Eskişehir, Ankara ve Kütahya'da yaklaşık 350 vatandaş, umre seyahati yapma maksadıyla bir turizm şirketi ile anlaşmıştı. Covid-19 salgınından öncesine kadar uzanan sürelerde turizm şirketine gerekli ödemeleri yapan mağdur vatandaşlar hem seyahat edememiş hem de paralarını alamamıştı.
Toplamda milyonlarca lira mağduriyet yaşayan vatandaşlar, geçtiğimiz yıl şubat ayında turizm şirketi önüne gelerek tepki göstermiş ve olayın yargıya taşınmasıyla 5 şahsın yargılanma süreci Eskişehir 5. Ağır Ceza Mahkemesinde başlamıştı.
Eskişehir 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, tutuksuz yargılanan 5 sanıktan 3'ü salonda hazır bulundu, R.U.A. ise duruşmaya SEGBİS yönetimi ile katıldı. Duruşmada Mahkeme Heyeti'nin sorularını yanıtlayan sanıklardan şirkete hisse sahibi olan F.Y., şirketin mali işlerini bilmediğini iddia ederek, “Ben kağıt üzerinde şirket ortağıyım, 2017 yılında patronum A.A.'ya borç para vermem karşılığında bana hisse verdi. Şirketin mali işlerini bilmiyorum. Hac, umre yetkimiz yoktu ama alt firma olarak organizasyon yapıyorduk” dedi.
ARACILIK YAPMIŞ
Kütahya'nın Tavşanlı ilçesinde şirket adına para alıp makbuz kesen sanık H.H.Ö. yaptığı savunmada, “Ben çalışan değilim. F.Y. bana talimat veriyordu. ‘Şu kişi gelecek parayı alırsın hesaba yatırırsın' diyordu. Beni umreye götüreceklerdi, o yüzden aracılık yapıyordum. Gelenlerden para alıp hesaplara gönderiyordum” şeklinde konuştu.
“BEN KİMSEYİ DOLANDIRMADIM”
Şirket çalışanlarından olan Abdulkerim A. savunmasında, “Ofisteyken makbuz karşılığı almış olduğum paraları da saat 16:00'da şirket hesabı ya da Abdurrahman A.'nın hesabına yatırırdım. Hangi firmalarla umre organizasyonu yapıldığını bilmiyorum. Olayın mali kısmını bilmiyorum. Ben kimseyi dolandırmadım. Hiçbir zaman kendi adıma para almadım” ifadelerini kullandı.
“PANDEMİDEN ÖNCE HİÇ SIKINTI YOKTU”
Şirketin Ankara şubesinde çalışan R.U.A. duruşmaya SEGBİS yöntemiyle katılarak, kendini savundu. R.U.A., “Çalıştığım sürede yaklaşık 7 bin kişi organizasyonlarla götürüldü. Arabistan'dan şirketlerin organizasyonlarına dahil oluyorduk. Pandemiden önce hiç sıkıntı yoktu. Pandemiden sonra Abdurrahman A. Arabistan'daki otellerden paraları alamadıklarını söylüyordu. Pandemiden sonra da bin kadar kişi gönderdik. Biz kimseyi ikna etmedik zaten yolcular kendileri geliyorlardı' dedi.
ŞİRKET SAHİBİ YURT DIŞINDA
Yüzlerce vatandaşın mağdur olduğu olayda şirket sahibi Abdurrahman A. duruşmaya katılmadı. Abdurrahman A.'nın yurt dışında olduğu belirtilirken, önümüzdeki günlerde Türkiye'ye döneceği öğrenildi. Abdurrahman A.'nın avukatı mahkemede yaptığı savunmada, otellere paranın önceden verildiğini, pandemi döneminde yurtdışı yasağının olmasının yanı sıra otellerin de o süreçte kapalı olduğunu ve paraları da iade etmediğini iddia etti.
“DAHA ÖNCE DE BU ŞİRKETLE UMREYE GİTMİŞTİM”
Şirket sahibin yurt dışında çalışarak bazı mağdurlara ödeme yaptığı belirtilirken davada söz alan bir mağdur ise, “Daha önce de bu şirketle umreye gitmiştim. Son olarak 2 kişi için 11 bin dolar verdim. Makbuz karşılığı elden verdim. Ne umreye gidebildim, ne de paramı geri alabildim” ifadelerini kullandı.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Bursa Hayat Gazetesi
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Milyonlarca liralık 'umre' vurgunu! Dava ertelendi
3 ilde yaklaşık 350 vatandaşı umreye götürme vaadiyle milyonlarca lira dolandıran 5 şahsın yargılandığı dava 18 Ekim'e ertelendi.
