  Bir porsiyon meyve genellikle bir elma, bir portakal veya bir avuç çilek gibi bir miktarı ifade eder. Fazla miktarda meyve tüketmek, gereğinden fazla şeker alımına neden olabilir. Farklı meyveleri tüketmek, farklı besin maddelerinden faydalanmanıza yardımcı olur. Her meyvenin farklı bir besin profili olduğunu unutmayın. Konserve meyveler veya meyve suları genellikle eklenmiş şeker içerebilir. Taze veya taze dondurulmuş meyveler tercih ederek doğal şeker içeriğini artırabilirsiniz.Meyveyi bir öğünle birlikte tüketmek, kan şekerinizin daha istikrarlı olmasına yardımcı olabilir. Örneğin, bir dilim ananası veya bir avuç çilek, bir protein ve sağlıklı yağ kaynağı ile birlikte tüketilebilir. Meyveler sağlık için değerli bir kaynaktır ancak şeker içeriği konusunda dikkatli olmak önemlidir. Dengeli bir tüketim stratejisi benimsemek, doğal şekerlerden faydalanırken sağlığınızı korumanıza yardımcı olabilir. Meyveleri ölçülü bir şekilde tüketmek, dengeli bir diyete ve sağlıklı bir yaşam tarzına katkıda bulunabilir.

Bir ilde hasat sevinci yaşanıyor! Yurt dışına da satılıyor Haber

Bir ilde hasat sevinci yaşanıyor! Yurt dışına da satılıyor

Erzincan'ın merkez ilçesindeki köylerde, erkenci kiraz bahçelerindeki ağaçlarda yetiştirilen kirazlar toplanmaya başlandı. Sahip olduğu mikroklima özellikleri sayesinde başta elma, kayısı, şeftali, kiraz, üzüm, armut, dut, vişne, ceviz olmak üzere çok sayıda meyvenin yetiştirildiği Erzincan'da, bahçelerde erkenci kirazlar hasat edilmeye başlandı. TÜİK'in 2023 verilerine göre Erzincan'da 2 bin 340 dekar alandan 4 bin 75 ton kiraz üretimi gerçekleşti. Kalitesi ve aromasıyla Erzincan'ın önemli ürünlerinden biri olan kiraz dış ülkelere ve çevre illere satılıyor. Erzincan Merkeze bağlı Yaylabaşı Mahallesinde kiraz yetiştiriciliği yapan Saygın Polat, bahçesindeki kirazın hasadına başladı. Erkenci kiraz çeşitlerinin iç piyasaya sunduklarını ifade eden Polat, bu sene verim ve kaliteden memnun olduklarını, ürettikleri kiraza güvendiklerini, işçi bulmada sıkıntı yaşamalarına rağmen üretimden taviz vermeyeceklerini söyledi. Erzincan Tarım ve Orman İl Müdürlüğü Bitkisel Üretim ve Bitki Sağlığı Şube Müdürü Özcan Tekin ve teknik ekibe ziyaretlerinden dolayı teşekkür etti. Kiraz hasadının başlaması ile ilgili olarak açıklamalarda bulunan Erzincan Tarım ve Orman İl Müdürü Murat Şahin, kirazın Erzincan için önemli bir meyve olduğunu kaydetti. İl Müdürü Şahin, ilk etapta erkenci çeşitlerin hasat edileceğini bayramdan sonra ise bölgelere göre değişmekle birlikte yaklaşık bir ay boyunca hasadın süreceğini kaydederek, "Erzincan bulunduğu bölgede meyvecilik sektöründe önemli bir kapasiteye sahip. Sofralık, kurutmalık ve sanayiye yönelik birçok meyveyi Erzincan olarak yetiştiriyor ve çevre illere satıyoruz. Sezon başından bu yana çiftçilerimizle birlikte hareket ederek hem kültürel işlemlerde hem de hastalık ve zararlılarla mücadelede işbirliği yapıyoruz. İnşallah bolluk ve bereket içerisinde bir sezon yaşayacağız" dedi. Erzincan'da genellikle Üzümlü ilçesinde ve köylerinde yoğun olarak yetiştirilen kirazda bayram sonrası hasadın başlaması bekleniyor.

