Hava Durumu

#Cilt

Bursa Hayat Gazetesi - Cilt haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Cilt haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Bursa'da yükselen trend: Erkek bakımı Haber

Bursa'da yükselen trend: Erkek bakımı

İki genç girişimcinin dostluklarıyla başlayan yolculuk, Almera Güzellik Salonu’nda profesyonel bir ortaklığa dönüştü. Merve Eryiğit ve Merve Bahyan, pandeminin zorlu koşullarında tırnak bakımıyla başladıkları iş hayatlarını, kısa sürede genişleterek güzellik sektörünün önemli isimleri arasına girdiler. Şehreküstü Meydanı'ndaki TUĞTAŞ Plaza’nın 10. katında bulunan salonlarında müşterilerine epilasyon, cilt bakımı, çatlak bakımı ve bölgesel incelme gibi pek çok hizmet sunuyorlar. “YETENEKLERİMİZİ KEŞFETTİK VE HAREKETE GEÇTİK” Pandemi döneminin zorluklarını avantaja çeviren ikili Güzelliğin yeni adresi haline geldi. Girişimcilik serüveni anlatana Merve Bahyan, “Tırnak bakımına olan ilgimiz, kuaför ve güzellik salonlarının kapalı olduğu dönemde evde kendimize bakarken ortaya çıktı. Yeteneklerimizi keşfettik ve eğitim alarak bu işi profesyonel bir seviyeye taşımaya karar verdik.” dedi. Eryiğit ile yıllara dayanan dostluklarının iş ortaklığına dönüştüğünü vurgulayan Bahyan, “Sekiz-dokuz yıldır birbirimizi çok iyi tanıyoruz ve bu işin altından kalkabileceğimizi biliyorduk.” diyerek duygularını ifade etti. “DESTEK BULMAK ZOR OLDU” İki kadın girişimci olarak salonu açarken yeterli destek görmediklerinden dile getiren Merve Eryiğit, “KOSGEB başta olmak üzere pek çok yere başvurduk, ancak sadece 5 bin TL teklif edildi. Yani salonumuzu tamamen kendi imkanlarımızla açtık.” dedi. “JAPON MANİKÜRÜNÜN TEK ADRESİ” Müşterilerine sundukları hizmetlerden gururla bahseden Eryiğit, Japon manikürünün Bursa’daki ilk ve tek adresi olduklarını belirtti. “Manikür ve pedikür alanında her işlemi yapabiliyoruz. Onun yanı sıra cilt bakımı, çatlak bakım uygulamaları, lazer epilasyon, bölgesel incelme, kalıcı makyaj, mikro pigmentasyon, dudak vitamini uygulamalarını kadın erkek tüm müşterilere uygulayabiliyoruz. Yakında Kore cilt bakımı ile yeni bir işleme başlayacağız. Kore cilt bakımında tüm ürünlerimiz Kore’den tedarik ediliyor. Epilasyon ve bölgesel incelmede İzmir Menşeli güvenilir bir marka kullanıyoruz. Bazı cihazlarda kışın epilasyon yapılamıyor. Bizim cihazlarımız dört mevsim güvenle hizmet sağlıyor. Tatilden geldikten sonra epilasyona devam eden müşterilerimiz var. Herhangi bir yanık veya benzer bir deri hasarı yaşanmıyor. Yapılan uygulamada uygulayıcı ve cihaz çok büyük bir önem taşıyor. Bu yüzden tüm müşterilimiz buradan memnuniyet ile ayrılıyor.” dedi. “MÜŞTERİLERİMİZİN ÇOĞU ERKEK”  En fazla talep edilen işlemlerden birinin epilasyon olduğuna dikkat çeken Eryiğit, ““Epilasyon işleminin yanı sıra protez tırnak ve Japon manikürü ve cilt bakımı işlemlerimizde çok fazla tercih ediliyor. Müşterilerimiz düzenli olarak her ay geliyor. Bu işlemler başta olmak üzere dudak vitamini ve kalıcı makyaj da yoğun talep gören işlemlerimiz arasında yer alıyor.”diye belirtti. Eryiğit, çatlak bakım uygulamalarında yüzde seksen-yüzde seksen beş sonuç alındığının üzerinde durdu. Kadınlardan daha fazla erkek müşterilerinin olduğunu söyleyen Eryiğit, “Bize gelen müşterilerin yüzde otuz beşi kadın ise yüzde altmış beşini erkek müşterilerimiz oluşturuyor.” dedi. Bahyan ise erkeklerin kadınlardan daha fazla bakımlı olduğunu belirterek, “Epilasyon, cilt bakımı ve manikür-pedikür işlemlerinde erkek müşterilerimiz daha fazla ön planda yer alıyor. Özellikle cilt bakımına her ay düzenli periyotlarla geliyorlar. Leke bakımı, sakal-ense-boyun epilasyonu, manikür- pedikür, bölgesel incelme gibi işlemler erkekler tarafından epey talep ediliyor. Erkekler kadınlardan daha fazla bakım yapmayı seviyorlar.”diye konuştu. “TIRNAKLARI BESLİYORUZ” Japon maniküründe kullanılan özel malzemeler sayesinde tırnakların hem beslendiğini hem de daha sağlıklı uzadığını anlatan Bahyan, “Japon maniküründe deniz tuzu ve