Fındık Haberleri - Son Dakika Fındık Haber Güncel Gelişmeler

Fındık piyasasında küresel dinamikler ve Türkiye’nin rolü

Fındık, dünya genelinde hem ekonomik hem de gastronomik açıdan önemli bir üründür. Özellikle Avrupa ve Asya pazarlarında yaygın olarak tüketilen fındık, aynı zamanda sanayi ürünlerinde de kullanılan bir bileşendir. KÜRESEL FINDIK PAZARININ YAPISI Üretim ve Tüketim: Küresel fındık üretiminin büyük bir kısmı Türkiye, İtalya ve ABD gibi ülkelerde gerçekleşmektedir. Türkiye, dünya fındık üretiminin yaklaşık %70’ini karşılamakta olup, en büyük üretici konumundadır. İtalya ve ABD, diğer önemli üretici ülkeler olarak öne çıkmaktadır. Fındık, özellikle tatlılar, çikolata, bisküvi ve atıştırmalık ürünlerde yaygın olarak kullanılmaktadır. İhracat ve İthalat: Türkiye, dünya fındık ihracatında liderdir ve fındığın büyük bir kısmını Avrupa ülkelerine, özellikle de Almanya, Fransa ve İtalya'ya ihraç etmektedir. Diğer ülkeler de fındık ithalatı yapmaktadır ancak Türkiye’nin pazar payı oldukça yüksektir. İtalya, özellikle fındık işleme ve sanayi ürünlerinde önemli bir rol oynar, ABD ise fındık ithalatında büyüyen bir pazar olarak dikkat çekmektedir. Fiyatlar ve Pazar Dalgalanmaları: Fındık fiyatları, hava koşulları, üretim verimliliği, küresel talep ve ekonomik koşullar gibi faktörlerden etkilenmektedir. Fındık fiyatları, özellikle hasat dönemlerinde dalgalanmalara maruz kalabilir. Örneğin, aşırı hava koşulları veya kuraklık, üretim miktarını etkileyerek fiyatların artmasına neden olabilir. TÜRKİYE’NİN FINDIK PAZARINDAKİ ROLÜ Üretim Kapasitesi: Türkiye, fındık üretiminin yaklaşık %70'ini gerçekleştirerek dünya çapında liderdir. Karadeniz Bölgesi, Türkiye’nin en önemli fındık üretim merkezidir. Bu bölge, uygun iklim koşulları ve toprak yapısı sayesinde yüksek kaliteli fındık üretimi için ideal bir ortam sunar. İhracat Stratejileri: Türkiye, fındık ihracatında dünya çapında birinci sıradadır. Türk fındığı, yüksek kalitesi ve lezzeti nedeniyle uluslararası pazarda tercih edilmektedir. Türk hükümeti ve çeşitli fındık üretici birlikleri, ihracat pazarlarını genişletmek ve fiyat dalgalanmalarını azaltmak için çeşitli stratejiler geliştirmiştir. Ekonomik ve Sosyal Etkiler: Fındık, Türkiye’nin kırsal ekonomisi için önemli bir gelir kaynağıdır. Fındık üretimi, birçok küçük çiftçi ve üreticinin geçim kaynağıdır. Ayrıca, fındık işleme sektörü ve ilgili sanayi kolları da bu ekonomik yapının bir parçasıdır. Türkiye'de fındık üretiminin sosyal ve ekonomik etkileri büyüktür, bu nedenle hükümet ve sivil toplum kuruluşları