Elektrikli Araç Haberleri - Son Dakika Elektrikli Araç Haber Güncel Gelişmeler

Bugüne kadar 40 binden fazla Togg sahibine teslim edildi

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, Türkiye’nin yerli otomobili Togg’un 40 binden fazla teslimatla yollarda olduğunu duyurdu. Bakan Kacır, Türkiye’nin elektrikli araç üretimi konusunda dünya çapında önemli bir başarıya imza attığını vurguladı. Kacır açıklamasında, dünyada en değerli elektrikli araç üreticisinin 6. yılında ulaştığı üretim adedine Türkiye'nin yalnızca 1,5 yılda eriştiğini belirterek, “Bugüne kadar 40 binden fazla Togg sahiplerine teslim edildi. Dünyanın en değerli elektrikli araç markasının 6’ncı yılında ulaştığı üretim adedine biz 1,5 yılda eriştik” dedi. ELEKTRİKLİ ARAÇ ŞARJ İSTASYONLARINDA AVRUPA LİDERLİĞİ Bakan Kacır, Türkiye’de elektrikli araç şarj altyapısının hızla yaygınlaştırıldığını da belirterek, 81 ilde kurulan şarj istasyonlarıyla, 24 bin 400 şarj bağlantısı sağlandığını söyledi. Kacır, “Araç başına düşen şarj noktası sayısında Avrupa’da lideriz” ifadelerini kullanarak, Türkiye’nin elektrikli araç kullanımındaki artışa paralel olarak altyapısını güçlendirdiğini aktardı. YÜKSEK KATMA DEĞERLİ YATIRIM VE İSTİHDAM ARTIŞI Bakan Kacır, BYD'nin Manisa’da yıllık 150 bin elektrikli araç kapasitesine sahip tesis kuracağını ve bu yatırımın Türkiye’ye yüksek katma değerli teknolojiler ve büyük istihdam sağlayacağını da belirtti. Kacır, “Bu yatırım, 5 bin doğrudan istihdam ile 25 bin kişiye dolaylı iş imkânı sağlayacak” şeklinde konuştu. Bakan Kacır, Türkiye’nin yerli elektrikli araç üretiminde önemli bir atılım yaptığını, dünya markalarının yatırım yapmak için Türkiye’yi tercih ettiğini vurguladı ve ülkenin otomotiv sektöründeki büyümesinin hızla devam edeceğini belirtti.

Dünya genelinde ilgi var: O araçları kullananlar için hayati önem taşıyor!

Dünya genelinde çevre dostu ulaşım çözümlerine artan bir ilgi var. Elektrikli araçlar (EV), fosil yakıtlı araçlara göre daha az emisyon salınımı sağladıkları için şehir içi ulaşımda sürdürülebilir bir alternatif olarak öne çıkıyor. Ancak, elektrikli araçların etkin bir şekilde kullanılabilmesi için gerekli altyapının, özellikle de şarj istasyonlarının geliştirilmesi hayati önem taşıyor. Elektrikli Araçların Avantajları Elektrikli araçlar, birçok avantaj sunar: Daha Düşük Emisyon: EV'ler, sıfır emisyon ile çalışarak hava kirliliğini azaltır. Daha Düşük İşletme Maliyetleri: Elektrik, benzin ve dizel yakıtlara göre daha uygun maliyetli bir enerji kaynağıdır. Gürültü Kirliliğini Azaltma: Elektrikli araçlar, içten yanmalı motorlara kıyasla daha sessiz çalışır. Şarj İstasyonlarının Önemi Şehir içi ulaşımda elektrikli araç şarj istasyonları, kullanıcıların EV'lerini kolayca şarj edebilmeleri için kritik bir altyapı sağlar. Bu istasyonlar, aşağıdaki nedenlerden dolayı önemlidir: Kullanıcı Konforu: Elektrikli araç sahiplerinin şarj istasyonlarına erişiminin kolay olması, EV kullanımını teşvik eder. Hızlı ve yaygın bir şarj ağı, kullanıcıların endişelerini azaltır. Şarj Altyapısının Gelişimi: Şehirlerde daha fazla şarj istasyonu kurulması, elektrikli araçların benimsenmesini hızlandırır. Bu durum, şehir içi ulaşımda temiz enerji kullanımını artırır. Sürdürülebilir Şehirler: Elektrikli araçların yaygınlaşması, şehirlerin karbon ayak izini azaltmasına yardımcı olur. Şarj istasyonları, bu dönüşüm sürecinin önemli bir parçasıdır. Enerji Yönetimi: Elektrikli araç şarj istasyonları, yenilenebilir enerji kaynakları ile entegre edilebilir. Güneş ve rüzgar enerjisi kullanarak çalışan istasyonlar, şehirlerin enerji bağımsızlığını artırabilir. Şarj İstasyonlarının Zorlukları Her ne kadar şarj istasyonları şehir içi ulaşımda kritik bir rol oynasa da, bazı zorluklarla karşı karşıya kalmaktadır: Altyapı Yatırımları: Şarj istasyonlarının kurulumu ve işletilmesi yüksek maliyetler gerektirebilir. Bu durum, özel sektör ve kamu kurumları arasında işbirliği gerektirebilir. Teknolojik Standartlar: Farklı şarj türleri ve bağlantı standartları, kullanıcılar için kafa karıştırıcı olabilir. Bu konuda tek tip standartların geliştirilmesi önemlidir. Kullanıcı Bilinci: Elektrikli araçların avantajları hakkında farkındalık oluşturmak, kullanıcıların bu araçlara yönelmesini sağlayabilir. Eğitim ve kampanyalar bu konuda etkili olabilir.