inci tozu kullanıyoruz. Bunları kökleme yöntemi ile tırnağa yedirdiğimiz için hem tırnağı besliyoruz. Hem de tırnakta deformeleri, daha önceki kuru manikürden ortaya çıkan çatlamalar, kırılmalar oluyor. Ev hanımlarının kullandığı kimyasalları çok fazla tahribata uğratıyor. Biz yaptığımız işlem ile tırnağın beslenmesini ve uzamasını sağlıyoruz.” dedi. “ÜRÜN KALİTESİ ÇOK ÖNEMLİ” Dermokozmetik ürünler kullandıklarını söyleyen Eryiğit, influencerların önerdiği ürünlerin yanlış kullanımının cilde zarar verebileceğini belirtere “Biz yalnızca hekimlere ve güzellik merkezlerinde bulunan dermokozmetik ürünler kullanıyoruz. Müşterilerimiz dışarıdan temin edemez. Ürün ev devam ürünü ise biz buradan tahsis ediyoruz.  Kozmetik mağazalarında satılan ürünler ile bizim kullandığımız ürünler arasında dağlar kadar fark var. Bizim kullandığımız tüm ürünler yüzde yüz gerçek. İçeriği yoğun ürünler olduğu için kontrollü uygulanması gerekiyor. İnfluencerlar sosyal medya aracılığı ile insanlara çeşitli ürünler öneriyor. Nasıl bir sonuç alınacağını bilmeden insanların bunları kullanmasını önermiyorum. Bir İnfluencer bir markanın reklam yüzü oluyor. Bir serum kullanıyor cildi pürüzsüz ve ışıl ışıl oluyor. İnsanlar gördüğü şeylerden etkileniyorlar. Oysaki o kişinin yüzünde sayısız işlem var. Bir serum ile mucize aramak pek gerçekçi değil. İnsanlar kendilerine yatırım yaptıklarını zannederken cilt bariyerlerini mahvediyorlar. Özellikle asitler konusunda insanlarımız çok bilgisiz. Bize gelen danışanlarımızın bunun gibi yanlış rutinlerini birlikte düzeltmeye çalışıyoruz. Şu ana kadar doğru ürün ile tüm müşterilerimizden olumlu sonuçlar aldık. İnsanlar cilt konusunda ilk önce hekime başvurmalıdır. Eğer bir problem varsa ilk önce hekim görmelidir.”ifadelerini kullandı. “GÜZELLİK MERKEZLERİNE YÖNELİK ÖNYARGILAR YANLIŞ” Eryiğit, güzellik merkezlerine yönelik olumsuz algılar hakkında da düşüncelerini paylaştı: “Bu sektörde emeğiyle çalışan binlerce insan var. Maalesef bazı olumsuz örnekler sektörü gölgeliyor, ama doğru araştırma ve tavsiyelerle güvenilir hizmet almak mümkün.” dedi. İş hayatının yoğun temposundan kadın ve erkeklerin kendi bakımlarını yapamadığına değinen Bahyan, “Her kadın kendini özel hissetmek ister. Bakımlı olmak ister. Manikür yaptıran da var. Ama protez tırnak başka bir şey, tırnak yeme hastalığının önüne geçmiş oluyoruz. Maalesef çoğu insanda var bu durum. İnsanlar ayda bir kez gelerek bakımlı ellere sahip oluyor. Bir ay boyunca eline bir şey yapmak zorunda kalmıyor. Elleri bakımlı duruyor. Protez tırnak kullanımında en büyük ve yaygın görülen hata insanların tırnaklarını kendi başlarına çıkarmaya çalışması. Kendileri yapmaya çalışırken tırnağın tabakasına zarar veriyorlar ve tırnak çok uzun süre düzelmiyor. Tırnak hastalıkları çok önemlidir. İnsanların evde yaptıkları yanlış manikürler bir sürü soruna sebep olabiliyor.” dedi. Konuya ilişkin Eryiğit ise şu ifadeleri kullandı: “Cilt bakımında kullanılan asitlerin asla gündüz uygulanmaması gerekiyor. C vitamini olsun, AHA, BHA asitleri olabilir. Bunların gündüz kullanılması veya kullanıldıktan sonra telefon bilgisayar, florasan gibi ışıklara maruz kalınması halinde yüzde ileride kendini gösterecek çil zannedilen lekeler oluşmasına sebep oluyor. Cildi temizlemek için eşek sabunu vb. ürünler kullanmak yerine yumuşak temizleme jelleri kullanılabilir. Onun dışında kağıt maskeler haftada bir uygulanma için gayet uygun ürünlerdir. Yüzü nemlendirerek cildi aydınlatır. Cilt bakımı için bol su tüketmek çok önemlidir. Bunların yanı sıra önemli bir diğer nokta ise güneş koruyucu kremler, yaz, kış fark etmezin kullanılması gerekiyor. Güneşe maruz kalma oranına göre günde iki- üç kez yenilenebilir. Evde olsak dahi güneş koruyucu kullanmak çok önemlidir.  Belli aralıklarla cilt bakımı yaptırmakta sağlıklı bir cildin olmazsa olmazları arasındadır.  Bizimle tanışmayan ve kaliteli hizmet almak isteyen herkesi Almera  Güzellik Merkezi’ne bekliyoruz.” Şeklinde konuştu.