Üretici mağdur: Günlük 2 bin TL'ye işçi bulamıyor! Haber

Üretici mağdur: Günlük 2 bin TL'ye işçi bulamıyor!

Malatya'da kayısıdan sonra kendine has tadıyla ağızlara tat katan coğrafi işaret tescilli ‘Yeşilyurt Dalbastı Kirazı' bu yıl hem kalite olarak hem de rekolte olarak üreticisini sevindiriyor. Yeşilyurt Ziraat Odası Başkanı Doğan Solmaz, kirazda hasada başladıklarını ve ürünlerinin ise oldukça verimli olduğunu ifade etti. Coğrafi işaret belgeli olan dal bastı kirazlarının bu yıl aroma bakımında çok kaliteli olduğunu ifade eden Solmaz, “Türkiye'de nam yapmış bir kirazımız. İhracatçı gelirse İnşallah bu yılda üreticilerimizin yüzü gülecek. Bu sezon da ürünlerimiz de çok kaliteli, seyrek tuttu ürün kalibrasyonu çok güzel” dedi. Bu yıl ilçede 800 ton civarında kiraz hasadı olmasını beklediklerini de ifade eden Başkan Solmaz, “umuyoruz ki bu yıl kiraz üreticimiz hak ettiği değeri alır. Geçen yıl biliyorsunuz büyük bir afet yaşadık. Bundan dolayı çiftçilerimiz mağdur durumda” ifadelerine yer verdi. Bu yıl üreticinin en büyük sorunlarından birinin de işçi bulmak olduğunu dile getiren Solmaz, “En büyük sorun işçi sıkıntısı. Yerelde çalışanlar kalacak yeri olmadığı için il dışına çıkınca şuanda işçi bulmakta zorlanıyoruz. Bir işçinin maliyeti günlük 2 bin TL. Günde ortalama 60 kilo kiraz derecek” dedi. Pazarda kirazın kilogram fiyatının da 60 ila 75 TL arasında gittiğini de ifade eden Başkan Solmaz, “Çiftimiz bir yılık emeğini alamıyor ama aracılar burada kilo başına 15-20 TK alarak çiftçinin 2 senede kazanamadığını bir ayda kazanıyorlar. Bu mağduriyetimizin giderilmesini istiyoruz” şeklinde konuştu. Solmaz ayrıca kiraz üreticileri için hijyenik bir toplama alanı oluşturulması gerektiğini de belirterek bu şekilde ihracatçıların Yeşilyurt'a daha fazla geleceğini söyledi. Kiraz üreticisi Mehmet Ali Özendi ise bu yıl kiraz hasadında işçi bulmakta güçlük yaşadıklarını söyledi. Günde 2 bin TL'ye kiraz toplayacak işçi bulamadığını ifade eden Özendi, "Şu an bir devlet memuru bile 40 bin TL alırken bizler 60 bin TL'ye ayda çalışacak işçi bulamıyoruz. İşçi olmadığı için mecbur ben kendim topluyorum, yetiştiremediğimden de ürünün ağaçta kalma riski var" diye konuştu.

Dalları bastı kiraz: Ne kadar rekolte bekleniyor? Haber

Dalları bastı kiraz: Ne kadar rekolte bekleniyor?