bu sektörü desteklemeye yönelik çeşitli politikalar geliştirmektedir. FINDIK PAZARINDAKİ ZORLUKLAR VE FIRSATLAR İklim Değişikliği ve Çevresel Etkiler: İklim değişikliği, fındık üretimini doğrudan etkileyebilir. Karadeniz Bölgesi'nde yaşanan iklim değişiklikleri, fındık üretimini ve kalitesini etkileyebilir. Kuraklık, aşırı yağışlar ve sıcaklık dalgalanmaları, üretim verimliliğini azaltabilir. Çevresel sürdürülebilirlik, bu nedenle fındık üreticileri için önemli bir konu olmaktadır. Pazar Rekabeti: Küresel fındık pazarında rekabet artmaktadır. Diğer üretici ülkeler, pazar payını artırmak için çeşitli stratejiler geliştirmektedir. Türkiye’nin rekabetçi konumunu sürdürmesi için kaliteyi artırma, yenilikçi üretim teknikleri kullanma ve pazarlama stratejilerini güçlendirme gerekliliği bulunmaktadır. Tüketici Tercihleri ve Sağlık Trendleri: Tüketici tercihleri ve sağlık trendleri, fındık pazarını etkileyebilir. Sağlıklı atıştırmalıklar ve doğal ürünlere olan talep artmaktadır. Fındık, sağlıklı yağlar ve besin maddeleri içermesi nedeniyle bu eğilimle uyumludur. Ancak, pazar payını korumak için sürekli olarak tüketici eğilimlerini takip etmek ve uyum sağlamak önemlidir. GELECEK PERSPEKTİFLERİ Sürdürülebilirlik ve Teknolojik Yenilikler: Sürdürülebilir tarım uygulamaları ve teknolojik yenilikler, fındık üretiminin verimliliğini artırabilir ve çevresel etkilerini azaltabilir. Organik tarım yöntemleri, su tasarrufu sağlayan teknolojiler ve verimli üretim teknikleri, gelecekteki fındık üretimini şekillendirebilir. Yeni Pazarlar ve İhracat Stratejileri: Türkiye’nin, özellikle Asya ve Latin Amerika gibi yeni pazarları hedeflemesi, ihracatını artırabilir. Ayrıca, fındık işleme kapasitesini geliştirmek ve değer zincirindeki katma değeri artırmak, Türkiye’nin rekabet avantajını güçlendirebilir. Eğitim ve Bilinçlendirme: Üreticilere yönelik eğitim ve bilinçlendirme programları, sürdürülebilir üretim uygulamalarını teşvik edebilir. Ayrıca, tüketicilere fındığın sağlık yararları hakkında bilgi vermek, talebi artırabilir. SONUÇ Fındık piyasası, küresel ekonomik ve çevresel dinamiklerden etkilenirken, Türkiye’nin lider konumu bu pazarın şekillenmesinde kritik bir rol oynamaktadır. İklim değişikliği, pazar rekabeti ve tüketici eğilimleri gibi zorluklarla karşı karşıya kalan fındık sektörü, sürdürülebilirlik, yenilik ve stratejik pazarlama yoluyla bu zorlukların üstesinden gelebilir. Gelecekteki başarı, bu stratejilerin etkin bir şekilde uygulanmasına ve piyasa trendlerinin doğru bir şekilde takip edilmesine bağlı olacaktır.