Hibrit araba mı elektrikli araba mı? İşte detaylar...

Otomotiv dünyasında, çevre dostu araçlar giderek daha fazla ilgi çekmektedir. Hibrit ve elektrikli arabalar, bu bağlamda öne çıkan iki popüler seçenek. Her iki araç türü de fosil yakıtların kullanımını azaltmayı amaçlarken, çalışma prensipleri ve teknik özellikleri açısından önemli farklılıklar göstermektedir. 1. TANIM VE ÇALIŞMA PRENSİBİ Hibrit Arabalar Hibrit arabalar, hem içten yanmalı motor (benzin veya dizel) hem de elektrik motoru bulunan araçlardır. Bu iki motor, belirli durumlara göre birlikte çalışarak enerji verimliliğini artırır. Hibrit sistemler genellikle frenleme sırasında ortaya çıkan enerjiyi yeniden kullanarak bataryalarını şarj eder. Elektrikli Arabalar Elektrikli arabalar ise yalnızca elektrik motoru ile çalışır. Bu araçlar, şarj edilebilir bataryalardan güç alır ve içten yanmalı motor kullanmazlar. Elektrikli araçlar, sıfır emisyon ile çevreye daha az zarar verir. Elektrikli araçlar, genellikle evde veya şarj istasyonlarında şarj edilir. 2. PERFORMANS VE SÜRÜŞ DENEYİMİ Hibrit Araçlar Hibrit araçlar, içten yanmalı motorun sağladığı ek güçle birlikte elektrik motorunun sağladığı torku kullanarak iyi bir hızlanma sunar. Genellikle daha uzun menzil sunarlar, çünkü benzinle çalışabilme özelliği vardır. Sürüş deneyimi, motorların birlikte çalışmasından dolayı sessiz ve akıcıdır. Elektrikli Araçlar Elektrikli araçlar, hemen hemen anında tork sağladıkları için mükemmel bir hızlanma sunarlar. Ancak, menzil sınırlı olabilir. Batarya kapasitelerine göre değişen bu menzil, genellikle 150-500 km arasında değişir. Elektrikli araçlar, daha az hareketli parça bulundurdukları için bakım gereksinimleri daha düşüktür. 3. ÇEVRESEL ETKİLER Hibrit Araçlar Hibrit araçlar, geleneksel araçlara göre daha az emisyon üretirler, ancak tamamen sıfır emisyon sunmazlar. İçten yanmalı motorları nedeniyle hala çevresel etki yaratırlar. Elektrikli Araçlar Elektrikli araçlar, sürüş sırasında sıfır emisyon salınımına sahiptir. Ancak, bataryalarının üretimi ve şarj işlemi için kullanılan enerji kaynakları çevresel etki yaratabilir. Yenilenebilir enerji ile şarj edildiklerinde, çevresel etkileri daha da azalır. 4. EKONOMİ VE MALİYET Hibrit Araçlar Hibrit araçların başlangıç maliyeti genellikle daha düşüktür, ancak yakıt tüketimi ve bakım maliyetleri, kullanım alışkanlıklarına bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Hibrit araçlar, yakıt verimliliği sayesinde uzun vadede tasarruf sağlayabilir. Elektrikli Araçlar Elektrikli araçların başlangıç maliyeti genellikle daha yüksektir, ancak elektrik maliyetleri genellikle benzin veya dizel yakıt maliyetlerinden daha düşüktür. Ayrıca, birçok ülkede elektrikli araç alımına teşvik ve sübvansiyonlar bulunmaktadır.

