Afrika Haberleri - Son Dakika Afrika Haber Güncel Gelişmeler

Afrika ve hastalıklar: Mücadele ve çözüm arayışları

Afrika kıtası, zengin kültürel mirası, doğal kaynakları ve büyüleyici coğrafyası ile dikkat çekerken, aynı zamanda çeşitli sağlık sorunlarıyla da mücadele etmektedir. Kıtada yaşanan sağlık sorunları, sadece yerel halkı etkilemekle kalmayıp, küresel sağlık gündeminde de önemli bir yer tutmaktadır. HASTALIKLARIN YAYGINLIĞI VE NEDENLERİ Afrika, bulaşıcı hastalıkların en yaygın görüldüğü bölgelerden biridir. HIV/AIDS, sıtma, tüberküloz, ebola ve kolera gibi hastalıklar, kıtada büyük bir sağlık yükü oluşturur. Bu hastalıkların yaygınlığı, çeşitli faktörlere bağlıdır: Yetersiz Sağlık Altyapısı: Birçok Afrika ülkesinde sağlık hizmetlerine erişim sınırlıdır. Hastaneler, klinikler ve tıbbi malzemeler yetersizdir. Bu durum, hastalıkların teşhis ve tedavi edilmesini zorlaştırır. Eğitim ve Bilinç Eksikliği: Sağlık eğitimi ve bilinçlendirme kampanyalarının yetersiz olması, hastalıkların yayılmasını kolaylaştırır. Halk, hastalıkların belirtileri, bulaşma yolları ve korunma yöntemleri hakkında yeterince bilgi sahibi değildir. Fakirlik ve Beslenme Sorunları: Fakirlik, sağlıklı yaşam koşullarına erişimi kısıtlar. Yetersiz beslenme, bağışıklık sistemini zayıflatarak hastalıklara karşı direnci azaltır. İklim ve Çevresel Faktörler: Afrika'nın iklimi ve çevresel koşulları, bazı hastalıkların yayılmasına elverişlidir. Özellikle tropikal bölgelerde sivrisinekler tarafından bulaştırılan sıtma gibi hastalıklar yaygındır. HIV/AIDS HIV/AIDS, Afrika kıtasının en büyük sağlık sorunlarından biridir. Dünya genelinde HIV ile yaşayan insanların yaklaşık %70'i Afrika'da bulunmaktadır. Bu hastalık, milyonlarca insanın yaşamını etkilemiş ve sosyal, ekonomik ve sağlık sistemlerinde derin yaralar açmıştır. HIV/AIDS ile mücadelede antiretroviral tedaviye erişimin artırılması, bilinçlendirme kampanyaları ve korunma yöntemlerinin yaygınlaştırılması önemli rol oynamaktadır. SITMA Sıtma, özellikle Sahra Altı Afrika'da yaygın bir hastalıktır. Her yıl milyonlarca vaka görülmekte ve yüz binlerce insan bu hastalık nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Sıtma ile mücadelede, sivrisinek kovucuların ve sinekliklerin kullanımı, ilaç tedavileri ve aşı geliştirme çalışmaları büyük önem taşımaktadır. EBOLA VE DİĞER SALGINLAR Ebola, zaman zaman Afrika'da ortaya çıkan ve yüksek ölüm oranlarına sahip bir viral hastalıktır. 2014-2016 yılları arasında Batı Afrika'da yaşanan Ebola salgını, binlerce insanın ölümüne neden olmuş ve sağlık sistemlerini büyük ölçüde zorlamıştır. Bu tür salgınlarla başa çıkmak için hızlı müdahale ekipleri, karantina önlemleri ve uluslararası işbirliği gereklidir. ÇÖZÜM ARAYIŞLARI VE İLERİYE DÖNÜK STRATEJİLER Afrika'nın sağlık sorunlarıyla başa çıkmak için çeşitli stratejiler ve çözüm arayışları mevcuttur: Sağlık Altyapısının Güçlendirilmesi: Hastanelerin, kliniklerin ve sağlık personelinin sayısının artırılması, tıbbi malzemelerin temin edilmesi ve sağlık sistemlerinin iyileştirilmesi gerekmektedir. Eğitim ve Bilinçlendirme: Halkın hastalıklar hakkında bilgilendirilmesi, korunma yöntemlerinin öğretilmesi ve sağlık eğitiminin yaygınlaştırılması önemlidir. Uluslararası İşbirliği: Küresel sağlık kuruluşları, hükümetler ve sivil toplum kuruluşları arasında işbirliği, hastalıklarla mücadelede etkili sonuçlar doğurabilir. Araştırma ve Geliştirme: Aşı ve ilaç geliştirme çalışmalarının desteklenmesi, hastalıkların tedavi ve önlenmesinde önemli bir adımdır.

