Hava Durumu

#Kıbrıs Barış Harekatı

Bursa Hayat Gazetesi - Kıbrıs Barış Harekatı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kıbrıs Barış Harekatı haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Kıbrıs Barış Harekatı'nda kullanılan mühimmat ve teçhizat bu müzede! Haber

Kıbrıs Barış Harekatı'nda kullanılan mühimmat ve teçhizat bu müzede!

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından barışı tesis etmek amacıyla düzenlenen Kıbrıs Barış Harekatı'nda kullanılan mühimmat ve teçhizat, Mersin Deniz Müzesi'nde sergileniyor. Mersin'de, 14 Temmuz 2011'de açılan deniz müzesinde, Kıbrıs Barış Harekatı'nda kullanılan mühimmat ve teçhizatın sergilenmesi amacıyla salon oluşturuldu. Müzede hazırlanan Barbaros Ana Sergi Salonu'nda, barış harekatı sırasında kullanılan ve ele geçirilen, çoğunluğu Rumlara ait 43 obje yer alıyor. Müzeyi ziyaret edenler, harekatla ilgili bilgi alarak, ayaklı havan topu, işaret fişeği tabancası, balta, kasatura, kılıç, çelik miğfer, şarjör, top mermisi kovanı gibi askeri mühimmat ve teçhizatı görme imkanı yakalıyor. Objelerin bulunduğu bölümde, harekatın unutulmayan hatıraları, Mehmetçiğin fotoğrafları ile harekata ilişkin bilgiler de yer alıyor. Müzenin bahçesinde ise 20 Temmuz 1974'teki harekata fiilen katılan ve "barışı denizden taşıyan" TCG Ertuğrul Gemisi'ne ait simus demiri, gemi direği ve gemi topu da bulunuyor. MERSİN DENİZ MÜZESİ Denizciliği sevdirmek, tanıtmak ve yaygınlaştırmak, Türk denizcilik tarihi ile Mersin'in tarihine ait her türlü eser, belge, fotoğraf ve dokümanı toplamak amacıyla, çağdaş müzecilik anlayışına uygun sergileme vizyonuyla açılan Mersin Deniz Müzesi'nde çok sayıda eser izlenime sunuluyor. Askeri denizcilik alanındaki dördüncü müze olarak 2011'de hizmete açılan müze, haftanın 6 günü ziyaretçilere hizmet veriyor.

Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yılı! Resmi Gazete'de yayımlandı Haber

Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yılı! Resmi Gazete'de yayımlandı

Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıl dönümüne dair TBMM kararı Resmi Gazete'de yayımlandı. Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıl dönümünün büyük bir gurur ve mutlulukla idrak edildiği bildirilen kararda, Kıbrıs Türk halkının Barış ve Özgürlük Bayramı'nın içtenlikle tebrik edildiği belirtildi. Kararda, "20 Temmuz, yıllardır çektiği acı ve zorluklara cesaret ve sabırla karşı koyan Kıbrıs Türk halkının kurtuluş günüdür. Ada'daki egemenlik haklarının ve eşit statüsünün korunmasının sembolüdür. 1963 yılında, Kıbrıslı Rumların ortaklık devletini gasbetmesiyle başlayan, sürgün ve katliamlarla devam eden karanlık dönem bu harekatla son bulmuş, Kıbrıs Türkü'nün varlık ve güvenliği teminat altına alınmış, Ada'da huzur ve güven ortamı tesis edilmiştir." ifadelerine yer verildi. Kıbrıs Türk halkının Türkiye'nin de desteğiyle adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüm için iyi niyetle çaba sarf ettiği kaydedilen kararda, ancak 50 yılı aşkın süredir devam eden müzakere sürecinde Türk tarafının yapıcı rolüne rağmen, Rum tarafının uzlaşmaz tavrı nedeniyle sonuç alınamadığı, Kıbrıslı Rumlar Avrupa Birliği üyeliği ile ödüllendirilirken Kıbrıslı Türklerin haksız ve insanlık dışı bir izolasyona, kısıtlama ve ambargolara maruz bırakıldığı aktarıldı. Ada'da tek ve kesin çözümün, Kıbrıs Türk halkının özden gelen haklarının teslim edilmesi, egemen eşitliğin ve eşit uluslararası statüsünün tescil edilmesiyle mümkün olacağı vurgulanan kararda, şunlar belirtildi: "Uluslararası toplumu Ada’daki gerçekleri kabul ederek, Kıbrıs Türk halkının maruz kaldığı insanlık dışı izolasyona bir an önce son vermeye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni hak ettiği şekilde tanımaya davet ediyoruz. Kıbrıs Türkü kardeşlerimizle birlikte bu yöndeki gayretlerimizi sonuca ulaşana dek sürdüreceğimizi vurguluyoruz. Türkiye, bugüne kadar olduğu gibi gelecekte de Kıbrıs Türklerinin özgürlük ve refahının teminatı olmaya devam edecek, 'garantör devlet' ve 'Ana vatan' olarak sorumluluklarını hassasiyetle yerine getirmeyi sürdürecektir. Kıbrıs Türk halkının meşru hak ve çıkarlarının aşındırılmasına hiçbir şekilde müsaade etmeyecektir. Türkiye Büyük Millet Meclisinin ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne tam desteği her koşulda ve kesintisiz olarak devam edecektir. Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıl dönümünü idrak ettiğimiz bu tarihi günde, Kıbrıslı soydaşlarımızla gönül ve dava beraberliğimizi teyit ediyoruz, sarsılmaz birlik ve dayanışmamızı bir kez daha tüm dünyaya ilan ediyoruz." Kararın, Resmi Gazete'de yayımlanması hususunun 18 Temmuz 2024 tarihli 105. birleşiminde kabul edildiği bildirildi.

Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. yıl dönümüne ilişkin tezkere kabul edildi Haber

Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. yıl dönümüne ilişkin tezkere kabul edildi

TBMM Genel Kurulunda, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un imzasını taşıyan, "Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. Yıl Dönümü" başlıklı tezkere okunarak kabul edildi. Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıl dönümünün büyük bir gurur ve mutlulukla idrak edildiği belirtilen tezkerede, Kıbrıs Türk halkının Barış ve Özgürlük Bayramı'nın içtenlikle tebrik edildiği aktarıldı. Tezkerede, "20 Temmuz, yıllardır çektiği acı ve zorluklara cesaret ve sabırla karşı koyan Kıbrıs Türk halkının kurtuluş günüdür. Ada'daki egemenlik haklarının ve eşit statüsünün korunmasının sembolüdür. 1963 yılında, Kıbrıslı Rumların ortaklık devletini gasbetmesiyle başlayan, sürgün ve katliamlarla devam eden karanlık dönem bu harekatla son bulmuş, Kıbrıs Türkü'nün varlık ve güvenliği teminat altına alınmış, Ada'da huzur ve güven ortamı tesis edilmiştir." ifadelerine yer verildi. İzleyen yarım asır boyunca Kıbrıs Adası'nda kan dökülmemiş olmasının Barış Harekatı'nın kalıcı mirası ve başarısının tartışılmaz kanıtı olduğunun altı çizilen tezkerede, "Adını barıştan alan, Kıbrıs Türkü'nü mutlak bir yok oluştan kurtaran bu harekat, Türkiye Cumhuriyeti'nin 1960 Garanti Anlaşması'ndan kaynaklanan hak ve yükümlülükleri temelinde icra edilmiştir. Bu sayede Ada'nın Enosis hayalleriyle ve bir oldubittiyle ilhakının da önüne geçilmiştir." ifadeleri kullanıldı. "RUM TARAFININ UZLAŞMAZ TAVRI NEDENİYLE SONUÇ ALINAMADI" Türk Silahlı Kuvvetlerinin kahraman askerleri ve Kıbrıslı mücahitlerin el ele ulaştıkları zaferin, bağımsız Kıbrıs Türk Devleti'nin teşekkülünde atılan ilk adım olduğu kaydedilen tezkerede, şu ifadelere yer verildi: "Harekat kararını alan Başbakan Bülent Ecevit'i, Başbakan Yardımcısı Necmettin Erbakan'ı, zorluklarına rağmen harekatı büyük bir başarıyla icra edip zaferle sonuçlandıran Genelkurmay Başkanı Semih Sancar'ı, bağımsızlık mücadelesinin öncü isimleri Dr. Fazıl Küçük ve Rauf Denktaş'ı saygıyla, minnetle ve rahmetle anıyoruz. Kıbrıs Türkü'nün varoluş mücadelesinde omuz omuza çarpışan Mehmetçik ve mücahitlerimizi, harekatın isimsiz kahramanlarını, şehit ve gazilerimizi rahmet ve şükranla yad ediyoruz. Geride bıraktığımız 50 yılda Barış Harekatı'nın açtığı yolda başarı ve güvenle yürüyen Kıbrıs Türkleri, 1983 yılında, Kurucu Cumhurbaşkanı merhum Rauf Denktaş'ın önderliğinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni ilan ederek egemenlik mücadelelerini taçlandırmıştır." Kıbrıs Türk halkının Türkiye'nin de desteğiyle adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüm için iyi niyetle çaba sarf ettiği vurgulanan tezkerede, "Ancak, 50 yılı aşkın süredir devam eden müzakere sürecinde Türk tarafının yapıcı rolüne rağmen, Rum