Elektrikli araçların şarjı Yolda biterse ne olur?

Elektrikli araçların şarjı yolda biterse, araç durur ve motor çalışmaz hale gelir. Bu durumda, yol yardım servisi çağırmak veya en yakın şarj istasyonuna yönlendirilmek gerekebilir. Elektrikli araç sahiplerinin, uzun yolculuklara çıkmadan önce şarj seviyelerini kontrol etmeleri, yol üzerinde şarj noktalarını araştırmaları ve gerekli hazırlıkları yapmaları önemlidir. Teknolojik gelişmelerle birlikte bu tür sorunların önüne geçilmesi ve daha verimli çözümler sunulması hedeflenmektedir. 1. Araç Duruşu ve Motorun Çalışmaması Elektrikli aracın bataryası tamamen bittiğinde, motor çalışmaz ve araç hareket edemez. Bu durumda, sürücü aracını güvenli bir şekilde park etmek zorunda kalır. Araç, genellikle motorun çalışmadığı ve bataryanın tamamen boşaldığı bir durumda durur. 2. Yardım Çağırma ve Şarj İstasyonlarına Yönlendirme Birçok modern elektrikli araç, batarya seviyesi kritik bir düzeye düştüğünde sürücüyü uyarır. Bu uyarılar, aracın menzil göstergesi ve navigasyon sistemi üzerinden yapılır. Sürücü, araçta bulunan navigasyon sistemini kullanarak en yakın şarj istasyonlarını bulabilir veya yol yardım servisi çağırabilir. Çoğu elektrikli araç, acil durumlarda sürücüyü en yakın şarj istasyonuna yönlendiren bir sistemle donatılmıştır. 3. Çekici ile Taşıma Eğer şarj biterse ve araç hareket etmeyecek durumda kalırsa, bir çekici çağırmak gerekebilir. Bu tür bir durumda, aracın en yakın şarj istasyonuna veya bir tamirciye taşınması gerekebilir. Çekici hizmetleri genellikle acil durumlarda yardımcı olabilir ve bu tür hizmetlerin çoğu elektrikli araçları çekme konusunda deneyimlidir. 4. Araçta Alınabilecek Önlemler ve Hazırlıklar Elektrikli araç sahiplerinin, uzun yolculuklara çıkmadan önce bazı önlemler alması önerilir: Şarj Seviyesi Kontrolü: Yolculuk öncesinde bataryanın yeterli seviyede olduğundan emin olun. Şarjın düşük olduğu durumlarda, en yakın şarj istasyonunu hedef olarak belirlemek iyi bir fikirdir. Planlama: Uzun yolculuklar için güzergah planlaması yaparken, şarj istasyonlarının yerlerini ve yol üzerindeki alternatif şarj noktalarını araştırmak faydalı olabilir. Acil Durum Kiti: Şarj bittiğinde, acil durumlar için telefon, şarj kablosu ve diğer gerekli malzemelerin hazır bulundurulması önemlidir. 5. Gelecekteki Teknolojiler ve Gelişmeler Elektrikli araçların şarj sorunlarını minimize etmek için gelecekte çeşitli teknolojik gelişmeler öngörülmektedir. Hızlı şarj istasyonlarının yaygınlaşması, batarya kapasitelerinin artması ve kablosuz şarj teknolojileri bu alanda önemli yeniliklerdir. Ayrıca, araçların batarya yönetim sistemleri ve menzil tahmin algoritmaları da geliştirilerek, şarjın bitmesi durumunda daha etkili çözümler sunulabilir.

Sessizce ilerliyor: Elektrikli araçlardan neden ses çıkarmaz?

