Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ), bazı basın yayın organlarında, "Kocaeli'deki TOKİ anahtar teslim töreni sonrası olumsuz tepkiye neden olabilecek bir olay yaşandığı" yönündeki haberlerin gerçeği yansıtmadığını bildirdi.
TOKİ'den "Kocaeli'de gerçekleştirilen anahtar teslim töreni sonrası TOKİ yöneticileri ve hak sahipleri arasında olumsuz tepkiye neden olabilecek olay yaşandığı yönündeki haberlere" ilişkin yazılı açıklama yapıldı.
İzmit Sekbanlı-Sepetçi Proje Alanı 2. Bölge 747 Konut Projesinde yer alan konutların 8 Ocak-16 Şubat 2024 arasında hak sahiplerine teslim edildiği belirtilen açıklamada, 18 Mart'ta bu konutlar için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki'nin katılımıyla anahtar teslim töreni düzenlendiği, tören öncesinde TOKİ Başkanı Ömer Bulut'un hak sahipleri ve site yönetimi temsilcileriyle bir araya geldiği bildirildi.
Açıklamada, burada hak sahiplerinin talep, ihtiyaç ve sorunlarının dinlediği ve çözüm yollarının konuşulduğu belirtildi.
Görüşmede, TOKİ Başkanı Bulut'un hak sahiplerinin şikayetlerinin yerinde tespit edilerek en geç bir hafta içinde giderilmesine yönelik çalışmaların başlatılması talimatı verdiği ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Haberde adı geçen vatandaşımızla TOKİ Başkanı arasındaki diyaloğun yer aldığı videodan da anlaşılacağı üzere TOKİ Başkanımız şahsi cep telefonunu da bu vatandaşımıza vererek sorunun bir hafta içinde çözülmemesi durumunda kendisini aramasını istemiştir. Bazı basın yayın organlarında ve sosyal medya hesaplarında paylaşılan habere konu edildiği şekilde olumsuz olay yaşanmadığından, bu haber gerçeği yansıtmamaktadır. Törenin sonuna doğru hak sahibi olup olmadığı belli olmayan şahısları toplamak suretiyle provokasyon amaçlı hareket eden grup, olaya müdahale etmeye çalıştığından, herhangi bir olumsuz durum yaşanmaması için tören alanından uzaklaştırılmıştır."
Açıklamada, TOKİ yöneticilerine yönelik kanıta dayalı olmadan "karalama kampanyası" yürütüldüğü aktarılarak, TOKİ yöneticileri ve personelinin "verdikleri emekler karşılığında asılsız iddialara" maruz kalmasının üzücü olduğu vurgulandı.