#İrlanda

Bursa Hayat Gazetesi - İrlanda haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, İrlanda haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

İrlanda'dan vatandaşlarına Lübnan'a seyahat etmeyin uyarısı Haber

İrlanda'dan vatandaşlarına Lübnan'a seyahat etmeyin uyarısı

 İrlanda Dışişleri Bakanlığının yayımladığı seyahat uyarısında, İsrail-Lübnan sınırında tansiyonun son haftalarda yükseldiği, gerginliğin kısa sürede daha da tırmanabileceği belirtildi. Bu durumun Lübnan'dan ayrılmayı da etkileyebileceğine işaret edilen açıklamada, "Bakanlık, tüm İrlanda vatandaşlarına imkan varken ticari seferlerle ülkeden ayrılmayı şiddetle tavsiye ediyor." ifadesi kullanıldı. Lübnan'ın güvenlik statüsünün de "Bu ülkeye seyahat etmeyin" şeklinde düzenlendiği seyahat uyarısında, İrlanda'nın Beyrut'ta büyükelçiliğinin bulunmadığı hatırlatıldı. Beyrut'ta, İrlanda Fahri Konsolosluğu bulunduğu belirtilen açıklamada, acil durumda ya da İrlanda vatandaşlarının vizeye ihtiyaç duyan yakınları için İrlanda'nın Kahire Büyükelçiliğiyle temasa geçilmesi gerektiği kaydedildi. Ticari seferlerin kaldırılması halinde tahliye imkanlarının da sınırlı olacağı uyarısı yapılan açıklamada, Lübnan'ı terk edemeyecek durumda olanların ise ülke içi hareketliliğini azami dikkatle gerçekleştirmesi gerektiği vurgulandı. İrlanda vatandaşlarına, Lübnan'daki protestolardan uzak durma çağrısı da yapılan seyahat uyarısında, Litani Nehri'nin güneyi ile Naqoura-Tyre-Saida-Beyrut otoyolu ile batısına seyahatlerden kaçınılması gerektiği ifade edildi. Lübnan'daki 12 Filistinli mülteci kampı ile Suriye sınırının 15 kilometre yakınlarına gidilmemesi gerektiği belirtildi. BÖLGEDE ÇATIŞMALARIN BÜYÜMESİ ENDİŞESİ ARTIYOR Son dönemde İsrail ile Hizbullah arasında 8 Ekim 2023'ten bu yana Lübnan-İsrail sınırında yaşanan çatışmaların şiddetlenmesi ve İsrail'in son dönemde Lübnan'a yönelik "büyük bir saldırıya yönelik operasyonel planları onayladığını" açıklamasının ardından bölgede çatışmaların büyümesi endişesi artıyor. Son olarak ABD, Rusya, Makedonya, Kanada, Kuveyt, Almanya ve Hollanda, vatandaşlarına Lübnan'dan ayrılmayı da içeren seyahat uyarıları yapmıştı. İngiltere ise 26 Nisan'da güncellediği son seyahat uyarısında, vatandaşlarına Lübnan'a gitmemeyi ve ülkeden ayrılmayı tavsiye etmişti.

