Boykot çağrıları ve ayrıştırıcı söylemler, son dönemde siyaset arenasının en önemli gündem maddelerinden biri haline geldi. Siyasetçiler, art arda yaptıkları açıklamalarla bu tür söylemlerin toplumda derin yaralar açabileceği ve demokrasinin temel ilkelerini zedeleyebileceği konusunda uyarıda bulundu.
‘HUKUK TANIMAZ SİYASET TARZI MİLLETİMİZİN VİCDANINDA KARŞILIĞINI BULACAK’ Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz,"Ayrıştırıcı, tehditkar ve kutuplaştırıcı söylemleri esas alan, hukuk tanımaz siyaset tarzı, tarih önünde ve milletimizin vicdanında karşılığını bulacaktır." dedi.
BAKAN YERLİKAYA: ‘BU ÇAĞRI EKONOMİK BAĞIMSIZLIĞIMIZA YÖNELİK BİR SABOTAJ’Bakan Yerlikaya, açıklamasında "Gençlerimizi kendi siyasi emelleri uğruna sokaklara çağırıp iç karışıklık çıkarmaya çalışanlar; halkımız arasında kin ve düşmanlık tohumlarını ekmeye uğraşanlar, 'işkence yapılıyor' diyerek ülkemize iftira atanlar, şimdi de 'boykot çağrısı' yapıyorlar. Ana muhalefetin fütursuz çağrılarını büyük bir keyifle izleyenlerin başında siyonist İsrail’in gelmesi, nasıl bir tezahürdür? Türkiye kendi ayaklarının üzerinde durdukça, dünya siyasetinde dik ve güçlü bir duruş sergiledikçe, bölgesinde olup bitene seyirci kalmadıkça, hem milletimizin hem de mazlumların hakkını korudukça, birileri yine aynı oyunları sahneye koymaya başladı. Şimdi de 'boykot’' diyorlar. Peki kim, kimi boykot edecek? Milletimiz; kendi esnafını, çiftçisini, yerli ve milli ürünlerini, üreticilerini, öz sanayisini boykot edecek, öyle mi? 'Demokratik hak' kalkanı gölgesinde istenen bu mu?
Unutulmasın ki bu çağrı ekonomik bağımsızlığımıza yönelik bir sabotajdır. Bu boykot çağrısı, binlerce insanın ekmeğiyle oynamak demektir! Bu çağrı milli ekonomimize suikasttır! Kendi insanımızın ekmeğini küçültmektir. Ekonomimize bir darbe girişimidir! Oysa biz 'boykotla değil, üretimle büyürüz!' Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Tehditlerle, parmak sallamalarla, sokak ve boykot çağrılarıyla eğip, bükülemez. Parti içi kavgalarınıza ülkemizi alet etmeyin! İşçilerimizin, üreticilerimizin, çiftçilerimizin gücü; gençlerimizin enerjisiyle, 7’den 77’ye, alın terimizi akıtmaya, bir ve beraber olarak Büyük ve Güçlü Türkiye hedefine doğru yürümeye devam edeceğiz.’ İfadelerine yer verdi.
‘BOYKOT DEĞİL MİLLİ ZARAR’Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, "Ülkemizin geleceğine ve milletimizin emeğine doğrudan zarar verecek bu hareket, boykot değil milli zarardır." dedi. ,
‘HUKUKA AYKIRI’Bakan Tunç, "Cumhuriyet Halk Partisinin bazı markaları hedef alan sistemli boykot çağrısı, ekonomik düzene yönelik organize bir karalama kampanyasıdır. Hukuk devletinde hiç kimse, markaları, şirketleri veya tüketicileri ideolojik çizgisine göre hizaya sokamaz. Kimse, kendi siyasi çıkarı uğruna, binlerce insanın emeğini tehdit edemez. Yerli sermayeyi hedef alan ve ticaret hayatını sabote etmeye yönelik bu sorumsuz linç girişimi, açıkça hukuka aykırıdır.’ açıklamasında bulundu.
‘KAYBETMEYE MAHKUMSUNUZ’Kurum, şu açıklamada bulundu: "Boykot diyerek, bu milletin işini, aşını, esnafın siftahını, helal kazancını, çiftçinin emeğini, alın terini hedef aldınız. Ama şunu iyi bilin ki bu çağrılarla ne para kulelerini, yolsuzluk skandallarını örtebilir ne de bu millete zarar verebilirsiniz. Huzurumuzu ve ekonomimizi hedef alarak attığınız her adımda hep kaybetmeye mahkumsunuz!"