Yapı Denetim ve Deprem Mühendisliği Derneği Bursa Şubesi tarafından, Bursa’da beklenen deprem ile ilgili yaşanacak riskin büyüklüğü ve kentsel dönüşüm çözümlerinin konuşulduğu program düzenleniyor.
Programda konuşan Yapı Denetim ve Deprem Mühendisliği Derneği Bursa Temsilcisi Serkan Işık, “Sahada Bursa nasıl kurtulur diye çalıştık. Çalışmamız Cumhurbaşkanı’na da gönderilecek. 1950 yılundan sonra sanayileşmenin hızla artmasıyla İzmir yolu altı dediğimiz bir imar oluşmaya başlıyor. Kentte olası bir afet durumunda güncel bir yol alternatifi yok. Aksine yeşillik kaybolmuş, bütün yeşil yola dönülmüş. Bursa’nın sıvılaşma oranı yüzde 70. Sıvılaşmanın yüksek olduğu yer daha riskli. Herkes İstanbul’da deprem bekliyor. Fakat İstanbul kendini sürekli yeniliyor, Bursa yenilemiyor. Yerleşim yerleri ilk başta ulaşımla ortaya konuyor. Doğru ulaşım yaparsan şehir doğru kentleşmeye gider. Riski görüyoruz ama bile bile lades diyoruz” dedi.
Işık konuşmasına şöyle devam etti:
“Yeni yapılan özel sektör okullarında kıyasladığımız zaman 41.931.000 metrekare yaklaşık 3.500.000 nüfusa sahip Bursa’dan bahsediyorsak, 2.307.543 kişinin güvenli yapılarda oturduğunu düşünüyorsak, 1.192.000 kişi yaklaşık güvensiz yapılarda şu anda oturuyor. 1 milyon 200 bin kişi Bursa’da riskli. İnegöl Belediyesi vatandaşlardan yüzde 30 kesinti ile büyük bir kentsel dönüşme başladı demek ki isteyince doğru planlama ile yapılabilirliği varmış. Bursa 6,5 depremine dayanamaz. Kaliteli bir dönüşüm sosyal dönüşümü de beraberinde getirir. Zafer Mahallesi, Gülbahçe büyük kentleşmenin örneklerinden bir tanesi. Sosyal alanlarının oluşumu daha fazla alanları oluşumunu sağlamak, yeni küçük iş yerlerinin de bu sefer ticaretin de artmasına sebep verecek sokak güvenliğini ve sokakta otoparkın kaldırılması ve yeşil alan olarak da imal edilmesi. Şimdi herkes şöyle düşünebilir, yeşil ama bitişik nizamla nasıl imal edilir. Tabi biraz önce sözünün başında da biz belediyecilik de yaptık. Yaklaşık 13 - 14 senedir de özel sektörde kendi işimizi de yapıyoruz. 5, 7 metrelik ya da 10 metrelik yollar oluşuyor. Çünkü bitişikli nizamda bir taraf kör nizam edilir imalatta bir taraf caddeye ya da sokağa bakmak zorunda çünkü hep de kör olmaz.
Sosyal bütün yolları ve her sokakta şunu gördük 15 metre² belediye yeri var 10-20 metre² yeşil alana bırakılmış 15 metre kare park mı olur? Biz bunların hepsini değerlendirdiğimiz zaman yaklaşık 16 -17 bin metrekare bir yerine imal ettiğimizde bina adedine yaklaşık 508.000 metre² yeşil alan park sadece oraya ait olduğunu da hesaplıyoruz. Bu binaların yerleşim alanları ve ortada kalan da tamamen yeşil alandır. Deprem olduğunda üretimin durulması büyük beka sorunu. Sanayinin de ivedikle olması gerekiyor. Bursa’da herkes ağustos böceği gibi davranıyor. Ama deprem konusu göz ardı edilmemeli. Deprem öncelik dinlemiyor. Bursa’da sadece konuşuyoruz. Hiçbir noktaya gelemiyoruz. Birileri elini taşın altına koymakla yükümlüyüz. Biz dernek olarak vatandaşlara depremi ve riski anlatmak zorundayız. Bir gerçek var; deprem bizi bekliyor. Yönetim kurulu olarak risk ve tespit uygulaması hazırladık. Başarı oranı yüzde 60’dan fazla. Uygulama bitti, test aşamasında. Bina kaç yaşında? Bina fay hatlarına yakın mı gibi sorularla bir analiz çıkacak. Analizde vatandaş binanın çürük olup olmadığını, insanların önüne açacağı uygulamayı Eylül ayında kullanıma sunmuş olacağız.”
Düzenlenen program soru-cevap şeklinde devam etti.