Çekya ve İrlanda Avrupa Parlamentosu seçimi için sandık başında Haber

Çekya ve İrlanda Avrupa Parlamentosu seçimi için sandık başında

Avrupa Birliği (AB) üyesi 27 ülke, Avrupa Parlamentosunun (AP) yeni üyelerini seçmek üzere sandık başına gidiyor. Dün Hollanda halkının sandık başlına gitmesiyle başlayan AP seçimleri, bugün Çekya ve İrlanda'da devam ediyor. Yaklaşık 3.6 milyon seçmenin bulunduğu İrlanda'da oy kullanma işlemi yerel saatle 07.00'de başladı. Çekya halkı ise saat 14.00'te sandık başına gidecek. Her iki ülkede oy verme işlemi 22.00'de sona erecek. ESTONYA'NIN TAMAMINDA OY VERME İŞLEMİ BAŞLADI AP seçimlerinde bazı ülkeler, katılım oranını arttırmak amacıyla vatandaşlarına erken oy kullanma imkanı sundu. Bu çerçevede geçtiğimiz hafta ülke genelinde sadece belirli bölgelerde sandıkların kurulduğu Estonya'da bugün ülke genelindeki 377 sandık merkezinin tamamında oy kullanma işlemi başladı. Yaklaşık 980 bin seçmenin bulunduğu ülkede saat 12.00'de açılan sandıklar, 20.00'de kapanacak. Seçimlerde İrlanda vatandaşları ülkeyi Avrupa Parlamentosunda temsil edecek 14 vekili, Çekya vatandaşları 21 vekili, Estonya vatandaşları da 7 vekili belirleyecek. HOLLANDA'DA AŞIRI SAĞ SANDIKTAN İKİNCİ ÇIKTI Hollanda'da dün gerçekleştirilen seçimlerinin ardından sandık çıkış anketlerine göre aşırı sağcı, İslam ve AB karşıtı Geert Wilders'ın liderliğini üstlendiği Özgürlük Partisi (PVV), İşçi Partisi ve Yeşil Sol İttifakı'nın (PvdA/GroenLinks) gerisinde kaldı. 2019 seçimlerinde 720 sandalyeli Avrupa Parlamentosu'nda sandalye elde edemeyen Özgürlük Partisi, bu seçimlerde 7 sandalye elde edecek. İşçi Partisi ve Yeşil Sol ittifakının sandalye sayısı ise 8 olacak. Gece saatlerinde seçim sonuçlarını değerlendiren Wilders, ilk resmi sonuçların açıklanacağı 9 Haziran'da birinci sırada yer aldıklarının görüleceğini öne sürdü. Wilders, “Bu gece en büyük kazanan açık arayla biziz. Güzel bir sonuç elde ettik” dedi. Yaklaşık 13 milyon seçmenin bulunduğu Hollanda'da seçime katılım oranı ise yüzde 47 oldu. SANDALYE SAYISI NÜFUSA GÖRE BELİRLENİYOR AB üyesi ülkelerin Avrupa Parlamentosundaki temsil oranı, ülkelerin nüfuslarına oranla belirleniyor. Bu çerçevede Malta, Lüksemburg ve Güney Kıbrıs'ın parlamentoda 6'şar sandalyesi bulunurken, Almanya'nın 96 sandalyesi bulunuyor. İlki 1979'da gerçekleştirilen ve bu yıl 10.'su düzenlenen AP seçimlerinde yaklaşık 360 milyon seçmenin oy kullanma hakkı bulunuyor. Seçimlerin sonuçlarının küresel iklim politikalarından göç ve savunmaya, jeopolitik planda ise ABD, Rusya ve Çin'e yönelik siyasete etkileri olması bekleniyor.

İspanya'dan sonra 2 ülke daha Filistin'i tanıdı Haber

İspanya'dan sonra 2 ülke daha Filistin'i tanıdı

İspanya, Norveç ve İrlanda, Filistin’i resmen tanıyacaklarını 22 Mayıs’ta duyurmuştu. İspanya, bugün yaptığı kabinesi toplantısının ardından Filistin’i resmen tanıdıklarını duyurdu. İspanya’nın ardından İrlanda kabinesi de bugün bir araya geldi. İrlanda hükümeti tarafından kabine toplantısının ardından yapılan açıklamada Filistin’in resmen tanındığı kaydedildi. İrlanda Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, “İrlanda hükümeti, Filistin’i egemen ve bağımsız bir devlet olarak tanımaktadır ve Dublin ile Ramallah arasında tam diplomatik ilişkilerin geliştirilmesini kabul etmiştir. İrlanda'nın Ramallah'taki Büyükelçiliğiyle birlikte İrlanda'nın Filistin Devleti nezdinde bir Büyükelçisi atanacaktır” denildi. Norveç Dışişleri Bakanı Espen Barth Eide ise 26 Mayıs’ta Brüksel'de Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa ile yaptığı görüşmede Filistin’in tanınmasına ilişkin tanımaya ilişkin resmi belgeyi teslim etmişti.  Norveç, Filistin’in tanınma kararı gece itibariyle yürürlüğe girmesiyle Filistin’i resmen tanıdığını duyurdu. Eide yaptığı yazılı açıklamada, Filistin’in resmen tanınması kararının Filistin ve Norveç ilişkilerinde bir dönüm noktası olduğunu söyleyerek, “Norveç 30 yılı aşkın bir süredir Filistin devletinin en güçlü savunucularından biri olmuştur. Filistin hükümetinin zor reform görevini sürdüreceğine ve ateşkes sonrasında hem Batı Şeria'yı hem de Gazze'yi yönetmek için gerekli temelleri atacağına güveniyorum” ifadelerini kullandı. İsrail tarafının yapıcı bir şekilde hareket etmemesinin üzücü olduğunu kaydeden Eide, “Uluslararası toplum, Filistin halkına siyasi ve ekonomik desteğini arttırmalı ve iki devletli çözüm için çalışmalı” dedi.