Maymun çiçeği virüsü Afrika'dan Avrupa'ya sıçradı

Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nden komşu ülkelere yayılan maymun çiçeği virüsü Afrika kıtasının ardından Avrupa'da görüldü. İsveç'te ilk maymun çiçeği vakasını doğrulandı. İsveç Sağlık ve Sosyal İşler Bakanı Jakob Forssmed düzenlediği basın toplantısında, “Öğleden sonra İsveç'te daha ciddi bir tür olan ve Clade I olarak adlandırılan bir maymun çiçeği vakası olduğunu teyit ettik” dedi. İsveç Halk Sağlığı Kurumu tarafından yapılan açıklamada, söz konusu vakanın maymun çiçeği virüsünün tehlikeli bir varyantı olan Clade I'in Afrika dışında ilk kez tespit edildiği aktarılarak, hastanın başkent Stockholm'de olduğu ifade edildi. DSÖ, dün maymun çiçeği virüsünün yayılması nedeniyle iki yıl içinde ikinci kez küresel halk sağlığı acil durumu ilan etmişti.

Afrika kıtasında 15 milyon öğretmene ihtiyaç var

AfB Eğitim, Bilim, Teknoloji ve İnovasyon Komiseri Muhammed Belhocine, Gana'nın başkenti Akra'da düzenlenen AfB Yürütme Konseyi'nin 45. Olağan Oturumu sonrası basına yaptığı açıklamada, kıtadaki eğitim sorununa dikkati çekti. Belhocine, Afrika'da 15 milyon öğretmen açığının olduğunu ve bu durumun, kıtadaki kalkınmayı engellediğini belirtti. Kıtadaki kalkınma için eğitim sisteminin güçlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Belhocine, "Öğretmen açığı çok büyük ve açığı kapatmak, eğitim sistemlerimizi iyileştirmek için güçlü çabalara ihtiyacımız var." dedi. Öte yandan Belhocine, Afrika'da eğitim altyapısının iyileştirilmesi için yaklaşık 90 milyar dolarlık yatırıma ihtiyacı olduğunu belirtti. Afrika ülkelerinde çatışmalar, kötü yönetim ve ekonomik nedenlerle binlerce genç eğitim için kıta dışı ülkeleri tercih ediyor.

Adana'nın sıcağına Afrikalılar bile şaşırdı

Batı Afrika ülkesi Burkina Faso'dan Türkiye'ye eğitim için İstanbul’a gelen ve ardından Adanalı bir genç kız ile evlenen, Abdülşükür Maiga (31) Kozan'a gezmeye geldi. Maiga, Afrika'nın da sıcak olduğunu ancak Adana kadar sıcak olmadığını ifade ederek, Adana sıcağının dayanılmaz olduğunu söyledi. Adana’nın Kozan ilçesinde Kozan Belediyesi Dağılcak tabiat parkına serinlemek için gelen gelen Maiga ve ailesi Adana’yı çok sevdiklerini ifade ederek Adana’nın Afrika’dan çok sıcak ama insanların da çok sıcak kanlı olduğunu kaydetti. Türkiye’ye eğitim için geldiğini aktaran Maiga, “Batı Afrika’dan Burkina Faso’dan geldim. Adana çok sıcak bizim o taraftan da sıcak. Felaket bir nem var. Burada gecede sıcak gündüzde çok sıcak. Türkiye’ye eğitim için geldim. Sonra ticarete atıldım. Eşim Adanalı. Adana çok sıcak ama insanları çok sıcaklı ve iyi insanlar. Sıcağına girmeyelim. Afrika çok büyük Sahraya doğru gittikçe çok sıcak oluyor. Sahra'da sıcaklık 60 dereceye kadar çıkabiliyor. Oranın 60 derecesi ile buranın 50 derecesini kıyasladığımız zaman burası daha sıcak . Çok nem var. Adanalıları Afrika’ya bekleriz. Kozan’ı da çok güzel bulduk. Burada ailemizle tatile geldik” diye konuştu. Kozan Dağılcak Tabiat parkı işletmecisi Rıfat Akşahin ise bu ay tatil ve aşırı sıcaklar ile birlikte Dağılcak Tabiat Parkının serinliği, doğası ile birlikte yaklaşık 40 bin ziyaretçi ağırladığını kaydederek bölgede aşırı sıcaklar nedeni ile Adanalıların doğaya akın ettiğini ifade etti.