Fındık alım fiyatları duyuruldu

Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), 2024/2025 dönemi için kabuklu fındık alım fiyatlarını belirledi. Yeni fiyatlar, fındık üreticilerinin depolama ve finansman ihtiyaçlarını karşılamak, ayrıca pazarlama sorunlarını önlemek amacıyla hasat dönemi öncesinde açıklandı. Belirlenen alım fiyatları, %50 sağlam iç fındık esasına göre şu şekildedir: Levant kalite: 130 TL/Kg Giresun kalite: 132 TL/Kg Bakanlık tarafından üreticilere verilecek alan bazlı destek, mazot ve gübre yardımları dikkate alındığında, Levant kalite için ortalama fiyat 133 TL/Kg, Giresun kalite için ise 135 TL/Kg olacaktır. Ayrıca, yüksek randımanlı fındığa (50 randımanın üzerindeki her +1 randıman için) 1,30 TL/Kg ilave fiyat uygulanacaktır. TMO, fındık alımları için gerekli teknik altyapı, depolama, personel ve finansman hazırlıklarını tamamlamıştır. Üreticiler, 12 Ağustos'tan itibaren TMO iş yerlerinden, www.tmo.gov.tr adresinden ve e-devlet üzerinden randevularını alabilecektir. Kabuklu fındık alımlarına 19 Ağustos'ta başlanacak olup, alımlar randevulu olarak gerçekleştirilecek. KABUKLU FINDIK NEDİR? Kabuklu fındık, iç kısmı yenilebilir fındık çekirdeğini koruyan sert bir kabukla çevrilidir. Fındıklar, doğrudan ağaçtan toplandıktan sonra genellikle bu kabukla birlikte bulunur. Kabuklu Fındığın Özellikleri: Besin Değeri: Vitaminler ve Mineraller: E vitamini, B vitaminleri, magnezyum, fosfor ve potasyum açısından zengindir. Antioksidanlar: Serbest radikalleri nötralize eden ve hücresel hasarı önlemeye yardımcı olan antioksidanlar içerir. Kalorisi ve Yağ İçeriği: Kalori: Fındık, yüksek enerji içeriğine sahiptir ve sağlıklı yağlar açısından zengindir. Yağlar: İçerdiği yağlar çoğunlukla tekli doymamış yağlardır ve kalp sağlığına olumlu etkileri olabilir. Lezzet ve Kullanım Alanları: Lezzet: Hafif tatlı ve fındıksı bir lezzete sahiptir. Kullanım Alanları: Çerez olarak tüketilebilir, tatlılarda, keklerde ve salatalarda kullanılabilir. Ayrıca fındık ezmesi ve fındık yağı üretiminde de kullanılır. Kabuklu Fındığın Saklanması: Serin ve Kuru Yerde Saklama: Kabuklu fındıklar, serin ve kuru bir ortamda saklanmalıdır. Nem ve ısıdan korunması, raf ömrünü uzatır. Uzun Süreli Saklama: Uzun süreli saklama için hava geçirmeyen kaplarda veya torbalarda saklanabilir. Kabuklu Fındığın Faydaları: Kalp Sağlığı: İçerdiği sağlıklı yağlar kalp sağlığını destekleyebilir. Sindirim Sağlığı: Lif içeriği sindirim sistemini destekler ve kabızlığı önlemeye yardımcı olabilir. Kilo Kontrolü: Düşük glisemik indeks değeri, tokluk hissini artırabilir ve kilo kontrolüne yardımcı olabilir. Kabuklu Fındığın Tüketim Şekilleri: Çerez olarak: Tuzlu veya kavrulmuş olarak tüketilebilir. Tatlılarda: Kek, kurabiye ve pastalarda kullanılabilir. Salatalarda: Çıtır dokusu ve lezzetiyle salatalara eklenebilir. Kabuklu fındık, doğal haliyle hem sağlıklı hem de lezzetli bir atıştırmalık olarak bilinir. Ayrıca, çeşitli yemeklerde ve tatlılarda kullanılabilecek çok yönlü bir bileşendir.