3 ülke Filistin'i resmen tanıyacağını duyurdu Haber

3 ülke Filistin'i resmen tanıyacağını duyurdu

Norveç hükümeti Filistin'i, uluslararası hukuka ve ilgili Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararlarına uygun şekilde 1967 sınırlarıyla 28 Mayıs'ta tanıyacağını duyurdu. Norveç Başbakanı Jonas Gahr Store, Dışişleri Bakanı Espen Barth Eide ile düzenlediği ortak basın toplantısında, "Norveç hükümeti, Norveç'in Filistin'i bir devlet olarak tanımasına karar verdi." dedi. On binlerce kişinin öldüğü ve yaralandığı bir savaşın ortasında hem İsraillilere hem de Filistinlilere siyasi çözüm sunan tek alternatifi canlı tutmaları gerektiğini belirten Store, bunun, "yan yana, barış ve güvenlik içinde yaşayan iki devlet" olduğunun altını çizdi. Hükümetten yapılan açıklamada, Norveç'in iki devletli çözümü desteklediği ve ilerletmeye çalıştığı vurgulanarak Filistin'in bir devlet olarak tanınmasının, Norveç'in, Orta Doğu'daki çatışmaya kalıcı bir çözümün sadece iki devletli bir çözüm yoluyla sağlanabileceği yönündeki uzun süredir devam eden tutumunu vurguladığı bildirildi. Açıklamada, Filistin'in, Avrupa'daki benzer görüşe sahip ülkelerle eş zamanlı olarak, uluslararası hukuka ve ilgili BMGK kararlarına uygun şekilde 1967 sınırlarıyla 28 Mayıs'ta tanınacağı belirtildi. İRLANDA FİLİSTİN DEVLETİNİ TANIYACAĞINI DUYURDU Norveç’in ardından, İrlanda Başbakanı Harris de ülkesinin Filistin devletini tanıyacağını duyurdu. İSPANYA FİLİSTİN DEVLETİNİ TANIYACAĞINI AÇIKLADI İspanya Başbakanı Sanchez, ülkesinin 28 Mayıs'ta Filistin devletini resmen tanıyacağını açıkladı.