Afrika'ya yönelik ihracat fırsatları Bursa'da anlatıldı

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Bursa Şubesinden yapılan açıklamaya göre, dernek merkezinde "Afrika İhracat Fırsatları" başlıklı bir toplantı gerçekleştirildi. Türkiye'den Afrika kıtasına yapılan ihracatın artması için yapılması gerekenlerin ele alındığı toplantıda konuşan MÜSİAD Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Alparslan Şenocak, Afrika'nın genç nüfusu ve hızlı büyüyen ekonomisiyle ticaret potansiyeli çok yüksek bir bölge olduğunu belirtti. Şenocak, "2024 yılı verilerine göre, Afrika kıtasında gerçekleşen yaklaşık 1 trilyon dolarlık ithalat rakamı, bölge için ihracatın daha da artırılabilir olduğunu göstermekte. Geçtiğimiz mayıs ayında tarihimizin en iyi mayıs ayı ihracat rakamını aynı ivmeyle sürdürmemiz, ticaret yelpazemizin güçlenerek devam etmesi ile mümkündür." ifadesini kullandı. Wci Forum Başkanı ve Afrika Ticaret Merkezleri Kurucusu Utku Bengisu da Afrika Ticaret Merkezleri olarak, 2012'den beri kıtadaki 54 ülkenin 46'sına ayak bastıklarını aktardı. Afrika kıtasında ticareti geliştirebilmek amacıyla 74 farklı organizasyon gerçekleştirdiklerine dikkati çeken Bengisu, şunları kaydetti: "2024 verilerine göre, yaklaşık 1 trilyon doları bulan ithalat hacmi ile Afrika pazarı, ülkemiz ihracatçıları için önemli bir liman. Bu rakamlar, özellikle ihracatçı olmayı hedefleyen küçük ve orta ölçekli işletmeler için ilgi duyulması gereken fırsatlar taşıyor. Fildişi Sahilleri, pandemi öncesi yüzde 14'lük büyüme elde etti. Pandemi geçmesine rağmen hala yüzde 8 büyüyebilen bir ekonomik yapıları bulunuyor. Bölgede bulunan Fransa hakimiyetini kırıp bölgeyi Türkiye pazarı haline getirmek hedefiyle çalışmaya devam ediyoruz." Katılımcıların sorularını da cevaplayan Bengisu'ya toplantının ardından MÜSİAD Bursa Başkanı Alparslan Şenocak tarafından teşekkür hediyesi takdim edildi.

Afrika'dan Ormanya'ya üremek için geri döndü

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı Ormanya Doğal Yaşam Parkı'nda göçmen kuş türlerinin göç rotaları, davranışları, kışlama alanları, göç zamanı ve stratejilerinin belirlenmesi amacıyla kuş halkalama istasyonu kuruldu. Ormanya Kuş Halkalama İstasyonu’nda 28 Ağustos 2023'de halkalanan bir bülbül (luscinia megarhynchos), tam 9 ay sonra tekrar ağlarda yakalandı. Küçük kuş, sadece 22.5 gram ağırlığında olmasına rağmen her yıl Sahra Altı Afrikası'nda bulunan Etiyopya, Gana, Kamerun, Kenya gibi ülkelerde kışlıyor ve 7 bin 500 kilometre boyunca kanat çırparak üremek için tekrar Ormanya’ya geri dönüyor. Ormanya'nın farklı bölümlerine kurulan 27 halkalama noktası veteriner hekim, biyolog ve lisanslı kuş halkalamacılar ile birlikte düzenli olarak kontrol ediliyor. Özel halkalarla kayıt altına alınan türler, uluslararası sisteme dünyanın diğer bölgelerinde de bulunan halkalama istasyonuna yolları düştüğünde halka numarasına bakılarak, hangi tarihte hangi istasyonda halkalandığı, bilgileri ve göç rotası belirlenmiş oluyor.

