Lale Devri nedir? Lale Devri'nde yapılan yenilikler nelerdir?
Lale Devri nedir? Lale Devri'nde yapılan yenilikler nelerdir?
Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı'nın "Lale devri bitti" açıklamasının ardından arama motorları üzerinden araştırma yapılmaya başlandı. Peki, Lale Devri nedir? Lale Devri'nde yapılan yenilikler nelerdir?
Haber Giriş Tarihi: 16.09.2024 13:07
Haber Güncellenme Tarihi: 16.09.2024 13:16
Kaynak:
Haber Merkezi
Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı, bazı oyuncuların uzun süre sahneye çıkmadığını belirtti. Karadağlı açıklamasının devamında," Lale devri bitti.Çalışmayan oyuncunun teşviklerini ödemiyorum." dedi. Tamer Karadağlı'nın bu açıklamasının ardından Lale Devri'ne ilişkin araştırma yapılmaya başlandı. Peki, Lale Devri nedir? Lale Devri'nde yapılan yenilikler nelerdir? İşte detaylar....
LALE DEVRİ HAKKINDA
Lâle Devri, Osmanlı İmparatorluğu'nun 1718 yılında Avusturya ile imzalanan Pasarofça Antlaşması ile başlayıp, 1730'daki Patrona Halil İsyanı ile sona eren bir dönemdir. Bu dönem, Osmanlı Devleti'nin gerileme dönemi içinde bir ara dönem olarak kabul edilir. Dönemin padişahı III. Ahmet, sadrazamı ise Nevşehirli Damat İbrahim Paşa'dır.
LALE DEVRİ İSMİ NEREDEN GELİYOR?
"Lâle Devri," halk arasında "zevk ve sefâ" dönemi olarak bilinir. Bu ismin kaynağı, İstanbul'da bu dönemde yetiştirilen ve dünya çapında ün kazanan lale çiçekleridir. Ancak, bu dönem Osmanlı İmparatorluğu tarafından kendi çağında "Lâle Devri" olarak anılmamıştır; adlandırma daha sonraları gerçekleşmiştir. Yahya Kemal, dönemin adını bu şekilde belirlemiştir. Samimi arkadaşı Ahmet Refik Altınay ile yaptığı bir sohbet sırasında, III. Ahmed ve Vezir-i Azam Nevşehirli Damat İbrahim Paşa'nın 1718-1730 yılları arasındaki sosyal ve kültürel değişikliklerini Lâle Devri olarak tanımlamıştır. Ahmet Refik Altınay, bu dönemi anlatan kitabına "Lâle Devri" adını vererek, zamanla bu dönemin Lâle Devri olarak anılmasına yol açmıştır.
Lâle Devri, Osmanlı İmparatorluğu'nun sosyal ve kültürel yaşamında önemli değişikliklere sahne olmuştur. Bu dönemde lale çiçekleri ve lale motifleri, sanat ve süsleme alanlarında öne çıkmış, estetik anlayış ön planda tutulmuştur. Lâle Devri, sanat ve estetik anlayış açısından önemli bir dönem olarak Osmanlı tarihinde yerini almıştır.
Bu dönemde, Osmanlı İmparatorluğu'ndaki sosyal ve kültürel yaşamda büyük değişiklikler yaşanmış, lale çiçekleri ve bu çiçeklerle ilişkili süsleme sanatı ön plana çıkmıştır. Lâle Devri, özellikle sanat ve estetik anlayışı açısından önemli bir dönem olarak tarihe geçmiştir.
LÂLE DEVRİ'NDE YAPILAN YENİLİKLER VE REFORMLAR
Lâle Devri, Osmanlı İmparatorluğu'nun modernleşme çabalarının ön planda olduğu bir dönem olarak dikkat çeker. Bu dönemde gerçekleştirilen bazı önemli yenilikler ve reformlar şunlardır:
Avrupa İle Yakınlaşma: Osmanlı Devleti, Paris, Londra ve Viyana gibi Avrupa başkentlerine geçici elçilik heyetleri göndererek Avrupa'yı daha yakından tanıma fırsatı bulmuştur. Bu adım, Osmanlı'nın Batı ile ilişkilerini güçlendirmeyi amaçlamıştır.