Elektrikli araçların ses çıkarmamasının birkaç nedeni vardır ve bu özellik, içten yanmalı motorlara sahip araçlarla karşılaştırıldığında belirgin bir fark yaratır. Elektrikli araçların sessizliği, elektrik motorlarının içten yanmalı motorlara göre daha az gürültü üretmesi ve egzoz sistemlerinin bulunmamasından kaynaklanır. Bu özellik, sürüş konforunu artırmakla birlikte, yaya güvenliği gibi konularda bazı düzenlemeler gerektirebilir. Sessizlik, elektrikli araçların teknoloji ve çevre dostu avantajlarını pekiştiren bir özellik olarak değerlendirilir. 1. İçten Yanmalı Motorların Olmaması Elektrikli araçlarda içten yanmalı motor bulunmaz. Geleneksel benzinli veya dizel araçlarda motorun yanma işlemi sırasında meydana gelen patlamalar, hareketli parçalar ve egzoz sistemleri, motorun çalışırken ses çıkarmasına neden olur. Elektrikli araçlar, elektrik motorları kullanarak çalışır ve bu motorlar, yanma süreci ve hareketli parçaların bulunmaması nedeniyle çok sessizdir. 2. Elektrik Motorlarının Doğal Sessizliği Elektrik motorları, içten yanmalı motorlara göre çok daha sessiz çalışır. Elektrik motorları, manyetik alanlar aracılığıyla dönme hareketi sağladığı için, genellikle düşük seviyede bir ses çıkarır. Bu ses, genellikle sadece hafif bir uğultu şeklindedir ve içten yanmalı motorların yarattığı gürültüye kıyasla çok daha azdır. 3. Egzoz Sistemi Eksikliği Elektrikli araçlar, egzoz gazlarını dışarı atmak için bir egzoz sistemine ihtiyaç duymaz. İçten yanmalı motorlarda, yanma sürecinde ortaya çıkan gazların dışarı atılması için bir egzoz sistemi bulunur ve bu sistem de ses çıkarmaya neden olabilir. Elektrikli araçlarda bu tür bir sistem bulunmadığı için, ek bir ses kaynağı yoktur. 4. Ses Yalıtımı ve Tasarım Özellikleri Birçok elektrikli araç, sürüş sırasında çevresel gürültüyü minimize eden tasarımlara sahiptir. Ses yalıtımı, rüzgar gürültüsü ve yol seslerini azaltarak sürüş sırasında dışarıdan gelen diğer sesleri daha da azaltabilir. Bu, elektrikli araçların daha sessiz bir sürüş deneyimi sunmasına katkıda bulunur. 5. Yüksek Hızlarda Ses Artışı Elektrikli araçlar, düşük hızlarda oldukça sessiz olabilirler, ancak yüksek hızlara ulaştıklarında, rüzgar gürültüsü ve lastik sesi gibi diğer dış sesler artabilir. Yani, düşük hızlarda sessizlik daha belirgin iken, yüksek hızlarda çevresel sesler daha belirgin hale gelebilir.