Pek çok faydası var: Cildiniz daha sağlıklı gözükecek! Haber

Pek çok faydası var: Cildiniz daha sağlıklı gözükecek!

Zeytinyağı ve limon, sağlıklı bir yaşam tarzının vazgeçilmez iki parçasıdır. Bu doğal besinlerin düzenli tüketimi, hem fiziksel hem de zihinsel sağlığınıza önemli katkılarda bulunabilir. Mutfakta bu ikiliyi kullanarak hem lezzetli hem de sağlıklı yemekler hazırlayabilir, aynı zamanda vücudunuzu besleyebilirsiniz. Unutmayın, sağlıklı yaşamın anahtarı dengeli beslenme ve doğal gıdaları tercih etmektir. Zeytinyağının Faydaları Antioksidan Özellikler: Zeytinyağı, yüksek oranda E vitamini ve polifenol gibi antioksidan bileşenler içerir. Bu bileşenler, vücuttaki serbest radikallerle savaşarak hücre hasarını önler ve yaşlanma sürecini yavaşlatır. Kalp Sağlığı: Zeytinyağının düzenli tüketimi, LDL (kötü kolesterol) seviyelerini düşürürken HDL (iyi kolesterol) seviyelerini artırır. Bu durum, kalp hastalıkları riskini azaltmaya yardımcı olur. İltihap Azaltıcı Etki: İçerdiği oleokantall bileşiği, iltihaplanmayı azaltma özelliğine sahiptir. Bu nedenle, romatizma ve artrit gibi inflamatuar hastalıklara karşı faydalıdır. Sindirim Sağlığı: Zeytinyağı, sindirim sistemine yardımcı olur. Bağırsakların sağlıklı çalışmasını destekler ve kabızlık sorununu önlemeye yardımcı olabilir. Limonun Faydaları Bağışıklık Sistemini Güçlendirir: Limon, yüksek miktarda C vitamini içerir. Bu vitamin, bağışıklık sisteminin güçlenmesine katkıda bulunur ve soğuk algınlığına karşı koruma sağlar. Detoks Etkisi: Limon, karaciğerin detoksifikasyon sürecine yardımcı olur. Vücutta biriken toksinlerin atılmasına destek olarak genel sağlığı iyileştirir. Sindirim Sorunlarına Çözüm: Limon suyu, sindirim enzimlerini uyararak sindirim sisteminin daha iyi çalışmasına katkı sağlar. Ayrıca, mide asidini dengeleyerek hazımsızlık sorununu hafifletebilir. Cilt Sağlığı: Limonun asidik yapısı, ciltteki yağ dengesini düzenler ve akne oluşumunu azaltabilir. Ayrıca, antioksidan özellikleri sayesinde cildin daha sağlıklı görünmesine katkıda bulunur. Zeytinyağı ve Limonun Birlikte Kullanımının Faydaları Zeytinyağı ve limonun birleşimi, sağlık açısından birçok fayda sağlar: Metabolizmayı Hızlandırır: Bu karışım, metabolizmanın hızlanmasına yardımcı olabilir. Kilo kontrolü için etkili bir destek sağlar. Kalp Sağlığını Destekler: İki güçlü besin bir araya geldiğinde, kalp sağlığını daha da destekler. Limonun C vitamini ve zeytinyağının sağlıklı yağ asitleri, birlikte çalışarak kalp-damar sağlığını korur. Hücre Yenilenmesini Destekler: Zeytinyağındaki antioksidanlar ve limondaki C vitamini, hücrelerin yenilenmesine katkıda bulunarak yaşlanma belirtilerini geciktirir.