Şehzadeler şehri Amasya’da dalları kiraz bastı. Coğrafi işaret tescilli Amasya kirazının hasadı verimli başladı. Bu yıl 50 bin ton rekolte bekleniyor. Amasya Valisi Yılmaz Doruk, üretilen kirazların Almanya ve Rusya başta olmak üzere çeşitli ülkelere ihraç edildiğini açıkladı. ALMANYA VE RUSYA KİRAZ İHRACATINDA EN BAŞTA Dünyanın ve yurdun dört bir yanına kiraz satışının yapıldığını anlatan Vali Doruk, “2024 yılında 28 bin dekar alanda bir önceki yıla göre yüzde 39 artışla 50 bin ton rekolte beklenmektedir. Almanya ve Rusya başta olmak üzere Irak ile diğer ülkelere ihracatımız oluyor” dedi. “İYİ ELMANIN OLDUĞU YERDE İYİ KİRAZ DA OLUR” Katıldığı hasatta üreticilere bereketli kazançlar dileyip tarım şehrinin en önemli ihraç ürünlerinden olan ‘0900’ cinsi kirazın iki yıl önce ‘Amasya kirazı’ olarak coğrafi işaretle tescili edildiğini hatırlatan Vali Doruk, “İyi elmanın olduğu yerde iyi kiraz da olur. Artık Amasya elmasının yanında Amasya kirazı da var” diye konuştu. Kiraz üretiminde lider konumda olan Türkiye’nin ihracatında ise dünyada 3. sırada bulunduğunu hatırlatan Doruk, “Uluslararası pazarda Türk kirazı kalitesi uzun hasat dönemi, rekabetçi fiyatı, ürünün işlenerek soğuk zincirde muhafazası ve nakliyesinden dolayı tercih edilmektedir. Amasya’da kiraz 200 metre ile bin 300 metre rakım arasında yetiştirilmekte olup hasat süresi 75 güne kadar sürebilmektedir. Hasat zamanı rakım ve mevsim sıcaklığına bağlı olarak değişmekle birlikte mayıs ayı ortalarından temmuz ayı sonlarına kadar devam etmektedir” şeklinde konuştu. Uzun yıllardır kiraz üretimi yapan Ali Pehlivan’ın bahçesindeki hasada İl Tarım ve Orman Müdürü Gürol Çetin ile Amasya Ziraat Odası Başkanı Mustafa Cebeci de katıldı.

Fiyatlar düştü, üreticiler tepki gösterdi! Haber

Fiyatlar düştü, üreticiler tepki gösterdi!