İşletmelerin önüne araç şarj üniteleri kuruluyor

Gelişen teknolojiyle elektrikli araç kullanımına yönelimin artması şarj ihtiyacına yönelik projeleri de hızlandırdı. Trafikte sayıları her geçen gün çoğalan elektrikli araçların şarj edilebilmesi için kurulan istasyonların yanı sıra evlerin bahçesine, sitelerin otoparkına ve işletmelerin önüne yerleştirilen bireysel ünitelerin sayısı da arttı. Osmaniye'de geçen yıl satın aldığı elektrikli aracı Togg'u kullanan iş insanı Arif Binboğa, insanları elektrikli otomobil konusunda teşvik etmek amacıyla iş yerinin önüne 3 elektrikli araç şarj istasyonu kurdurdu. Yer fıstığı üretimi, satışı ve ihracatı yapan Binboğa, AA muhabirine, elektrikli araçların sürüşü, konforu ve fosil yakıtlı araçlara göre daha tasarruflu olduğunu görerek insanları bu tür araçları almaya teşvik etmek istediğini söyledi. Osmaniye-Adana kara yolundaki satış mağazasının önüne 3 elektrikli araç şarj ünitesi kurarak elektrikli otomobil kullanıcılarına hizmet veren Binboğa, Türkiye'nin yerli aracı Togg'un üretiminin başlamasıyla elektrikli araç almaya karar verdiğini belirtti. Elektrikli araçların diğer araçlara göre çok daha tasarruflu olduğunu vurgulayan Binboğa, "Başka bir elektrikli aracım daha var. Her biriyle 17-18 bin kilometre yol kat ettim. Normal yakıtlı araca göre yakıt maliyetinde yaklaşık 5 kat düşüş oldu. Özellikle evde şarj ederseniz çok tasarruflu oluyor. 45 liraya yaklaşık 100 kilometreden fazla yol gidebiliyorsunuz." dedi. Hızlı şarj üniteleri kullanıldığında da normal yakıtlı araçlara göre daha ucuza yolculuk yapılabildiğini ifade eden Binboğa, şunları kaydetti: "Elektrikli arabanın doğru bir tercih olduğuna inandığımız için bunu yaygınlaştırma adına iş yerimizin önüne şarj istasyonu kurdurduk. Bunu, insanların şarj istasyonlarına erişimini kolaylaştırmak adına yaptık. İnsanların ilgisi çok iyi. Firmaların elektrik şarj üretimine baktığımda her ay yüzde 20-30 oranında artış görüyorum. Her geçen gün arabasını şarj edenlerin sayısının arttığı anlamına geliyor. Eskiden şarj istasyonu bulmakta zorlanırken şu an her 100 kilometrede bir istasyon bulmak mümkün hale geldi." "ARAÇLARIN BATARYASI DOLDUĞUNDA TELEFONLARINA BİLDİRİM GELİYOR" Van'da da 2. el araç, yedek parça ve aksesuar satışı yapan işletme sahibi Danyal Yıldız, elektrikli araç sayısının artmasıyla iş yerinin girişine şarj ünitesi kurdu. Togg'un üretiminin başlamasıyla elektrikli araçlara ilginin arttığını ifade eden Yıldız, "Kentimizde elektrikli araçlara ilgi oldukça yüksek. Bunu hem elektrikli otomobillerin satışı hem de bayilerin taleplerinden görebiliriz. Sürücülerimiz araçlarını ünitede şarj ederken mağazayı gezip alışveriş yapma imkanı buluyor. Araçların bataryası dolduğunda telefonlarına bildirim geliyor. Çok güzel bir uygulama. Bu uygulamayı yaygınlaştırmak istiyoruz." diye konuştu. Elektrikli araç kullanıcısı Levent Demirhan da yakıt tasarrufu nedeniyle elektrikli araç almaya karar verdiğini dile getirerek, "Eylülde evimin önüne şarj istasyonu kurmak için talepte bulundum. Şu anda evimde aracımı şarj edebiliyorum. Bu sayede yakıt giderim azaldı. Bu durumdan çok memnunum." dedi. Kentte elektrikli şarj ünitesi kurulumu yapan firmanın yetkilisi Veysi Göztop da özel alanlara kurulan şarj istasyonlarının maliyeti düşürdüğüne işaret etti. İnsanların genellikle özel mülkiyetlerine şarj istasyonu kurmak istediğini anlatan Göztop, "Sitelerde, 20 araca göre 3 şarj istasyonu oldukça ideal. Elektrikli araç fiyatları ile benzinli ve dizel araç fiyatları birbirine çok yakın. Günümüzde şarj istasyonları da yaygınlaştı. Akaryakıt firmaları ve özel mülkler haricinde tesislerde, kafelerde ve yaşam alanlarında da şarj istasyonları görmeye başlayacağız. Yoğun talep var. Bu talepleri karşılamaya çalışıyoruz." ifadelerini kullandı. GES İLE ÜRETTİĞİ ENERJİYİ ELEKTRİKLİ OTOMOBİLİNDE KULLANIYOR Gaziantep'te bir işletme sahibi de iş yerinin çatısına kurduğu sistemle güneşten aldığı enerjiyi araç şarj ünitesine aktarıyor. Şahinbey ilçesindeki iş yerinin sahibi İbrahim Halil Çadır, AA muhabirine, Gaziantep'teki ilk Togg kullanıcılarından biri olduğunu söyledi. Otomobili kullanmaya başladığında kent genelindeki istasyonlara gidip otomobilini şarj ettiğini ifade eden Çadır, istasyonlarda zaman harcamamak için iş yerinin çatısına güneş enerjisi santrali (GES) kurduğunu kaydetti. Çadır, şunları anlattı: "'GES'ten aldığımız elektriği otomobilde kullanabilir miyiz?' dedim mevcut elektrik sistemine zarar vermeden. Mühendis arkadaşlarla konuştum gerekli yasal izinler alındıktan sonra gelip burada fizibilite çalışması yaptılar. Şarj ünitesi kurduk. Güneşten aldığımız enerjiyi otomobilimize aktarıyoruz. Kurulumu çok basit ve kısa zamanda oldu. Güvenlik açısından hiçbir zararı yok. Zaten aksi bir şey olduğunda elektrik otomatik kesiliyor." Tamamen çevreci bir uygulama gerçekleştirildiğini anlatan Çadır, "Özellikle emisyon açısından çevreye çok faydalı oldu. Yani sıfır emisyon ve sıfır maliyetle aracımızı dolduruyor ve geziyoruz. Arkadaşlarım buradan geçerken hem gelip çay içiyorlar hem de araçlarını şarj ediyorlar. Bunu gören arkadaşlardan bazıları kendi iş yerine kurdu. Onlar da çok memnun. Böyle bir sistem maliyet ve çevre açısından çok iyi." sözlerine yer verdi.