Uyku ve cilt sağlığı arasındaki bağ ne? Haber

Uyku ve cilt sağlığı arasındaki bağ ne?

"Canlı ve sağlıklı bir cildin sırrı uykuda saklı" sözü, aslında oldukça bilimsel bir temele dayanıyor. Uyku, vücudumuzun kendini onardığı ve yenilediği en önemli zaman dilimlerinden biri. Cilt de bu yenilenme sürecinin en önemli organlarından biri. UYKUNUN CİLDE FAYDALARI NE? Uyku sırasında vücut, cildin elastikiyetini ve genç görünümünü koruyan kollagen üretimini hızlandırır. Cilt hücrelerinin yenilenmesi ve onarımı, çoğunlukla uyku sırasında gerçekleşir. Bu sayede cilt daha canlı ve parlak bir görünüm kazanır. Uyku sırasında kan dolaşımı yavaşlar ve cilt hücrelerine daha fazla oksijen taşınır. Bu da cilt sağlığını olumlu etkiler. Uyku, stres hormonlarının seviyesini düşürerek cildin strese bağlı yaşlanmasını önler. Uyku, vücudun iltihapla mücadele etme kapasitesini artırarak ciltteki kızarıklık ve sivilcelerin azalmasına yardımcı olur. UYKUSUZLUĞUN CİLDE ETKİLERİ NELER? Yetersiz uyku, cildin solgun ve yorgun görünmesine neden olur. Uyku sırasında oluşan kollagen üretimi azaldığında, cilt daha çabuk kırışır ve ince çizgiler oluşur. Uyku eksikliği, stres hormonlarının artmasına ve dolayısıyla sivilce oluşumuna yol açabilir. Yetersiz uyku, göz altı bölgesindeki kan dolaşımını bozarak göz altı çukurlarının oluşmasına ve koyulaşmasına neden olur. SAĞLIKLI BİR UYKU İÇİN İPUÇLARI Her gün aynı saatte yatıp kalkmaya özen gösterin. Karanlık, sessiz ve serin bir ortamda uyuyun. Uyumadan en az bir saat önce telefon, tablet ve bilgisayar gibi elektronik cihazları kullanmaktan kaçının. Kaliteli bir yatak ve yastık kullanın. Uyku öncesi rahatlatıcı aktiviteler yapın (meditasyon, yoga vb.). Yeterli ve kaliteli uyku, canlı ve sağlıklı bir cilt için en önemli faktörlerden biridir. Uyku alışkanlıklarını düzenleyerek ve uyku ortamını optimize ederek, cildinizin daha genç ve sağlıklı görünmesini sağlayabilirsiniz.

Mevsim değişikliklerinde cilt dayanıklılığını nasıl artırırsınız? Haber

Mevsim değişikliklerinde cilt dayanıklılığını nasıl artırırsınız?

Mevsim geçişleri, cildimizi etkileyen önemli faktörlerdir. Hava sıcaklıklarındaki ani değişimler, cildin nem seviyesini, yağ dengesini ve genel sağlığını etkileyebilir. Bu süreçte cildin dayanıklılığını artırmak için bazı stratejiler uygulamak önemlidir. 1. Cilt Tipinize Uygun Ürünler Seçin Mevsim değişiklikleri sırasında cilt tipinizin ihtiyaçlarını göz önünde bulundurun. Kış aylarında cilt genellikle daha kuru olur, bu yüzden nemlendirici ve yağ bazlı ürünler tercih edilmelidir. Yaz aylarında ise hafif, su bazlı ürünler cildin yağ dengesini korumaya yardımcı olur. 2. Nemlendirici Kullanımını Artırın Kış aylarında hava soğuyup kuru hale geldiğinde, cildin nem ihtiyacı artar. Kaliteli bir nemlendirici, cildin su kaybını önleyerek dayanıklılığını artırır. Günde en az iki kez, sabah ve akşam, nemlendirici uygulamak faydalı olacaktır. 3. Dengeli Beslenme Cildin içten dışa sağlıklı görünmesi için dengeli beslenmek şarttır. Bol su içmek, antioksidan bakımından zengin meyve ve sebzeler tüketmek, omega-3 yağ asitleri içeren gıdalar (örneğin, balık ve ceviz) cilt sağlığını destekler. Özellikle kış aylarında C vitamini ve E vitamini alımına özen göstermek, cildin elastikiyetini artırır. 4. Güneş Koruyucu Kullanın Mevsim değişiklikleri, güneşin zararlı etkilerinin unutulmasına neden olabilir. Ancak her mevsim, cildinizi UV ışınlarından korumak önemlidir. Güneş koruyucu kullanmak, ciltteki yaşlanma belirtilerini azaltır ve cilt dayanıklılığını artırır. Yazın yüksek SPF, kışın ise düşük SPF kullanarak cilt koruma seviyenizi ayarlayabilirsiniz. 5. Cilt Bakım Rutinini Gözden Geçirin Mevsim geçişlerinde cilt bakım rutininizi güncellemek önemlidir. Kışın daha yoğun, yazın ise hafif ürünler kullanmak cilt sağlığını korur. Peeling ve maske gibi uygulamalar, cildin temizlenmesine ve yenilenmesine yardımcı olur. 6. Düzenli Egzersiz Düzenli fiziksel aktivite, kan dolaşımını artırarak cildin beslenmesini sağlar. Egzersiz yaparken terlemek, gözeneklerin açılmasına ve ciltteki toksinlerin atılmasına yardımcı olur. Mevsim geçişlerinde doğada yürüyüş yapmak, hem zihinsel hem de fiziksel sağlık için faydalıdır. 7. Stresi Yönetmek Stres, cilt sağlığını olumsuz etkileyebilir. Meditasyon, yoga ve derin nefes alma teknikleri gibi stres yönetimi yöntemleri, ciltteki olumsuz etkileri azaltır. Duygusal sağlığınıza dikkat etmek, cilt dayanıklılığını artıran bir diğer önemli faktördür. 8. Uyku Düzeni Yeterli uyku almak, cildin onarılmasını destekler. Uykusuzluk, ciltteki iltihaplanmayı artırabilir ve ciltteki yaşlanma belirtilerinin görünümünü hızlandırabilir. Her gece 7-8 saat uyumaya özen gösterin.

