Mudanya Belediyesi tarafından “Değişim” teması adı altında düzenlenen 6. Mudanya Kitap Fuarı’nın konuğu Prof. Dr. Sinan Canan oldu. Canan, değişimin rutini bozmakla olacağını söyledi.
Fuarın üçüncü gününde, "Nasıl Değişeceğiz" başlıklı söyleşi, Sinirbilimci, Araştırmacı ve Yazar Prof. Dr. Sinan Canan'ın katılımıyla gerçekleştirildi.
Gazeteci ve yazar Duygu Özsüphandağ Yayman’ın moderatörlük yaptığı etkinlikte, Canan insanın değişim yolculuğunu ve evrimin önemini ele aldı. 3,5 milyar yıllık bir Ar-Ge sürecinin sonucunda insanların var olduğunu belirten Canan, insanların sınırlarını zorlamak için dünyaya geldiklerini ve bu sınırları aşan bir başarı elde ettiklerinde kendilerini mutlu hissettiklerini vurguladı.
“İNSAN SORUMLU BİR CANLIDIR”Sinan Canan, insanlığın milyarlarca yıllık gelişimini akıcı bir anlatımla gerçekleştirerek, insanın hareket edemeden beş dakika bile duramadığına dikkat çekti.
İnsanın diğer canlılardan farklı olarak durup davranışını değiştirebildiğini ifade eden Canan, “Bir zürafa taze yeşil yaprağı gördüğü zaman, aman bu sefer de yemeyeyim, çok kilo aldım, demez, yer o yaprağı. Ama insan öyle değildir, kendini durdurabilir, davranışlarını değiştirebilir. Hukuken, sosyal ve manevi olarak sorumlu bir canlıdır” dedi.
“ÖLMEDİĞİMİZ DAVRANIŞLARI TEKRAR EDERİZ”Bir insanın hayatını başladığı gibi bitirmesinin, yıllarını faydasız işlerle geçirmesinin çok büyük bir ahlaksızlık olduğunu savunan Sinan Canan, “O kadar donanımlı dünyaya gelip, hayatını bomboş geçirmek büyük bir ahlak sorunudur. Bunu anladığımız zaman her şey çok değişecek” diye konuştu.
Mudanyalıların yoğun ilgisinden dolayı memnuniyetini dile getiren Canan, konuşmasını çarpıcı bir değerlendirmeyle bitirdi: “Şu an Mudanya’dayız, ortam çok güzel. Tekrar gelmeyi çok isterim. Üç ay sonra tekrar bu meydanda buluştuğumuzda hemen herkes yine aynı yerde, aynı koltuklarda oturmak isteyecektir. Okulda ya da başka bir yerde de aynı sıralara oturmak isteriz. Aslında bunun çok acıklı bir sebebi var. Kapalı bir kutu içinden, hiçbir şeyi görmeden duymadan görmeden nöronların ilettiği sinyallerle davranışlarımızı yöneten beynimiz der ki, üç ay önce burada oturdun ve ölmedin! İnsan öleceğini bilerek yaşayan tek canlıdır ve beyin ölmediğiniz yerde sizi tutmak ister. Bazıları ise, bu sefer de burada oturmayayım, der. İşte, bütün değişimler burada oturmayayım diyenlerden çıkar” ifadelerini kullandı.