Matbaanın Getirilmesi: Said Efendi ve İbrahim Müteferrika, Avrupa'dan matbaayı getirmiştir. Bu, Osmanlı'da basılı materyallerin üretimini ve bilgi yayılımını önemli ölçüde artırmıştır.
Çiçek Hastalığına Karşı Aşı: Bu dönemde ilk kez çiçek hastalığına karşı aşı uygulanmaya başlanmıştır, sağlık alanında önemli bir adım olarak tarihe geçmiştir.
İtfaiye Teşkilatı: İstanbul'daki yangınları önlemek amacıyla yeniçerilerden oluşan Tulumbacılar adlı bir itfaiye ocağı kurulmuştur. Bu adım, şehirdeki yangın riskini azaltmayı hedeflemiştir.
Sanayi ve Sanat Alanındaki Gelişmeler: Lâle Devri'nde çini atölyeleri ve kağıt fabrikaları açılmıştır. Bu, sanat ve sanayi alanlarında önemli gelişmelere işaret eder.
Sanat ve Sanatçılar: Sanat alanında dönemin en önemli isimlerinden biri olan Levnî, asıl adıyla Abdülcelil Çelebi, dönemin en büyük nakkaşı olarak tanınmıştır. Levnî'nin eserleri bu dönemin sanat anlayışını yansıtır.
Çeviri Konseyi'nin Kurulması: Türk tarihinde bir ilk olarak, İbrahim Müteferrika önderliğinde Çeviri Konseyi kurulmuştur. Bu konsey, çeviri çalışmalarının enstitüleşmesini sağlayarak Osmanlı'da bilgi aktarımını sistematize etmiştir.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Lale Devri nedir? Lale Devri'nde yapılan yenilikler nelerdir?
Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı'nın "Lale devri bitti" açıklamasının ardından arama motorları üzerinden araştırma yapılmaya başlandı. Peki, Lale Devri nedir? Lale Devri'nde yapılan yenilikler nelerdir?
Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı, bazı oyuncuların uzun süre sahneye çıkmadığını belirtti. Karadağlı açıklamasının devamında," Lale devri bitti.Çalışmayan oyuncunun teşviklerini ödemiyorum." dedi. Tamer Karadağlı'nın bu açıklamasının ardından Lale Devri'ne ilişkin araştırma yapılmaya başlandı. Peki, Lale Devri nedir? Lale Devri'nde yapılan yenilikler nelerdir? İşte detaylar....
LALE DEVRİ HAKKINDA
Lâle Devri, Osmanlı İmparatorluğu'nun 1718 yılında Avusturya ile imzalanan Pasarofça Antlaşması ile başlayıp, 1730'daki Patrona Halil İsyanı ile sona eren bir dönemdir. Bu dönem, Osmanlı Devleti'nin gerileme dönemi içinde bir ara dönem olarak kabul edilir. Dönemin padişahı III. Ahmet, sadrazamı ise Nevşehirli Damat İbrahim Paşa'dır.
LALE DEVRİ İSMİ NEREDEN GELİYOR?
"Lâle Devri," halk arasında "zevk ve sefâ" dönemi olarak bilinir. Bu ismin kaynağı, İstanbul'da bu dönemde yetiştirilen ve dünya çapında ün kazanan lale çiçekleridir. Ancak, bu dönem Osmanlı İmparatorluğu tarafından kendi çağında "Lâle Devri" olarak anılmamıştır; adlandırma daha sonraları gerçekleşmiştir. Yahya Kemal, dönemin adını bu şekilde belirlemiştir. Samimi arkadaşı Ahmet Refik Altınay ile yaptığı bir sohbet sırasında, III. Ahmed ve Vezir-i Azam Nevşehirli Damat İbrahim Paşa'nın 1718-1730 yılları arasındaki sosyal ve kültürel değişikliklerini Lâle Devri olarak tanımlamıştır. Ahmet Refik Altınay, bu dönemi anlatan kitabına "Lâle Devri" adını vererek, zamanla bu dönemin Lâle Devri olarak anılmasına yol açmıştır.