Artvin'de başlayan tehlike tüm Türkiye'ye yayılıyor

Artvin'de ilk kez 2018 yılında tespit edilen kahverengi kokarca böceği (Halyomorpha halys), Karadeniz bölgesi üzerinden hızla yayılmaya devam ediyor. Türkiye'nin tarımsal üretimini tehdit eden bu zararlı böcek, meyve ağaçları, sebzeler ve diğer tarım ürünleri üzerinde büyük zararlar veriyor. EKONOMİK VE EKOLOJİK TEHDİT Uzmanlar, kahverengi kokarca böceğinin tarımsal ürünlerde kalite düşüşüne ve ciddi ekonomik kayıplara yol açabileceği konusunda uyarıyor. Böceğin yayılması, özellikle fındık, elma, armut, şeftali ve domates gibi ürünlerin üreticilerini büyük bir endişeye sürüklüyor. Gürcistan'dan Türkiye'ye geldiği tahmin edilen kahverengi kokarca böceğinin yayılış sınırı olmaması nedeniyle, bugün Doğu Karadeniz'in sorunu gibi görünse de, önümüzdeki 5 yıl içerisinde tüm Türkiye'nin sorunu haline geleceği öngörülüyor. Konuyla ilgili konuşan Artvin Çoruh Üniversitesi Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Entomolojisi ve Koruma Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Temel Göktürk, 2017 yılında kahverengi kokarcanın Türkiye'de görülmeye başlandığını, 2018 yılında özellikle Kemalpaşa bölgesinde bu zararlı türün varlığının tespit edilerek Tarım ve Orman Bakanlığına rapor edildiğini belirtti. 2020 yılında pandeminin de çıkmasıyla böceğin yayılımı hızlandığını kaydeden Göktürk, "2019 yılında Artvin'in sorunu haline gelen kahverengi kokarca, 2022 yılına gelindiğinde Trabzon bölgesine kadar yayılmıştı. 2024 yılına geldiğimizde ise tüm Doğu Karadeniz bölgesinde yayılış gösteren bir böcek türü haline geldi. Kahverengi kokarca, oldukça fazla miktarda konukçusu olan ve bitkilerin öz sularını emerek zarar yapan bir zararlı böcek. Özellikle Doğu Karadeniz bölgesinde fındık üretiminin gerçekleştirildiği monokültür alanlarda bu böceğin zararı önümüzdeki yıllarda daha da belirgin hale gelecektir. Şu an itibariyle halk, bu zararlı böceği evlerinde gördükleri için, özellikle sonbahar mevsiminde kışlamak için eve gelen bu böceklerden dolayı psikolojik rahatsızlık duyuyor ve şikayet ediyor. Ancak önümüzdeki 1-2 yıl içerisinde fındık bahçelerinde, kivi bahçelerinde ve elma bahçelerinde bu böceğin zararı daha çok ortaya çıkacak ve ekonomik açıdan önemli bir sorun haline gelecektir. 2019 yılında sadece Artvin'in sorunu olan kahverengi kokarca, sonraki yıllarda diğer illerin de sorunu haline gelmiştir. Bu durum, böceğin sadece Doğu Karadeniz bölgesinde sınırlı kalacağı anlamına gelmez. Böceğin yayılış coğrafyası değerlendirildiğinde, Türkiye'nin her ikliminde ve her yükseltisinde yaşayabilme özelliğine sahip olduğu görülmektedir. Bugün Marmara bölgesine kadar ulaşmış durumda. Önümüzdeki 5 yıl içerisinde bu böceğin Ege Bölgesi, İç Anadolu Bölgesi ve hatta Antalya, Akdeniz bölgesine kadar ulaşması muhtemeldir. 300'den fazla türün öz suyunu emerek ekonomik zarar verdiğinden dolayı önemlidir" dedi. "ÖNLEM ALINMAZSA BUGÜN FINDIK, YARIN KAYISI VE KİRAZ BAHÇELERİ BU BÖCEKTEN ZARAR GÖRECEK" "Bu böceğin önümüzdeki yıllarda Doğu Karadeniz bölgesinde fındıktaki zararı artacağı gibi, İç Anadolu bölgesinde kayısı, kiraz bahçelerinde ve narenciye bahçelerinde de zararı muhtemeldir" diyen Göktürk, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Bu böcekle mücadele kapsamında, Tarım ve Orman İlçe Müdürlüklerinde aktif çalışmalar başlatılmıştır. Şu anda feromon tuzakları asılarak böceklerin yakalanması gündeme gelmiştir. Ancak, böceğin özellikle kışlaklardan çıkmadan önce yakalanması, yapay kışlaklar oluşturularak bu böceklerin içine çekilmesi önem arz etmektedir. Şu ana kadar böcekle mücadele çalışmaları dünyanın birçok ülkesinde yürütülmektedir. Ancak zarar boyutu oldukça fazladır. 2018 yılında Gürcistan Anakliya'da fındık bahçelerinde yaptığı zarardan dolayı, iki sene üst üste fındık tüccarları fındıklarını satamamıştır. İtalya'da elmalarda yaptığı zarardan dolayı, elmalar para etmemiştir. Amerika'da ise mısırda yaptığı zarar sonrasında, mısırın değerini düşürerek mısır yağı üretimini oldukça fazla miktarda azaltmıştır. Yani, kısaca baş belası bir böcek türüdür. Türkiye'de yayılışının önemi bir an önce mücadele yöntemi kapsamında ele alınarak, seferberlik niyetiyle mücadeleye başlanması zorunludur. Zorunludur diyorum çünkü önümüzdeki yıllarda Karadeniz bölgesinde fındıkta sorun oluşturacaktır. İç Anadolu Bölgesine geçtiğinde Malatya'nın kayısı üretimini, kiraz üretimini ve sebzecilikle geçinenlerin ekonomik değerini düşürecektir. Akdeniz bölgesine geçtiğinde ise oradaki bitkilere zarar verecektir. Yayılış sınırı olmayan bu tehlikeli böcek, bugün Artvin ve Trabzon'un sorunu iken, yarın tüm Türkiye'nin sorunu haline gelecektir.”