Otomotivde dokunmatik ekran devri bitiyor!

Elektrikli araçlarla gelen "modernlik" rüzgarı, sürüş keyfini olumsuz etkileyen bir değişime yol açtı: Dokunmatik ekranların artan kullanımıyla birlikte, fiziksel düğmeler hayatımızdan çıkmaya başladı. GÜVENLİK RİSKİNE KARŞI FİZİKSEL DÜĞME ŞART! Avrupa pazarındaki otomobillerin güvenlik ve performansını değerlendiren bağımsız kuruluş Euro NCAP, 2026 yılından itibaren bazı temel kontrollerin fiziksel düğme ile yapılmasını zorunlu hale getiriyor. Bu kararın arkasında yatan sebep ise, dokunmatik ekranların sürücülerin dikkatini yoldan ayırmasına ve kaza riskini artırmasına yol açması. Euro NCAP'ten Dikkat Çekici Açıklama: "Dokunmatik ekranların aşırı kullanımı sektör genelinde bir sorun haline geldi." - Matthew Avery, Euro NCAP Stratejik Gelişim Direktörü "Sürücülerin temel kontrollere erişmek için sürekli gözlerini yoldan ayırması dikkat dağınıklığı yaratıyor ve kaza riskini artırıyor." "2026'dan itibaren yapılacak testlerde, üreticilerin temel işlevler için ayrı, fiziksel kontroller kullanmasını teşvik edeceğiz." PEKİ HANGİ DÜĞMELER GERİ DÖNECEK? Euro NCAP, her şeyin fiziksel düğme olmasını savunmuyor. Sinyaller, dörtlüler, silecekler, korna, eCall gibi kritik fonksiyonlar için fiziksel düğmeler talep ediliyor. FİZİKSEL DÜĞMELER DAHA HIZLI VE GÜVENLİ! Geçtiğimiz yıllarda yapılan bir araştırma, fiziksel düğmelerin dokunmatik ekranlardan daha hızlı ve güvenli olduğunu kanıtladı. Araç kontrollerini (klima, radyo, yol bilgisayarı vb.) kullanma süresi ölçülen testlerde, fiziksel düğmelerin her kategoride lider olduğu görüldü. EURO NCAP'İN KARARI OTOMOTİV SEKTÖRÜNÜ NASIL ETKİLEYECEK? Euro NCAP'in resmi bir devlet kurumu olmamasına rağmen, 5 yıldızlı güvenlik puanı almak, üreticiler için güçlü bir pazarlama aracı. Bu nedenle, 2026'dan itibaren araçlarda daha fazla fiziksel düğme görmeyi bekleyebiliriz. Sonuç olarak, Euro NCAP'in 2026'da aldığı bu karar, sürücü güvenliği açısından oldukça önemli bir gelişme olarak değerlendirilebilir.