İrlanda'da Gazze'ye destek eylemleri Haber

İrlanda'da Gazze'ye destek eylemleri

İrlanda'nın en büyük ikinci üniversitesi olan College Dublin Üniversitesi'nde (UCD) öğrenciler, üniversite yönetiminin İsrail ile ilişkilerini kesmesi talebiyle gösteriler düzenliyor. Gösterilerin 4. gününde öğrenciler, kampüste kurdukları çadırlara "Siyonist hükümdar barbarlığı normalleştiriyor" ve "Filistin'i sömürmeyi sonlandırın" ifadelerini yazdı. Öğrenciler, "Nehirden denize özgür Filistin", "Gözler Refah'ta", "Filistin özgür olana kadar özgürlük yok" ve "Hepimiz Filistinliyiz" yazılı dövizler taşıdı. UCD Öğrenci Birliği Başkanı Martha Ni Riada ve öğrencilerden Miranda Bauer, eyleme ilişkin, Filistin halkıyla ve aynı zamanda dünyanın dört bir yanındaki kampüslerde kurulan birçok kampla dayanışma içinde bu kampı kurmaya karar verdiklerini, bunun güçlü bir eylem olduğunu düşündüklerini söyledi. "İSRAİL'E YAPTIRIMLARA İHTİYACIMIZ VAR ÇÜNKÜ AKSİ HALDE (EYLEMLERİNE) DEVAM EDECEKLER" Riada, "Bu gerçekten önemli çünkü üniversitenin soykırıma karşı duracak bir tavır almasını, İsrail kurumlarıyla bağlarını kesmesini, ayrıca İsrail şirketlerinden ayrılmasını ve İsrail ile tüm bağlarını kesmesini istiyoruz. Çünkü İsrail her şeyde olduğu gibi uluslararası hukuku ihlal ediyor. İsrail'e yaptırımlara ihtiyacımız var çünkü aksi halde (eylemlerine) devam edecekler." dedi. İsrail'in Filistinlileri ve özellikle Gazze'deki Filistinlileri nasıl hedef aldığını gördüklerini söyleyen Bauer, "Önemli olan, bunun daha geniş bir hareketin parçası olması, yani bu UCD'nin daha geniş ve farklı kurumların hareketine katılmasını istiyoruz." diye konuştu. Trinity College Dublin'in İsrail kurumlarından ayrıldığını ve bu süreci geçen hafta başlattığını anımsatan Bauer, "Biz de buna katılmak ve ülkedeki ve dünyadaki tüm üniversiteleri buna bir son verip tamam demeye teşvik etmek için üniversiteye geldik." dedi. İrlanda'nın en prestijli üniversitelerinden olan Trinity College Dublin'de, geçen hafta 5 gün kamp kuran Filistin destekçisi öğrenciler, üniversite yönetimine taleplerini kabul ettirmiş ve gösterilerine son vermişti. İSRAİL'İN GAZZE'DEKİ KATLİAMI İsrail, 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne karadan, denizden ve havadan saldırılarını sürdürüyor. İsrail ordusunun saldırılarında son 10 günde Gazze'de 519 Filistinli hayatını kaybederken, 1163 Filistinli de yaralandı. Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığından bu sabah yapılan açıklamaya göre, İsrail'in Gazze Şeridi'ne 221 gündür sürdürdüğü saldırılarda toplam can kaybı 35 bin 173'e, yaralı sayısı da 79 bin 61'e ulaştı. Ayrıca enkaz altında ve yol kenarlarında halen ölülerin bulunduğu ancak İsrail güçlerinin engellemesi nedeniyle sağlık ekipleri ile sivil savunma görevlilerinin cenazelere ulaşamadığı belirtiliyor. Gazze Şeridi'ne 7 Ekim'den bu yana saldırılarını sürdüren İsrail ordusu, 7 Mayıs'ta da Gazze'nin Refah bölgesine kara saldırısı başlatarak Mısır'la olan sınır kapısının Filistin tarafını ele geçirdiğini duyurmuştu.

İrlanda, İsrail'e karşı 'soykırım' suçlamasıyla açılan davaya müdahil olacak Haber

