Son zamanlarda ünlü sanatçılar Volkan Konak ve Metin Arolat’ın sahnede kalp krizi nedeniyle hayatlarını kaybetmesi, gizli kalp hastalığının önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Prof. Dr. Mustafa Yurtdaş, bu hastalığın erken tanısının büyük önem taşıdığını belirterek, "Gizli kalp, genellikle belirgin şikayetler olmadan ilerler. Erken dönemde tanı konulmazsa ani kalp krizine ve ölüme yol açabilir" dedi.
Gizli kalp, zamanla kendini ani kalp krizi ya da kalp yetmezliği gibi ciddi sağlık sorunlarıyla gösterebiliyor. Prof. Dr. Yurtdaş, son dönemde ani kalp krizlerine dayalı ölümlerin, özellikle kalp rahatsızlıkları için herhangi bir şikayet yaşamayan ya da şikayetlerini önemsemeyen kişilerde daha sık görüldüğünü vurguladı. Prof. Dr. Yurtdaş, gizli kalp hastalığının görülme riskinin yüzde 20 olduğunu ve her 5 hastadan birinde bu hastalığın tanı konulmadığı için ani ölümle sonuçlandığını açıkladı.
ERKEN TANI HAYAT KURTARIYORProf. Dr. Yurtdaş, erken tanı ile tedavi sürecinin erken başlayabileceğini belirterek, "Gizli kalp hastalığına sahip kişilerde genellikle göğüs ağrısı, nefes darlığı gibi tipik kalp şikayetleri yoktur. Ancak karın ağrısı, terleme, çene ağrısı gibi belirtiler görülebilir. Bu şikayetler çoğu zaman kalp hastalığı ile ilişkilendirilmez. Erken dönemde bu hastalığın teşhis edilmesi, olası komplikasyonların önüne geçebilir" dedi.
Gizli kalp hastalığının 40 yaşından sonra daha sık görüldüğünü belirten Prof. Dr. Yurtdaş, "40 yaş sonrası kalp rahatsızlıkları daha belirgin hale gelir. Gizli kalp hastalığı tanısı koyulmadan tedaviye başlanamaz. Bu hastalık, genetik faktörlerden çok kişinin yaşam tarzına bağlı olarak gelişir" şeklinde konuştu.
Gizli kalp hastalığı şüphesi olan kişiler için düzenli kardiyoloji muayeneleri ve tetkikler öneriliyor. Prof. Dr. Yurtdaş, bu hastalığın erken teşhis edilmesinin hayat kurtarıcı olduğunu vurguladı.