Yapı Denetim Kuruluşları Birliği Derneği Bursa Şubesi Başkanı Esra İnhanlı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından hazırlanan ve 18 Kasım 2024 tarihinde TBMM’ye sunulan “Köy Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” hakkında açıklamalarda bulundu.
İnhanlı, teklifte 4708 sayılı Yapı Denetim Kanunu’nda uzun süredir beklenen bazı değişikliklerin yer aldığını belirterek, olumlu düzenlemelerle birlikte kaygı uyandıran maddelerin de bulunduğunu ifade etti. Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğunu hatırlatan İnhanlı, şu ifadeleri kullandı:
“Geçtiğimiz yıl Kahramanmaraş merkezli yaşanan ve binlerce insanımızın hayatını kaybettiği büyük felaket, ülkemizin deprem gerçeğini bir kez daha gözler önüne sermiştir. Yüksek deprem riski taşıyan ülkemizde, yapı denetim sistemi bu riskleri azaltmada en önemli unsurlardan biridir. Bu sistemin başarısı resmi verilerle ispatlanmış ve Bakanlık tarafından yayımlanmıştır.”
Teklifte yer alan ve yapı denetim süreçlerini köklü bir değişime uğratacak olan düzenlemelerden birinin, 500 metrekareye kadar olan yapılarda yapı sahibi ile yapı denetim kuruluşları arasında doğrudan sözleşme yapılmasına ilişkin madde olduğunu belirten İnhanlı, bu maddenin gerekçesiyle de çeliştiğini savundu.
Söz konusu düzenleme, küçük ölçekli projelerde yapı sahiplerinin, yapı denetim kuruluşlarını elektronik dağıtım olmaksızın seçebilmesine olanak tanıyor. Bu durumun, yapı denetim sisteminin eşitlik ilkesine aykırı olduğunu ve mevcut mevzuatla çeliştiğini ifade eden İnhanlı, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Parsel bazında 500 metrekarenin altında inşa edilecek çok sayıda yapı, bu düzenleme ile yapı denetim sisteminin elektronik dağıtım prensibinden muaf hale gelecektir. Bu uygulama, aynı zamanda İmar Kanunu’nda geçen teknik uygulama sorumluluğu (TUS) sistemine de ters düşmektedir. İmar Kanunu’na göre denetimler parsel bazında yapılırken, yeni düzenlemede sözleşme bazlı bir sistem önerilmektedir. Bu durum, 3194 sayılı İmar Kanunu ile 4708 sayılı Yapı Denetim Kanunu’nun çeliştiği anlamına gelmektedir.”
İnhanlı, Türkiye’nin deprem kuşağında bulunduğunu bir kez daha vurgulayarak, yapı denetim süreçlerinde yapılacak değişikliklerin titizlikle ele alınması gerektiğini söyledi. Kamuoyunun dikkatine sundukları bu kaygıların, olası riskleri önlemede hayati önem taşıdığını ifade etti.