Denizli’de Honazlı kiraz üreticilerinin ardından Buldanlı çilek üreticileri de düşen fiyatlara tepki gösterdi. Sezon başında tarlasından toptan 30 TL’den satılan çilek fiyatı 20 TL ye düştü. Üreticiler çilek toplamaktan vaz geçti. Denizli’de geçtiğimiz hafta meşhur Honaz kirazı alım fiyatının 200 TL’ den 80 TL’ye düşmesinin ardından kiraz üreticileri tepki göstermiş. Kendine has aroması ve rengiyle bilinen ‘Buldan’ bölgesine ait organik çilek üreticileri de sezon başında kilogramını 30 TL’den tarlasından sattıkları çileğin fiyatının 20 TL’ye düşürülmesine tepki gösterdi. Buldan İlçesine bağlı Yeniçam Mahallesi’nde yıllardır organik çilek üretimi yapan Hüseyin Yangöz, girdi maliyetlerinin yükselmesine rağmen çilek fiyatının düşmesinin, üreticiye ölüme itmek olduğunu savundu. SEZON BAŞI 30 TL’DEN SATILDI Buldan da çilek hasadının mayıs ayının ilk haftalarında başladığını, o dönem pazarlarda kilogramı 80-100 TL’den satılan çileği tarlada tüccara kilogramı 30 TL’den verdiklerini hatırlatan çilek üreticisi Hüseyin Yangöz, “Bölgemizde çilek hasadına mayıs ayının ilk haftasında başladık. Çilek fiyatına o zaman 30 lira dediler. O dönemde pazarlarda 80-100 liradan satılan çileği bizden 30 liradan almaya başladılar. Mayıs ayının sonuna gelirken şu anda çileğin toptan fiyatı 20-25 lira. Komisyoncu geliyor elindeki çilekte erginlik olgunluk varsa istediği fiyatı söylüyor. Belirli bir fiyat uygulaması yok. Üretici de ürettiği malı satmak zorunda olduğu için tek kelime konuşmadan malını vermek zorunda kalıyor. Çileği ameleler topluyor, amele fiyatı sürekli artıyor. Dün 25 kasa çileği 5 kişi ile topladım. Bin bir emekli toplayıp sattığım çileğin parası anca amele parasına yetiyor. Üreticiye bir şey kalmıyor. Yani komisyoncu tamamını götürüyor” dedi. “6 AY GECE GÜNDÜZ ÇALIŞIYORUZ” Çilek tarlasını sezona hazırlamak için altı ay boyunca gece gündüz çalıştıklarını, yabancı otları yolup, ilaçlama yaptıklarına dikkat çeken Hüseyin Yangöz, “Çilek üretmek, üretilen çileği toplamak çok zor bir iş, çilek meyvesi çok narin. Çilek ermeye başladığında toplanıp, hızla tüketiciye ulaştırılması gerekiyor. Çileği toplamasak dalında çürüyüp gidiyor, toplayıp satamasak kasada çürüyüp gidiyor. Tüccarda bunu çok iyi bildiği için her şeyi bahane edip çilek fiyatını düşürüyor. Her şeyin fiyatı artarken bizim alın terimizle ürettiğimiz çileğin fiyatı düşüyor. Komisyoncu fiyat düşürdüğü için elimize az para geçiyor. Az parayı da ameleye dağıtıyoruz. Üreticiye bir şey kalmıyor” dedi. “AMELEDEN DAHA ÇOK ÇALIŞIYORUM” Kendi tarlasında ameleden daha çok çalıştığını anlatan Yangöz, tarladaki çileğin mutlaka toplanması gerektiğine dikkat çekti. Yangöz, “Tarlamda çilek çok belki 2 ton çilek çıkabilir. Ama ben artık ameleye çilek toplatmayacağım. Aşırı yüksek girdi maliyetleri nedeniyle bu sene çilek sezonunu kendi adıma kapatıyorum. Bu yıl hava şartları güzel gitti. Bu yıl çilek üretim yılıydı. Ama geçen yıl çilekten çok büyük zararlar ettik. Üretici ile tüketici arasındaki aracılardan sıkıntı yaşıyoruz. Devletimiz bu aracıları ortadan kaldırmalı. Üretici ile tüketici buluşturulmalı. Esas kazancı aracılar yapıyor” ifadelerini kullandı. MALİYETLER AĞIR ÇALIŞACAK İŞÇİ DE YOK Gençlerin artık tarlalarda çalışmadığını, tarlaya çalışmaya gelen amelenin yaş ortalamasının yüksek olduğunu ve hepsinin emekli olduğunu anlatan Yangöz, şöyle konuştu: “Çilek üretimin de maliyetimiz çok yüksek, işçi fiyatları çok yüksek. Tarlama çalışmaya gelen amelinin hepsi emekli, yaşlı. İşçi sıkıntısı çok büyük. Ekonomik kriz emekliyi şu anda perişan duruma soktu. Üretici üretemez duruma geldi. Tarlamda 15 dönüm çileğim vardı, 7 dönümünü bozdum neden bozdum işçi sıkıntısı, gübre sıkıntısı bunların hepsi beni etkilediği için. Geçen yıl 5 dönüm çilek tarlamdan hiç çilek almadan tarlada bıraktım. Sırf gübre alamadım ilaç atamadım komisyoncularda fiyatı 10 liraya 8 liraya düşürdü tarlada terk ettim çileğimi” “VERİM DÜŞÜK KALDI” Bu yıl hava şartlarının çilek üretimi acısından iyi gitmesine rağmen pahalı gübre fiyatları nedeniyle çileklere gübre veremediklerini, bu yüzden de verimin düşük kaldığının altını çizen Yangöz, “Çileklerimizde bu yıl yeterince gübre kullanamadık. Neden kullanamadık geçen yıl 500 liraya aldığımız gübre bu yıl 2000 lira olmuş. Nasıl kullanırsın. Olduğu kadar dedik, olana bereket dedik karnımızı doyurmayı düşündük. Niye öyle dedik, çünkü yapamıyoruz üretemiyoruz işçi bulamıyoruz maliyetler yüksek olduğu için isteyerek yapmıyoruz. Şu anda üzerinde çilek var ama toplamaktan vazgeçiyorum sırf sıkıntılar var diye. Büyük şehirlerde duyuyorum bizim verdiğimiz fiyatın 3 katına çilek satılıyor. Kimler kazanıyor komisyoncular kazanıyor. Zenginler kazanıyor devletin üreticiyle bu ekonomik krizi çözmesi için ne yapması gerekirdi aracıları ortadan kaldırıp belirli maliyetlerle üreticiden aldığını tüketiciye buluşturması gerekir. Ama maalesef biz komisyoncuların, aracıların elindeyiz. Üretici günden güne zayıflıyor. Yoksulluğa sefalete itilmiş durumda” ifadelerini kullandı.

