173 gazeteci katledildi: Onlar Gazze'nin sesi!

7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları devam ederken, gazeteciler ise tüm dünyaya bu katliamı duyurmayı sürdürüyor.

Haber Giriş Tarihi: 05.10.2024 21:59
Haber Güncellenme Tarihi: 05.10.2024 21:59

Son 365 gündür Gazze Şeridi, ağır bombardıman altında yok ediliyor. Dünya genelinde halk, meydana çıkarak savaşın durmasını talep ediyor. Ancak Batılı politikacılar, İsrail’e destek vermeye devam ederken, medya da olayları gizlemeye çalışıyor.

2023'ün 7 Ekim’i, Ortadoğu için bir dönüm noktası oldu. Bu tarihte, 2006’dan beri ambargo altında yaşayan 2.3 milyon Gazzeli için bir felaket olarak kaydedilecek. 7 Ekim’de Hamas ve diğer gruplar, Gazze çevresindeki 21 yerleşim birimine büyük bir operasyon gerçekleştirdi. Bu operasyon, İsrail istihbaratını hazırlıksız yakaladı ve sonuç olarak 1139 kişi hayatını kaybetti.

İsrail, bu operasyona ağır bir yanıt verme sözü vererek Gazze'ye temel ihtiyaçların gönderimini durdurdu ve hava saldırılarına başladı. Saldırılar, çoğunlukla sivil alanları hedef aldı ve Gazze halkı güvenli bir yer arayışına girdi. Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 42 bin Gazzeli hayatını kaybetti; bu sayı içinde kadın ve çocuklar önemli bir orana sahip.

Gazze'deki çatışmalar, Batı'nın değerlerini sorgulayan bir tablo çiziyor. Gazetecilere yönelik saldırılar ve medyanın engellenmesi, bilgilerin sınırlı kalmasına neden oldu. Gazze'deki durumu aktaran birçok gazeteci hayatını kaybetti ve uluslararası medya, bölgeye girmek konusunda zorluklar yaşadı. Gazze'deki durum, devam eden savaşla birlikte daha da karmaşık bir hal alıyor.

Görevlerini yerini getiren gazeteciler ise merak edilen sorulara yanıt verdi. 

Belgesel kameramanı İsmail Ferhat, "Gazze’de olanları görmezden gelen meslektaşlarıma şunu söylüyorum; Sessiz kalmayı bırakın! Sizler eşi benzeri görülmemiş bir insanlık trajedisinin tanıklarısınız. Kurbanların, acımasızca katledilen masumların sesini dünyaya duyurması gerekenler sizlersiniz. Bir platforma sahip olan sizler, bunu gerçeği iletmek için kullanın. Böyle bir durumda sessizlik tarafsızlık değil, insanlığa ihanettir! Bir an için insan olun ve Gazze’ye uzaktan izleyenlerin gözüyle değil, orada yaşayanların gözüyle bakın!" dedi. 

Medyanın Gazze’de verdiği mücadelenin sembolü haline gelen “gazetecilerin babası” Wael Al Dahdouh, "Batı medyası görevini hiç yapmadı, olayları çok sınırlı bir şekilde takip etti. Aksine birçok bilgiyi sakladı. Tarafsız olamadı ve büyük bir başarısızlığa uğradı. Biz de gazeteciler olarak yalnız kaldığımızı hissettik. Bu bizi yalnız ve kırgın hissettirse de, olup biteni tüm dünyaya aktarmaya devam etmek, çabalarımızı ve fedakarlıklarımızı iki katına çıkarmamız için bir teşvik oldu" dedi.

Filistinli gazeteci Sulaiman Hejji, "Bu savaşta, evrensel insan hakları söylemlerinin sadece boş ve yanıltıcı sloganlar olduğunu hissettim, çünkü her gün çocukların, yaşlıların ve kadınların katledildiğine şahit oldum ve dünya bu katliamlarla yüzleşmek için hiçbir şey yapmadı. Gördüğüm ve belgelediğim korkunç suçlar karşısında büyük bir şok yaşadım. Ancak bu travmalarla büyük bir cesaretle başa çıktım, çıkmaya çalışıyorum. Çünkü güçlü olmak, bu şoklarla yüzleşmek ve korkmadan, geri adım atmadan yaşanan vahşeti yayımlamaya devam etmek zorundaydım" şeklinde konuştu. 

7 Ekim 2023’te Gazze’de bulunan TRT World muhabiri Nizar Sadawi, aylarca süren İsrail saldırılarını ön cepheden takip etti. Şu anda İstanbul’da yaşayan bu gazeteci, Gazze halkının eşi benzeri görülmemiş acılarını dünyaya aktarmaya devam ediyor. Gazeteci, bölgedeki insanlık dramını ve yaşananları uluslararası kamuoyuna duyurmak için çaba harcıyor.

TRT Arapça muhabiri Somaya Abu Eita, 7 Ekim'de başlayan savaşın ikinci gününde, iki küçük çocuğunu ve eşini Türkiye’de bırakarak Mısır üzerinden Gazze’ye geçti. Abu Eita, gazeteci arkadaşlarıyla birlikte işgale ve soykırıma karşı direniş sergilediklerini belirtti.

“Herkes elindeki imkânları en iyi şekilde değerlendirip paylaşırken, yaşanan soykırımı canları pahasına duyurmaya çalışıyordu,” diyen Abu Eita, Gazze’deki durumu aktarmanın önemine vurgu yaptı. “Gazetecilik, mazlumların sesini duyurmak için bir emanet taşımaktır. Bu şartlar altında çalışan bizler, sessiz kalan gazetecilerin insanlığa ve mesleğine ihanet ettiğini düşünüyoruz. Onlar, İsrail işgalinin suçlarına ortak olmuştur,” şeklinde konuştu. Abu Eita, gazetecilik görevini yerine getirmenin bir sorumluluk olduğunu dile getirdi.

7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail’in Gazze’ye saldırılarında 173 Gazeteci öldürüldü.