Ciltte yeni çıkan benler tehlikeli mi? Haber

Ciltte yeni çıkan benler tehlikeli mi?

Ciltte yeni çıkan benler, genellikle endişe yaratabilir. Her ben tehlikeli değildir. Özellikle çocukluk ve gençlik döneminde yeni benlerin çıkması oldukça normal bir durumdur. Ancak yetişkinlikte, özellikle de 30 yaşından sonra ortaya çıkan yeni benler daha dikkatli takip edilmelidir. BENLERİN YAPISI VE TÜRLERİ Benler, ciltteki pigment hücrelerinin (melanositlerin) bir araya gelmesi sonucu oluşur. Genellikle kahverengi veya siyah renkte olan bu yapılar, doğuştan veya sonradan gelişebilir. Benler genellikle zararsızdır; ancak, bazı ben türleri, özellikle de atipik nevüsler (düzensiz benler), cilt kanseri riski taşır. YENİ BENLER NEDEN ORTAYA ÇIKAR? Ailede ben sayısının fazla olması, yeni ben çıkma riskini artırabilir. Güneşin zararlı ışınları, ciltte hasara neden olarak yeni benlerin oluşmasına veya mevcut benlerin özelliklerinin değişmesine yol açabilir. Hormon seviyelerindeki değişiklikler (örneğin, hamilelik, ergenlik) de benlerde artışa neden olabilir. TEHLİKELİ OLABİLECEK BENLER HANGİLERİ? Yeni çıkan benlerin tehlikeli olabileceğini gösteren bazı belirtiler vardır: Boyut ve Şekil Değişikliği: Normal benler genellikle 6 mm’den küçüktür. Eğer yeni bir ben bu boyutu aşıyor veya düzensiz bir şekle sahipse, dikkatli olunmalıdır. Renk Değişikliği: Benin rengi koyulaşıyor, farklı renk tonları gösteriyorsa (örneğin, kahverengi, siyah, mavi ve kırmızı tonları) bu, bir uzmana görünmeyi gerektirir. Yüzey Değişikliği: Benin yüzeyinde kanama, kabarma veya kaşıntı gibi değişiklikler gözlemleniyorsa, bu durum potansiyel bir tehlikenin belirtisi olabilir. Yer Değiştirme: Var olan bir benin yer değiştirmesi veya çevresindeki cilt dokusunun anormal görünmesi, cilt sağlığı açısından endişe verici bir durumdur. Aile Geçmişi: Ailede cilt kanseri öyküsü olan bireyler, yeni benler konusunda daha dikkatli olmalıdır. NE ZAMAN DOKTORA BAŞVURULMALI? Yeni bir ben fark ettiğinizde veya mevcut benlerinizde yukarıda belirtilen değişikliklerden herhangi birini gözlemlerseniz, bir dermatologla görüşmek en doğru adım olacaktır. Dermatolog, benin yapısını inceleyerek gerekli testleri yapabilir ve gerekirse biyopsi alabilir. Unutmayın: Erken teşhis, cilt kanserinde hayati önem taşır. Eğer yeni çıkan veya değiştiğini fark ettiğiniz bir beniniz varsa, vakit kaybetmeden bir dermatoloğa başvurun.