45 gün sürecek hasat serüveni başladı! Üretici fiyattan memnun Haber

45 gün sürecek hasat serüveni başladı! Üretici fiyattan memnun

Türkiye'nin yaş sebze ve meyve merkezi olarak bilinen şehirlerden Mersin'in Erdemli ilçesinde turfanda kiraz hasadı başladı. 2 bin 500 dekarda kiraz üretimi yapılan Erdemli'de bu yıl 5 bin tonun üzerinde ürün rekoltesi bekleniyor. Kalitesine göre kilosu 50'den başlayarak 70 liraya kadar alıcı bulan kiraz, iç piyasada satışa sunulmasının yanı sıra Rusya başta olmak üzere Bulgaristan, Romanya gibi Balkan ülkeleri ile Arap ülkelerine ihraç ediliyor. Köylüler kirazın çeşitlerine göre 45 gün sürmesi beklenen hasat boyunca oluşacak istihdamdan da memnun. "YAKLAŞIK 500 KİŞİNİN BİR GÜNDE ÇALIŞABİLECEĞİ ORTAMLAR OLUŞTU" Kiraz yetiştiriciliği yapan üretici Bedir Uzlar, köylerinde turfanda kiraz üretiminin 15 yıl önce başladığını, ekonomik olarak büyük katkılar sağladığını belirtti. Uzlar, "Daha önce burada nar, şeftali gibi ürünler yetişiyordu. Fakat kirazın turfanda olarak yetişmesi 15 yıla tekabül ediyor. Ve çok güzel bir gelir oldu, çok güzel bir pazar oldu. Erdemli'nin şirin bir köyü, geliri bol, ülkeye yararlı, köye yararlı bir iş oldu kiraz. Yaklaşık 500 kişinin bir günde çalışabileceği ortamlar oluştu. Bir kiraz diyarı burası" dedi. Kirazların kalitesine göre değer bulduğunu ifade eden Uzlar, "Kirazımız kalitesine göre 50 lira ile 70 lira arasında alıcı buluyor. Ankara, İstanbul, Erzurum, Bursa gibi illere de sevkiyat yapılmaktadır" diye konuştu. "BÖLGE EKONOMİSİNE CİDDİ KATKILARI OLUYOR" Hasada katılarak bol ve bereketli kazançlar dileyen Erdemli Belediye Başkanı Mustafa Kara, "Koramşalı köyümüzdeyiz. Yılın ilk kiraz hasadındayız. Kiraz Koramşalı'mızın simge meyvelerinden bir tanesi oldu. Hem ilçe ekonomisine, hem köyümüzün ekonomisine ciddi katkıları oluyor. Hem de iş imkanı sağlıyor köylümüze. Koramşalı kirazımız kalitesiyle ünlü bir kirazımız. Balkanlara, Rusya'ya ve Arap ülkelerine ihracatı yapılıyor. Bu şekilde de ülke ekonomimize ciddi katkılarda da bulunuyor. Burası artık kiraz diyarı, 15-20 yıldır üretimimiz var"ifadelerini kullandı.