İrlanda, İsrail'e karşı 'soykırım' suçlamasıyla açılan davaya müdahil olacak

İrlanda Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İrlanda Başbakan Yardımcısı, Dışişleri ve Savunma Bakanı Micheal Martin'in, ülkesinin UAD'de İsrail aleyhindeki "soykırım" davasına müdahil olacağını duyurduğu bildirildi. Açıklamada, Martin'in, davada ortaya çıkan hukuki ve politik meselelerin analizi ve Güney Afrika dahil ortaklarla istişarenin ardından, UAD Statüsü'nün 63. Maddesi uyarınca, müdahil olma beyanı üzerinde çalışmaya başlamaları için yetkililere talimat verdiği belirtildi. Hükümetin onayını gerektirecek olan beyanın, Güney Afrika'nın bildirisini sunmasının ardından yapılmasının amaçlandığı ifade edilen açıklamada, bunun birkaç ay sürmesinin muhtemel olduğuna değinildi. "ULUSLARARASI İNSANCIL HUKUK KİTLESEL ÖLÇEKTE İHLAL EDİLİYOR" Açıklamada, konuya ilişkin değerlendirmelerine yer verilen Martin, şunları kaydetti: "Mahkeme tarafından 26 Ocak'ta alınan geçici tedbir kararının ardından İrlanda hükümeti, Soykırım Sözleşmesi'nin hukuki analizi, mahkemenin geçici tedbir kararı ve diğer akit taraflarla yapılan istişareler temelinde, UAD'deki bu davaya müdahil olma beyanında bulunmayı acilen değerlendirme niyetini teyit etmiştir. Bu analiz ve istişare şimdi sonuçlandı. İrlanda davaya müdahil olacaktır." Martin, UAD nezdindeki bir davaya üçüncü taraf olarak müdahil olmanın karmaşık bir konu ve nispeten nadir olduğunu daha önce de dile getirdiğini aktararak, 1948'den bu yana UAD'de Soykırım Sözleşmesi kapsamında sadece 4 devletlerarası davanın açıldığına işaret etti. Bakan Martin, "İrlanda bunlardan biri olan Ukrayna-Rusya davasına müdahil olmuştur ve son 6 hafta boyunca titiz ve kapsamlı bir analiz ve istişare sürecinin ardından Güney Afrika-İsrail davasına da müdahil olmaya karar verdik." ifadelerini kullandı. Soykırım yapılıp yapılmadığına karar vermenin mahkemenin görevi olduğunu vurgulayan Martin, "7 Ekim'de İsrail'de gördüklerimiz ve şu anda Gazze'de gördüklerimiz, uluslararası insancıl hukukun kitlesel ölçekte bariz şekilde ihlal edildiğini göstermektedir." ifadesine yer verdi. UAD'DE İSRAİL ALEYHİNE AÇILAN SOYKIRIM DAVASI Güney Afrika Cumhuriyeti, 1948 tarihli Birleşmiş Milletler (BM) Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ni ihlal ettiği gerekçesiyle 29 Aralık 2023'te İsrail aleyhine UAD'de dava açmıştı. Güney Afrika, Gazze'deki durumun aciliyet teşkil etmesi sebebiyle UAD'den ihtiyati tedbirlere hükmetmesini istedi ve tedbir talebine ilişkin duruşmalar 11-12 Ocak'ta Lahey'deki Barış Sarayı’nda yapıldı. Divan, 26 Ocak'ta açıkladığı tedbir kararlarında, İsrail’in Soykırım Sözleşmesi'nin 2'nci maddesinde tanımlanan fiillerin işlenmemesi için elinden gelen tüm önlemleri almasına, İsrail ordusunun Soykırım Sözleşmesi'nin 2'nci maddesindeki fiilleri işlemesini engelleyecek önlemleri ivedilikle almasına, Gazze’deki Filistinlilere yönelik soykırım çağrısı yapanları önlemek, engellemek ve cezalandırmak için gereken tüm adımları atmasına, Gazze’deki Filistinlilerin karşılaştığı olumsuz yaşam koşullarını ortadan kaldırmak için ihtiyaç duyulan temel hizmetlere ve insani yardımın sağlanmasını mümkün kılan acil ve etkili önlemleri almasına, Gazze'deki Filistinlilere karşı Soykırım Sözleşmesi'nin ihlalini gösteren delillerin yok edilmesini önlemek ve korunmasını sağlamak için etkili tedbirler almasına, kararın yürürlüğe girmesinden itibaren 1 ayda alınan tüm tedbirler hakkında mahkemeye bir rapor sunmasına hükmetti. Güney Afrika, İsrail'in Refah'a saldırı planı nedeniyle 13 Şubat'ta yeni tedbirlere hükmedilmesi talebinde bulunmuş, Divan ise 16 Şubat'taki kararında ek tedbir talebini reddederek, İsrail'in mevcut geçici tedbirleri derhal ve etkin şekilde uygulaması gerektiğini bildirmişti.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.