Atopik Dermatit: Nedir, nasıl geçer ve tehlikeleri Haber

Atopik Dermatit: Nedir, nasıl geçer ve tehlikeleri

Atopik dermatit, genellikle çocukluk döneminde başlayan, kronik bir cilt hastalığıdır. Ciltte kaşıntı, kızarıklık, kuruluk ve iltihaplanma ile karakterizedir. Atopik dermatit, bağışıklık sisteminin aşırı tepki vermesi sonucu oluşur ve genetik, çevresel ve immünolojik faktörlerin bir kombinasyonu nedeniyle ortaya çıkar. BELİRTİLERİ VE SEMPTOMLARI • Kaşıntı: En belirgin ve rahatsız edici semptomdur. •  Kuru ve Pullu Cilt: Ciltte kuruluk ve pul pul dökülmeler görülür. •  Kızarıklık ve İltihaplanma: Cilt bölgelerinde kırmızı, iltihaplı alanlar oluşabilir. •  Şişlik: Cilt bölgelerinde şişlik ve hassasiyet oluşabilir. •  Kalınlaşmış Cilt: Kronik kaşıma ve sürtünme sonucu ciltte kalınlaşma (lichenifikasyon) meydana gelebilir. ATOPİK DERMATİT NASIL GEÇER? •   Atopik dermatitin kesin bir tedavisi olmamakla birlikte, semptomları yönetmek ve alevlenmeleri önlemek için çeşitli tedavi yöntemleri mevcuttur: •   Nemlendiriciler: Cildin nem dengesini korumak için düzenli olarak yüksek kaliteli nemlendiriciler kullanılmalıdır. Bu, cildin kurumasını ve kaşıntıyı azaltabilir. •   Topikal Steroidler: Ciltteki iltihaplanmayı azaltmak için doktorlar tarafından reçete edilen kremler veya merhemler kullanılabilir. Bu ilaçlar, iltihabı kontrol altına alabilir ve semptomları hafifletebilir. •   Antihistaminikler: Kaşıntıyı hafifletmek için antihistaminik ilaçlar kullanılabilir. Bunlar genellikle oral formda olup, kaşıntıyı azaltabilir. •   Cilt Bakımı: Atopik dermatiti tetikleyen faktörlerden kaçınmak için cilt bakımında dikkatli olunmalıdır. Örneğin, sert sabunlardan ve kimyasal içerikli ürünlerden kaçınılmalıdır. •   Işık Tedavisi (Fototerapi): Şiddetli vakalarda, UV ışığı kullanılarak yapılan tedavi seçenekleri uygulanabilir. •   Diyet ve Yaşam Tarzı Değişiklikleri: Gıda alerjenlerinden veya çevresel alerjenlerden kaçınmak, bazı hastalar için yararlı olabilir. Ayrıca, stresten kaçınmak ve düzenli uyku, genel sağlık için önemlidir. •  İmmünmodülatörler: Atopik dermatitin yönetiminde kullanılan bazı diğer ilaçlar, bağışıklık sistemini düzenlemeye yardımcı olabilir. ATOPİK DERMATİT TEHLİKELİ Mİ? Atopik dermatit genellikle hayati bir tehlike oluşturmaz, ancak semptomları rahatsız edici olabilir ve yaşam kalitesini etkileyebilir. Uzun süreli ve tedavi edilmemiş atopik dermatit, ciltte kalıcı hasarlara ve enfeksiyonlara yol açabilir. Ciltteki sürekli kaşıma ve iltihaplanma, bakteriyel veya viral enfeksiyon riskini artırabilir. Ayrıca, atopik dermatit psikolojik etkilere de yol açabilir, özellikle çocuklar ve ergenlerde düşük özsaygı, stres ve sosyal çekilme gibi duygusal sorunlara neden olabilir. Cildin sürekli kaşıması ve iltihaplanması, diğer sağlık sorunlarına da yol açabilir.

Güneş cildi yaşlandırıyor mu? Haber

Güneş cildi yaşlandırıyor mu?