Eskişehir, Ankara ve Kütahya'da yaklaşık 350 vatandaş, umre seyahati yapma maksadıyla bir turizm şirketi ile anlaşmıştı. Covid-19 salgınından öncesine kadar uzanan sürelerde turizm şirketine gerekli ödemeleri yapan mağdur vatandaşlar hem seyahat edememiş hem de paralarını alamamıştı.
Toplamda milyonlarca lira mağduriyet yaşayan vatandaşlar, geçtiğimiz yıl şubat ayında turizm şirketi önüne gelerek tepki göstermiş ve olayın yargıya taşınmasıyla 5 şahsın yargılanma süreci Eskişehir 5. Ağır Ceza Mahkemesinde başlamıştı.
Eskişehir 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, tutuksuz yargılanan 5 sanıktan 3'ü salonda hazır bulundu, R.U.A. ise duruşmaya SEGBİS yönetimi ile katıldı. Duruşmada Mahkeme Heyeti'nin sorularını yanıtlayan sanıklardan şirkete hisse sahibi olan F.Y., şirketin mali işlerini bilmediğini iddia ederek, “Ben kağıt üzerinde şirket ortağıyım, 2017 yılında patronum A.A.'ya borç para vermem karşılığında bana hisse verdi. Şirketin mali işlerini bilmiyorum. Hac, umre yetkimiz yoktu ama alt firma olarak organizasyon yapıyorduk” dedi.
ARACILIK YAPMIŞ
Kütahya'nın Tavşanlı ilçesinde şirket adına para alıp makbuz kesen sanık H.H.Ö. yaptığı savunmada, “Ben çalışan değilim. F.Y. bana talimat veriyordu. ‘Şu kişi gelecek parayı alırsın hesaba yatırırsın' diyordu. Beni umreye götüreceklerdi, o yüzden aracılık yapıyordum. Gelenlerden para alıp hesaplara gönderiyordum” şeklinde konuştu.
“BEN KİMSEYİ DOLANDIRMADIM”
Şirket çalışanlarından olan Abdulkerim A. savunmasında, “Ofisteyken makbuz karşılığı almış olduğum paraları da saat 16:00'da şirket hesabı ya da Abdurrahman A.'nın hesabına yatırırdım. Hangi firmalarla umre organizasyonu yapıldığını bilmiyorum. Olayın mali kısmını bilmiyorum. Ben kimseyi dolandırmadım. Hiçbir zaman kendi adıma para almadım” ifadelerini kullandı.
“PANDEMİDEN ÖNCE HİÇ SIKINTI YOKTU”
Şirketin Ankara şubesinde çalışan R.U.A. duruşmaya SEGBİS yöntemiyle katılarak, kendini savundu. R.U.A., “Çalıştığım sürede yaklaşık 7 bin kişi organizasyonlarla götürüldü. Arabistan'dan şirketlerin organizasyonlarına dahil oluyorduk. Pandemiden önce hiç sıkıntı yoktu. Pandemiden sonra Abdurrahman A. Arabistan'daki otellerden paraları alamadıklarını söylüyordu. Pandemiden sonra da bin kadar kişi gönderdik. Biz kimseyi ikna etmedik zaten yolcular kendileri geliyorlardı' dedi.
ŞİRKET SAHİBİ YURT DIŞINDA
Yüzlerce vatandaşın mağdur olduğu olayda şirket sahibi Abdurrahman A. duruşmaya katılmadı. Abdurrahman A.'nın yurt dışında olduğu belirtilirken, önümüzdeki günlerde Türkiye'ye döneceği öğrenildi. Abdurrahman A.'nın avukatı mahkemede yaptığı savunmada, otellere paranın önceden verildiğini, pandemi döneminde yurtdışı yasağının olmasının yanı sıra otellerin de o süreçte kapalı olduğunu ve paraları da iade etmediğini iddia etti.
“DAHA ÖNCE DE BU ŞİRKETLE UMREYE GİTMİŞTİM”
Şirket sahibin yurt dışında çalışarak bazı mağdurlara ödeme yaptığı belirtilirken davada söz alan bir mağdur ise, “Daha önce de bu şirketle umreye gitmiştim. Son olarak 2 kişi için 11 bin dolar verdim. Makbuz karşılığı elden verdim. Ne umreye gidebildim, ne de paramı geri alabildim” ifadelerini kullandı.
Dava 18 Ekim tarihine ertelendi.
Kaynak: İHA
Son Haberler
Çocuklar eğleniyor, aileler teknolojiyle mücadele ediyor
Bursalılar bayramın ardından çarşıya akın etti
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan boykot çağrılarına tepki!