Afrika savanaları: Vahşi yaşamın cenneti

Afrika savanaları, dünyanın en ikonik ve büyüleyici manzaralarından bazılarını barındırır. Uçsuz bucaksız otlaklar, serpiştirilmiş akasya ağaçları ve ikonik vahşi yaşamıyla bu bölge, doğaseverler ve macera arayanlar için bir cennettir. ZENGİN BİYOÇEŞİTLİLİK: Savanalar, filler, aslanlar, zebralar, zürafalar, gergedanlar ve antiloplar gibi çok çeşitli megafaunaya ev sahipliği yapar. Bu hayvanlar, savananın hassas ekosisteminin önemli bir parçasını oluşturur ve birbirleriyle ve bitkilerle karmaşık bir besin zinciri oluştururlar. Savanalarda ayrıca kuşlar, sürüngenler ve böcekler de dahil olmak üzere çok sayıda küçük hayvan türü bulunur. MEVSİMSEL DEĞİŞİMLER: Savanalar, yağışlı ve kurak mevsimlerin belirgin olduğu mevsimsel bir iklime sahiptir. Yağışlı mevsimde, savanalar yemyeşil otlarla kaplanır ve hayvanlar bol miktarda yiyecek bulur. Kurak mevsimde ise otlar kurur ve su kaynakları azalır. Bu durum, hayvanları göç etmeye ve yiyecek ve su bulmak için çaba göstermeye zorlar. İNSAN ETKİSİ: Savanalar, yüzyıllardır insan yerleşimlerine ev sahipliği yapmaktadır. Yerel halklar, savanalarla uyumlu bir şekilde yaşamayı öğrenmiş ve avcılık, toplama ve hayvancılık gibi geleneksel yöntemlerle geçimlerini sağlamışlardır. Ancak son yıllarda, artan nüfus, kentleşme ve tarım arazilerinin genişlemesi savanaları tehdit etmeye başlamıştır. Bu durum, habitat kaybına, avlanmaya ve vahşi yaşamla insan arasındaki çatışmalara yol açmaktadır. KORUMA ÇABALARI: Savanaları ve vahşi yaşamlarını korumak için birçok çaba sarf edilmektedir. Milli parklar ve koruma alanları kurulmuş, nesli tükenmekte olan türler için koruma programları başlatılmış ve yerel halkla sürdürülebilir kalkınma projeleri yürütülmektedir. Bu çabalar, savanaların geleceği için umut vericidir ve bu eşsiz ekosistemin gelecek nesiller için korunmasına yardımcı olacaktır. SAVANALARI ZİYARET ETMEK: Eğer Afrika savanalarını ziyaret etme şansınız olursa, unutulmaz bir deneyim yaşayacağınızdan emin olabilirsiniz. Safari turlarına katılarak vahşi hayvanları doğal ortamlarında gözlemleyebilir, balon turlarıyla savanaların nefes kesici manzarasının tadını çıkarabilir veya yerel halkla tanışıp kültürlerini keşfedebilirsiniz. Savanalar, sadece doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda barındırdıkları biyoçeşitlilik ve hassas ekosistemleriyle de hayranlık uyandıran bir yerdir. Bu eşsiz bölgeyi korumak ve gelecek nesiller için korumak hepimizin sorumluluğudur.

Afrika'dan 435 ton altın kaçırıldı

İsviçre merkezli sivil toplum kuruluşu Swissaid'in "Afrika Altınının İzinde" adlı raporunda, Afrika ülkelerinden kayıt dışı olarak kıta dışına çıkarılan altın miktarına ilişkin bilgiler paylaşıldı. Afrika'da yıllık ortalama 321 ila 474 ton kayıt dışı altın üretildiği belirtilen raporda, 2022'de en az 435 ton altının kıta dışına kaçırıldığı kaydedildi. Kaçırılan tonlarca altının Afrika ülkeleri için gelir kaybı olduğu vurgulanan raporda, yolsuzluk, yönetim krizleri ve silahlı çatışmaların kaybı derinleştirdiği ifade edildi. Kıta genelinde altın kaçakçılığının geçmiş yıllara nazaran 2022'de iki kat arttığı bildirilen raporda, İsviçre, Birleşik Arap Emirlikleri ve Hindistan'ın, Afrika altınının en büyük üç ihracatçısı olduğu belirtildi. Raporda, 2022'de en fazla altın çıkarılan ülkeler Mali, Zimbabve ve Fildişi Sahili olarak sıralanırken, kayıt dışı altın üretiminin en çok Gana, Güney Afrika, Gine ve Burkina Faso'da yapıldığı açıklandı. Öte yandan, raporda, Afrika'da çıkarılan ve kayıt dışı olan altın miktarının tahmin edilenden daha fazla olduğu kaydedildi.

Doğu Afrika ülkelerinde ortalamanın üstünde yağışlar olacak

IGAD'dan yapılan açıklamada, kuvvetli yağışların Cibuti, Eritre, Etiyopya, Kenya, Uganda, Güney Sudan ve Sudan'ı olumsuz etkileyebileceği belirtildi. Açıklamada, birçok ülkeyi etkileyecek kuvvetli yağışlar nedeniyle tedbir alınması çağrısı yapıldı. Doğu Afrika ülkeleri mart ve mayıs ayları arasında da kuvvetli yağışlardan etkilenmişti. Öte yandan Afrika Boynuzu ülkelerinden Kenya, Somali ve Etiyopya'da 36 milyondan fazla kişi kuraklıktan olumsuz etkileniyor. IGAD adlı Doğu Afrika paktı, Cibuti, Eritre, Etiyopya, Kenya, Somali, Güney Sudan, Sudan ve Uganda'dan oluşuyor.