tarafının uzlaşmaz tavrı nedeniyle sonuç alınamamıştır. Kıbrıslı Rumlar Avrupa Birliği üyeliği ile ödüllendirilirken Kıbrıslı Türkler haksız ve insanlık dışı bir izolasyona, kısıtlama ve ambargolara maruz bırakılmıştır. Kıbrıs Türkü bu duruma ne layıktır ne de razıdır. Oyalanmaya, siyasi eşitliği ve Ada'nın doğal kaynaklarını eşitlik temelinde paylaşımı öngörmeyen önerilerle zaman kaybına tahammülleri de kalmamıştır." görüşleri ifade edildi. "İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM SİYASETİ, KALICI BARIŞI SAĞLAMANIN YEGANE YOLUDUR" Ada'da tek ve kesin çözümün, Kıbrıs Türk halkının özden gelen haklarının teslim edilmesi, egemen eşitliğin ve eşit uluslararası statüsünün tescil edilmesiyle mümkün olacağı aktarılan tezkerede, şu ifadelere yer verildi: "İki devletli çözüm siyaseti, Akdeniz bölgesinde istikrar ve kalıcı barışı sağlamanın da yegane yoludur. Ada'da iki ayrı halkın ve iki ayrı devletin varlığı daha fazla göz ardı edilmemelidir. Kıbrıs meselesinin çözümüne yönelik teşebbüslerin, bu gerçek üzerine inşa edilmesi şarttır. Kıbrıs Türk Devleti'nin, uluslararası toplumun bağımsız ve eşit egemen bir üyesi olarak hak ettiği yeri alması daha fazla tehir edilemez. Bu çerçevede, Türk Dünyası'nın ayrılmaz bir parçası olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin Türk Devletleri Teşkilatında ve Türk Devletleri Parlamenter Asamblesinde gözlemci üye statüsü kazanması memnuniyet vericidir. Bu gelişmelerin ileri adımlarla tamamlanması en tabii beklentimizdir." "TÜRKİYE, KIBRIS TÜRKLERİNİN ÖZGÜRLÜK VE REFAHININ TEMİNATI OLMAYA DEVAM EDECEK" "Uluslararası toplumu Ada’daki gerçekleri kabul ederek, Kıbrıs Türk halkının maruz kaldığı insanlık dışı izolasyona bir an önce son vermeye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni hak ettiği şekilde tanımaya davet ediyoruz." ifadeleri kullanılan tezkerede, şunlar kaydedildi: "Kıbrıs Türkü kardeşlerimizle birlikte bu yöndeki gayretlerimizi sonuca ulaşana dek sürdüreceğimizi vurguluyoruz. Türkiye, bugüne kadar olduğu gibi gelecekte de Kıbrıs Türklerinin özgürlük ve refahının teminatı olmaya devam edecek, 'garantör devlet' ve 'Anavatan' olarak sorumluluklarını hassasiyetle yerine getirmeyi sürdürecektir. Kıbrıs Türk halkının meşru hak ve çıkarlarının aşındırılmasına hiçbir şekilde müsaade etmeyecektir. Türkiye Büyük Millet Meclisinin ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne tam desteği her koşulda ve kesintisiz olarak devam edecektir. Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıl dönümünü idrak ettiğimiz bu tarihi günde, Kıbrıslı soydaşlarımızla gönül ve dava beraberliğimizi teyit ediyoruz, sarsılmaz birlik ve dayanışmamızı bir kez daha tüm dünyaya ilan ediyoruz. Kıbrıs Türkleri, sonsuza kadar bağımsız devletlerinin çatısı altında ve kendi bayraklarının gölgesinde barış, huzur ve güvenle yaşamaya devam edecektir."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.