Lâle Devri, Osmanlı İmparatorluğu'nun sosyal ve kültürel yaşamında önemli değişikliklere sahne olmuştur. Bu dönemde lale çiçekleri ve lale motifleri, sanat ve süsleme alanlarında öne çıkmış, estetik anlayış ön planda tutulmuştur. Lâle Devri, sanat ve estetik anlayış açısından önemli bir dönem olarak Osmanlı tarihinde yerini almıştır.
Bu dönemde, Osmanlı İmparatorluğu'ndaki sosyal ve kültürel yaşamda büyük değişiklikler yaşanmış, lale çiçekleri ve bu çiçeklerle ilişkili süsleme sanatı ön plana çıkmıştır. Lâle Devri, özellikle sanat ve estetik anlayışı açısından önemli bir dönem olarak tarihe geçmiştir.
LÂLE DEVRİ'NDE YAPILAN YENİLİKLER VE REFORMLAR
Lâle Devri, Osmanlı İmparatorluğu'nun modernleşme çabalarının ön planda olduğu bir dönem olarak dikkat çeker. Bu dönemde gerçekleştirilen bazı önemli yenilikler ve reformlar şunlardır:
Avrupa İle Yakınlaşma: Osmanlı Devleti, Paris, Londra ve Viyana gibi Avrupa başkentlerine geçici elçilik heyetleri göndererek Avrupa'yı daha yakından tanıma fırsatı bulmuştur. Bu adım, Osmanlı'nın Batı ile ilişkilerini güçlendirmeyi amaçlamıştır.
Matbaanın Getirilmesi: Said Efendi ve İbrahim Müteferrika, Avrupa'dan matbaayı getirmiştir. Bu, Osmanlı'da basılı materyallerin üretimini ve bilgi yayılımını önemli ölçüde artırmıştır.
Çiçek Hastalığına Karşı Aşı: Bu dönemde ilk kez çiçek hastalığına karşı aşı uygulanmaya başlanmıştır, sağlık alanında önemli bir adım olarak tarihe geçmiştir.
İtfaiye Teşkilatı: İstanbul'daki yangınları önlemek amacıyla yeniçerilerden oluşan Tulumbacılar adlı bir itfaiye ocağı kurulmuştur. Bu adım, şehirdeki yangın riskini azaltmayı hedeflemiştir.
Sanayi ve Sanat Alanındaki Gelişmeler: Lâle Devri'nde çini atölyeleri ve kağıt fabrikaları açılmıştır. Bu, sanat ve sanayi alanlarında önemli gelişmelere işaret eder.
Sanat ve Sanatçılar: Sanat alanında dönemin en önemli isimlerinden biri olan Levnî, asıl adıyla Abdülcelil Çelebi, dönemin en büyük nakkaşı olarak tanınmıştır. Levnî'nin eserleri bu dönemin sanat anlayışını yansıtır.
Çeviri Konseyi'nin Kurulması: Türk tarihinde bir ilk olarak, İbrahim Müteferrika önderliğinde Çeviri Konseyi kurulmuştur. Bu konsey, çeviri çalışmalarının enstitüleşmesini sağlayarak Osmanlı'da bilgi aktarımını sistematize etmiştir.
Kaynak: Haber Merkezi
Son Haberler
Murat Ünalmış, mutluluğunu paylaştı
Bursaspor Teknik Direktörü Batalla: 'Çok iyi çalışıyoruz'
Bursa Mudanya’da kum terapisi etkinliği gerçekleştirildi