Hasat yapıldı, 2 bin TL’den alıcı buldu! Haber

Hasat yapıldı, 2 bin TL’den alıcı buldu!

Manisa’nın Şehzadeler ilçesinde erkenci kiraz cinsleri kuzey yarımkürede yetişen ilk kiraz olma özelliğiyle gerek yurt içi gerekse de yurtdışı pazarda önemli bir yere sahip. Çiftçilerin pazara ilk kirazı getirmek için adeta birbirleriyle yarıştığı Manisa’da kuzey yarımkürenin ilk kirazını çiftçi Mehmet Bülbül hasat etti. Bahçesinden özenle hasadı yapan kiraz yetiştiricisi Mehmet Bülbül, açık arttırmaya sunmak üzere 300 kilogramlık kirazını Manisa’nın Şehzadeler ilçesinde bulunan Kiraz Pazarına getirdi. Pazarda alıcılar tarafından yapılan açık arttırmayla iki kiraz tüccarı ortaklaşa olarak kilogramı 2 bin TL’den 300 kilogramlık kirazı satın aldı. Kirazı pazara ilk getiren çiftçilere destek amacıyla her yıl gerçekleştirilen açık arttırma usulü geleneğiyle çiftçi Mehmet Bülbül’e önemli bir teşvik sağlanmış oldu. Bu yıl sezonun genel olarak iyi geçtiğini ve geçtiğimiz yıl 75 bin ton ihracat gerçekleştiğini söyleyen kiraz üreticisi Mehmet Bülbül, bu yıl hedeflerinin 100 bin ton olduğunu dile getirdi. Bülbül, “Yaklaşık 300 kilogram hasat yaptık. Kuzey yarım kürenin ilk kirazı bu. Erkenci kirazlarda biraz eksiklik var. Ama diğer kirazlarda durum iyi. Geçen sene toplamda 75 bin ton ihracat yaptık. Bu sene 100 bin tonu bulacaktır” dedi. Kirazı açık arttırmada ortaklaşa alan kiraz alıcısı Kerim Sincar, “2 bin TL’den ilk üreticimize hayırlı olsun. İyi bir sezon bekliyoruz. Mahsuller bu yıl iyi” dedi. Kerim Sincar ile ortaklaşa açık arttırmaya giren Malkoç Fatihoğlu, üreticilere hayırlı bir sezon geçirmelerini dileyerek. Yaklaşık 300 kilogram kirazı 2 bin TL’den aldık. İnşalah hayırlı olur. İyi bir sezon bekliyoruz. Maliyetler çok yüksek. Yetiştirebilirsek inşallah Dubai’ye göndereceğiz. Yetişmezse yurtiçinde kendi vatandaşlarımıza yedireceğiz” ifadelerini kullandı. Pazara gelen 300 kilogram kirazı kilogramı 2 bin TL’den açık arttırmada satan Mehmet Bülbül, “Manisa’da kuzey yarımkürenin ilk kirazını pazara getirdik. Geçtiğimiz yıl 75 bin ton ihracat yapmıştık. Bu sene 100 bin tonu bulmayı hedefliyoruz. İnşallah bütün çiftçilerimize hayırlı bir sezon olur” dedi. Öte yandan, pazara gelen kiraz üreticileri ve satıcılara kuzey yarımkürenin ilk kirazıyla hatıra fotoğrafı çekilmeyi de ihmal etmedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.