Peki, güneş cildimizi neden yaşlandırır ve nasıl korunabiliriz? Gelin bu konuyu daha detaylı inceleyelim. Güneş ışınları, özellikle UVA ve UVB ışınları, cildimize zararlı etkilerde bulunur. Bu zararlı ışınlar, cilt hücrelerine zarar vererek erken yaşlanmaya, kırışıklıklara, lekelere ve hatta cilt kanserine neden olabilir. UVA ışınları: Cilt altına daha derin nüfuz ederek kolajen ve elastin liflerini bozarak cildin elastikiyetini kaybetmesine ve kırışıklıklara neden olur. Ayrıca cilt lekelerinin oluşumuna da katkı sağlar. UVB ışınları: Cilt yüzeyine daha yakın etki ederek güneş yanıklarına ve ciltte kalınlaşmalara neden olur. Uzun vadede cilt kanseri riskini artırır. GÜNEŞTEN KORUNMANIN ÖNEMİ Güneşin zararlı etkilerinden korunmak, sağlıklı ve genç görünen bir cilde sahip olmanın en önemli adımlarından biridir. Güneşten korunmak için aşağıdaki önlemleri alabilirsiniz: Güneş Kremi Kullanımı: Geniş spektrumlu (UVA ve UVB korumalı) güneş kremleri tercih edin. Güneş kremini bol miktarda ve düzenli olarak uygulayın. Güneşe çıkmadan 20 dakika önce sürün. Suya girdikten veya terledikten sonra tekrarlayın. Güneş kremi koruma faktörü (SPF) en az 30 olmalıdır. Güneşe Maruziyeti Sınırlama: Güneşin en dik geldiği saatlerde (11:00 - 15:00) dışarı çıkmaktan kaçının. Gölge alanlarda durun. Şapka, güneş gözlüğü ve koruyucu kıyafetler kullanın. Düzenli Cilt Bakımı: Cildinizi nemlendirin. Cildinizi temiz tutun. Antioksidan içeren ürünler kullanın. GÜNEŞİN CİLDE ETKİLERİYLE İLGİLİ YANLIŞ BİLGİLER… Güneşlenmek D vitamini sağlar: Evet, güneşlenmek D vitamini sağlar ancak güneş kremi kullanırken de yeterli D vitamini alabilirsiniz. Bulutlu havalarda güneşin zararı olmaz: Bulutlar UV ışınlarının bir kısmını engeller ancak tamamını değil. Bronzlaşmak sağlıklıdır: Bronzlaşmak, aslında cildin güneş hasarına verdiği bir tepkidir ve sağlıklı değildir. Unutmayın: Güneşten korunmak sadece yaz aylarında değil, yılın her mevsimi ve her türlü hava koşulunda önemlidir. Düzenli olarak güneş koruyucu kullanarak ve yukarıdaki önerilere uyarak cildinizi uzun yıllar genç ve sağlıklı tutabilirsiniz.

Dikkat: Cildinizde hasar oluşmasın! Haber

Dikkat: Cildinizde hasar oluşmasın!

Güneşin ultraviyole (UV) ışınları cilde zarar vererek güneş yanığına neden olabilir. Güneş yanığı, cildin kızarması, şişmesi, ağrıması ve hatta kabuk bağlaması gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Ancak güneş yanığının etkileri sadece kısa süreli bir rahatsızlıkla sınırlı değildir; cilt üzerinde uzun vadeli hasarlar da oluşturabilir. GÜNEŞ YANIĞININ CİLDE OLAN ETKİLERİ Güneş yanığı, cildin üst tabakasında ciddi hasarlara yol açabilir. Başlıca etkileri şunlardır: Ciltte Kızarıklık ve Şişlik: Güneş yanığı genellikle ilk olarak ciltte kızarıklık ve şişlik olarak kendini gösterir. Bu durum, cildin zarar gördüğünün bir işaretidir ve genellikle birkaç saat içinde ortaya çıkar. Ağrı ve Rahatsızlık: Yanan cilt genellikle ağrılı olabilir. Özellikle dokunulduğunda veya giysilerin sürtmesiyle ağrı daha da artabilir. Kabuk Bağlama: Şiddetli güneş yanıklarında ciltte kabuk bağlama görülebilir. Bu, cildin iyileşme sürecinin bir parçasıdır ve genellikle birkaç gün sonra başlar. Cilt Döküntüleri ve Soyulma: Güneş yanığı sonrasında cilt döküntüleri ve soyulma yaygın olarak görülebilir. Bu durum, cilt hücrelerinin zarar görmesinin doğal bir tepkisidir. UZUN VADELİ ETKİLER Güneş yanığı sadece kısa süreli bir rahatsızlık değildir; uzun vadede cilt üzerinde kalıcı hasarlar da oluşturabilir: Erken Cilt Yaşlanması: Güneş yanığı, ciltte erken yaşlanma belirtilerine neden olabilir. Uzun süreli UV maruziyeti, cildin elastikiyetini ve yapısal bütünlüğünü bozarak kırışıklıkların erken oluşmasına katkıda bulunabilir. Cilt Kanseri Riski: Güneş yanığı, cilt kanseri riskini artırabilir. Özellikle çocukluk ve gençlik döneminde sık sık güneş yanığı geçirmek, ileri yaşlarda cilt kanseri gelişme riskini artırabilir. PROFESYONEL BAKIM İHTİYACI Şiddetli güneş yanıkları durumunda profesyonel tıbbi yardım gerekebilir: Ciddi Yanıklar İçin Doktora Başvurma: Şiddetli güneş yanıkları, özellikle büyük bölgeleri etkileyenler veya beraberinde şiddetli ağrı, ateş, baş dönmesi gibi belirtiler varsa, mutlaka bir sağlık uzmanına danışılmalıdır. Dermatolog İzlemi: Güneş yanığı sonrası ciltte oluşabilecek kalıcı hasarları önlemek için düzenli dermatolog kontrolü önemlidir. Dermatolog, cilt sağlığınızı izleyebilir ve gerektiğinde tedavi önerilerinde bulunabilir. SONUÇ Güneş yanığı ciddi bir cilt sağlığı sorunudur ve önlenmesi gereken bir durumdur. Güneşe çıkarken uygun güneş koruyucu kullanmak, açık renkli giysiler ve şapka takmak gibi önlemler alarak güneş yanığı riskini azaltabilirsiniz. Ayrıca, güneş yanığı yaşadığınızda hızlı ve doğru tedaviyle cilt hasarlarını minimize etmek mümkündür.