Taze fındık tezgahlarda yerini aldı! Kilosu 100 lira

Ordu'da sahil kesimlerinde fındık hasat sezonuna yaklaşık 2 hafta kalırken, tezgah üzerine dalından topladıkları yaş fındığı koyan üreticiler, genellikle gurbetçiler ve turistlere satış yapıyor. Günlük kimi zaman 40 kilo satış yaptıklarını söyleyen üreticiler, satışların geçen yıllara göre düşük olduğunu belirterek, gün boyunca satış için beklediklerini belirttiler. Yaş fındığın kilogramını 100 liradan satan üreticilerin bu yılki sezondan fiyat beklentileri yüksek. “TAZE ŞEKİLDE SATMAYA ÇALIŞIYORUZ” Yol kenarında fındık satışı yapan Coşkun Çarkçı, “Sezon başı olduğu için talep az ama ileride talep artacaktır. Fiyatlar şu anda 100 TL, alım gücü az olduğu için uyguna vermeye çalışıyoruz. Genellikle il dışından gelenler, gurbetçiler ve tır şoförleri fındık alıyorlar. Bizim fındığımız erken olgunlaşıyor, bunu bu şekilde satmazsak zaten 10 gün sonra düşer ve ziyan olur. Bu nedenle günlük taze olarak satmaya çalışıyoruz. İnşallah bu yıl taban fiyat iyi olur ve üreticinin de yüzü güler” diye konuştu. “FİYAT BEKLENTİMİZ YÜKSEK” Nuray Çarkçı isimli fındık satıcısı da yoldan geçenler için satış yaptıklarını söyledi. Bu şekilde yaptıkları satış ile fazla kar elde ettiklerini belirten Çarkçı, “Şu anda 100 liradan satıyoruz ama bana göre en az 200 TL olması lazım” şeklinde konuştu. Fındık satın alan Abdullah Görgüç ise, “Tatil için geçiş güzergahımızda taze fındıkları gördük. Ordu'nun fındıklarının meşhur olduğunu da biliyoruz. Iğdır'dan gelip İstanbul'a gidiyoruz, taze fındığın da tam mevsimi olduğu için satın aldık” ifadelerine yer verdi. Bursa'da yaşayan ve Giresun'dan memleketine dönen İbrahim Dağ isimli yolcu da taze fındık görünce satın almak istediklerini ve tadını beğendiklerini belirtti.

Türkiye 6 ayda en çok Almanya'ya fındık ihraç etti

AA muhabirinin Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliğinden aldığı bilgiye göre, Türkiye yılın ilk yarısında 143 bin 962 ton fındık ihracatı gerçekleştirerek 1 milyar 167 milyon 608 bin 689 dolar gelir sağladı. Söz konusu dönemde Almanya, en fazla fındık ihraç edilen ülke oldu. Almanya'ya, 6 ayda 307 milyon 154 bin 654 dolar karşılığı 38 bin 529 ton fındık satıldı. Bu ülkeyi 25 bin 603 tonla İtalya, 10 bin 325 tonla Fransa izledi. Son yıllarda Türkiye'nin fındık ihracatında büyük önem verdiği Çin ise 5. sırada yer aldı. Bu ülkeye 5 bin 84 ton fındık ihraç edilerek 45 milyon 740 bin 741 dolar kazanıldı.