Güzellik sırları: Cildinize en uygun kozmetik ürünleri nasıl seçersiniz? Haber

Güzellik sırları: Cildinize en uygun kozmetik ürünleri nasıl seçersiniz?

Peki, cildinize en uygun kozmetik ürünlerini nasıl seçersiniz? Cilt Tipinizi Belirleyin: Cilt tipinizi bilmek, kozmetik ürün seçerken en önemli adımdır. Cilt tipleri 4 ana gruba ayrılır: Yağlı Cilt: Yağlı ciltler, gözeneklerin geniş olması ve aşırı yağ üretimi ile karakterizedir. Bu cilt tipi için yağsız, komedojenik olmayan ürünler tercih edilmelidir. Kuru Cilt: Kuru ciltler, pullanma, kaşıntı ve hassasiyet gibi problemlere eğilimlidir. Bu cilt tipi için nemlendirici ve besleyici ürünler tercih edilmelidir. Karma Cilt: Karma ciltler, hem yağlı hem de kuru bölgeler içerir. Bu cilt tipi için hem yağlı hem de kuru ciltlere uygun ürünler tercih edilmelidir. Hassas Cilt: Hassas ciltler, kolay tahriş olan ve alerjik reaksiyonlara eğilimli ciltlerdir. Bu cilt tipi için özel olarak formüle edilmiş, hipoalerjenik ürünler tercih edilmelidir. Ürün Etiketlerini Okuyun: Kozmetik ürünleri satın alırken ürün etiketlerini dikkatlice okumanız önemlidir. Etikette ürünün içeriği, kullanım amacı ve uyarılar gibi bilgiler yer alır. Bu bilgileri okuyarak cildinize uygun olup olmadığını anlayabilirsiniz. Doğal İçerikli Ürünleri Tercih Edin: Mümkün olduğunca doğal içerikli ürünler tercih edin. Kimyasal içerikli ürünler cildinize zarar verebilir ve uzun vadede sağlık problemlerine yol açabilir. Ürünleri Test Edin: Bir ürünü satın almadan önce küçük bir bölgede test edin. Herhangi bir alerjik reaksiyon veya tahriş olup olmadığını kontrol edin. Makyajınızı Temizleyin: Her gece yatmadan önce makyajınızı mutlaka temizleyin. Cildinizin nefes almasını ve yenilenmesini sağlayın. Güneş Kremi Kullanın: Güneş, cilt için en büyük tehlikedir. Her gün güneş kremi kullanarak cildinizi güneşin zararlı ışınlarından koruyun. Yeterince Su İçin: Bol su içmek, cildinizin sağlıklı kalması için çok önemlidir. Sağlıklı Beslenin: Sağlıklı beslenmek, cildinizin de sağlıklı olmasını sağlar. Bol bol meyve, sebze ve vitamin içeren besinler tüketin. Uykunuzu Alın: Yeterince uyumak, cildinizin yenilenmesi için önemlidir. Stresten Uzak Durun: Stres, cildiniz üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Stresi yönetmek için yoga, meditasyon gibi yöntemler deneyebilirsiniz. Düzenli Cilt Bakımı Yapın: Cildinize uygun bir cilt bakımı rutini oluşturun ve bu rutini düzenli olarak uygulayın. Doğru Ürünleri Kullanarak Cildinize Bakın: Yukarıdaki ipuçlarını dikkate alarak cildinize en uygun kozmetik ürünlerini seçebilir ve kusursuz bir cilde sahip olabilirsiniz. Unutmayın: Herkesin cilt tipi farklıdır. Bu nedenle, size en uygun ürünleri bulmak için deneme yanılma yoluyla ilerlemeniz gerekebilir. Fakat sabırlı olursanız ve doğru ürünleri kullanırsanız, hayalinizdeki cilde sahip olabilirsiniz.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.